Traji Komik bir durum hikayesi
Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji / Biyolog
Eğitim Fakultesi .Y.LisansFormasyon /Biyoloji Öğrt.
Adalet Bakanliğı'nda / Mübaşir
Empati'zede
“Çok abartıyorsunuz her şeyi. Bu kadar sevgi, bu kadar duygu vıcık vıcık nerenizden çıkıp geliyor anlayabilmiş değilim. Ben mesela sevmiyorum insanları. Sevemiyorum. Hayvanlara, doğaya bir şey dediğim yok. Ama insanlara tahammülüm yok hiç.”
Onu öldüreceğim. Çoktan başladım bile. Onu yüreğimde öldüreceğim, artık sevmeyerek... Ve bir gün büsbütün ölecek. (Çünkü birini sevmeyi bıraktığında içinde ölmeye başlar.)
Midyat öyle bir şehir ki sokakta herhangi birine Arapça sor, Arapça cevap verir, Süryanîce sor, Kürtçe sor, Türkçe sor aynı adamdan Süryanice, Kürtçe, Türkçe cevap alırsın. O adamın Süryani mi, Arap mı, Kürt mü, Türk mü olduğunu anlayamazsın. 0 da bilmez senin ne olduğunu. Merak da etmez. Çünkü onun doğal yaşamidır bu, sevgili dostum; anne sütü ne ise, ana dili de odur ve hiçbir ilaç, anne sütü kadar sağaltıcı bir güce sahip değildir!"
"Midyata gelince nerden başlamalı? " derken dar sokakların taş binaları karşımıza çıkıyor ve o sokaklarda meraklı bakışlarla sizleri minik çocuklar karşılıyor göz göze geliyorsunuz samimiyetlilikleri sıcaklıkları ile güzel bir Midyat vardı karşımda eğer midyati birde uzaktan görmek isterseniz " Midyat Konuk Evi sizleri bekler derim.:)
Aşık olduğu tamara için van gölü sularında can veren, kopmuş gitmiş aşığın son sözlerinden adını alan, sodalı göl suları içinde yapayalnız duran bi adacıktır.
"ah tamaraaa, ah tamaraaa"