Gölgesinde huzuru aradığım
Yoluna kendimi kurban adadığım
Yüreğimi aşkınla yoğurdugum
Dön de bir bak bu hayat senin eserin
Bir gülüşüne dünyayı yakarım
Sen yoksun diye mutluluğa dargınım
Aynada sensiz bakan gözlere kızgınım
Bir bilsen huzur da mutluluk ta sözleri içinden çıkartan iki dudağın
Taşımaz oldu bu can bu yükü
Aklım durmaz oldu bu başımdan göçtü gitti
Gönlümde özlem rüzgârı esti bitti
Bir gülüm var idi O da başka gönülde bitti
Bir hikayenin daha sonuna geldim
Bitmez sandığım ama kısa süren
Acısıyla tatlısıyla güzel bir hikaye
Başrolünde başkalarının sahne aldığı
Benim figüranlığı bile kabul ettiğim
Hiç bitmez sandığımız bir tiyatro sahnesi gibiydi
Bu son sahneydi oynadığım
Elimde bir silah, herkes birini öldürtmek isterdi
Kime dogrultacagimi bile bilmiyordum
Yapamayacağımı anlayacaklar ki
Dost gibi göründü herkes
Biri bana şuna sık diyor,öteki öbürüne
En son sahnede iki düşman kaldı ki
Oturup dostluklarıni yad ettiler
Ne mi oldu sonra
Uğruna aşklar yaktığım bir kadın vardı
Gözlerine sevda sürdüğüm
Gönlüme merhem diye gülüşünü sürdüğüm
Oda gitti
Bir mermi kaldı avucumda , birde aklımda cevapsız sorular
Ben o mermiyi kendime değil cevapsız sorulara sıktım
Kış ayazı saran bedenim
Ruhumu saran sensizliğin
Gül bahçesi yaptığım yüreğimin
Bir sen bitmedin içinde güllerin
Cennet yerine döndü bir görsen
Aşk çeşmesi akıyor içinden
Bir damla suyundan icsen
Sende geçeceksin kendinden
Kaç bahar geçti bilmem üstünden
Bir seni seviyor yüreğim en derinden
Cennet dediğim bu gönlümün içinde
Seni huri bilir hiç bilmediğin gül bahçesinde
şansıma tükürsem, rüzgar vurur geri bana gelir.
kimlere güvensem, sırtımdan vurur burnumdan gelir.
birini de seversem, ya çeker gider ya da terkeder.
yemezsem büyüyemem dedikleri, kazıkmış meğer.
Serdar Tuncer