Hiç kimse iki efendiye kulluk edemez. Ya birinden nefret edip öbürünü sever ya da birine bağlanıp öbürünü hor görür. Siz hem tanrıya hem paraya kulluk edemezsiniz.
Oruç tuttuğunuz zaman iki yüzlüler gibi surat asmayın. Onlar oruç tuttuklarını insanlara belli etmek için kendilerine perişan bir görünüm verirler. Siz oruç tuttuğunuz zaman başınıza yağ sürüp yüzünüzü yıkayın. Öyle ki insanlara değil gizlide olan babanıza oruçlu görünesiniz. Gizlilik içinde yapılanı gören babanız sizi ödüllendirecektir.
Dua ettiğiniz zaman iki yüzlüler gibi olmayın. Onlar herkes kendilerini görsün diye havralarda ve caddelerin köşe başlarında dikilip dua etmekten zevk alırlar. Ama siz dua edeceğiniz zaman iç odanıza çekilip kapıyı örtün ve gizlide olan babanıza dua edin. Gizlilik içinde yapılanı gören babanız sizi ödüllendirecektir. Dua ettiğinizde putperestler gibi boş sözler tekrarlayıp durmayın. Onlar söz kalabalığından seslerinin duyulacaklarını sanır. Siz onlara benzemeyin. Çünkü babanız nelere gereksiminiz olduğunu siz daha ona dilemeden önce bilir.
Birisine sadaka verirken bunu borazan çalarak ilan etmeyin. İkiyüzlüler insanların övgüsünü kazanmak için havralarda ve sokaklarda böyle yaparlar. Siz sadaka verirken sol eliniz sağ elinizin ne yaptığını bilmesin. Öyle ki verdiğiniz sadaka gizli kalsın. Gizlice yapılanı gören babanız sizi ödüllendirecektir.
Zina etmeyeceksin dendiğini duydunuz. Ama ben size diyorum ki, bir kadına şehvetle bakan her adam yüreğinde o kadınla zina etmiş olur. Eğer sağ gözün günah işlemene neden olursa onu çıkar at. Çünkü vücudunun bir üyesinin yok olması bütün vücudunun cehenneme atılmasından iyidir.
Kim karısını boşarsa ona boşanma belgesi versin denmiştir. Ama ben size diyorum ki karısını fuhuş dışında bir nedenle boşayan onu zinaya itmiş olur. Boşanmış bir kadınla evlenen de zina etmiş olur.
Atalarımıza. Adam öldürmeyeceksin. Öldürülen yargılanacak dendiğini duydunuz. Ben size diyorum ki kardeşine öfkelenen herkes yargılanacaktır. Kim kardeşine aşağılayıcı bir söz söylerse yüksek kurulda yargılanacaktır.
Ne mutlu ruhta yoksul olanlara
Çünkü göklerin egemenliği onlardadır
Ne mutlu yaslı olanlara
Çünkü onlar teselli edilecekler
Ne mutlu yumuşak huylu olanlara
Çünkü onlar yeryüzünü miras alacaklar
Ne mutlu doğruluğa acıkıp susayanlara
Çünkü onlar doyurulacaklar
Ne mutlu merhametli olanlara
Çünkü onlar merhamet bulacaklar
İsa iblis tarafından denenmek üzere Ruh aracılığıyla çöle götürüldü. İsa kırk gün kırk gece oruç tuttuktan sonra acıktı. O zaman ayartıcı yaklaşıp “Tanrının oğluysan söyle şu taşlar ekmek olsun” dedi. İsa ona şu karşılığı verdi. “İnsan yalnız ekmekle yaşamaz, Tanrının ağzından çıkan her sözle yaşar”
Sevgilim
Çimenin üzerinde
Diz üstü oturalım
Karşı be karşı
Hava lezzetli ve aydınlık
Fakat iyice ısınamadı hala
Çağla’nın kabuğu
Yemyeşil tüylüdür
Henüz yumuşacık
Bahtiyarız
Yaşayabildiğimiz için...
Çekilmez bir adam oldum yine
Uykusuz, aksi, nalet
Yine her seferki gibi haksızım
Sebep yok
Bu yaptığım iş ayıp
Rezalet
Fakat elimde değil
Seni kıskanıyorum
Beni affet...
O şimdi ne yapıyor
Şu anda, şimdi, şimdi?
Belki de dizinde bir kedi yavrusu var
Okşuyor
Belki de yürüyordur, adımını atmak üzeredir
Her kara günümde onu bana tıpış tıpış getiren
Sevgili, canımın içi ayaklar..
O şimdi ne yapıyor
Şu anda, şimdi, şimdi?
Evde mi, sokakta mı
Çalışıyor mu, uzanmış mı, ayakta mı?
Kolunu kaldırmış olabilir
Hey gülüm
Beyaz, kalın bileğini nasıl da çırçıplak eder bu hareketin..