Paraya, onura, güce bu kadar önem veriyorsun da; bilgeliğe, akla, en yüksek değerin verilmesi gereken ruha bu kadar az önem vermekten rahatsız olmaz mısın?
Değeri olan bir kişi, yaşayacak mıyım, yoksa ölecek miyim, diye düşünmemelidir. Bir iş yaparken sadece doğru mu, eğri mi, yürekli bir adam gibi mi, yoksa korkakça mı davrandığını düşünmelidir.
O hiçbir şey bilmemesine rağmen, bildiğini sanıyor, bense bilmiyorum, ama bildiğimi de düşünmüyorum. Daha doğrusu bilmediğimi biliyorum. Demek ki, ondan biraz daha bilgeyim.
“Bu dünyaya,” dedi, “yalnızca iyi eğitilmiş insanların ve bilim adamlarının değerli katkıları olabillir demeye çalışmıyorum. Ama diyorum ki, iyi eğitim görmüş insanlar ve bilim adamları, başlangıçta zeki ve yaratıcı iseler –ne yazık ki, bu ender bir durumdur–, yalnızca zeki ve yaratıcı olan insanlara kıyasla, arkalarında sonsuza kadar kalabilecek çok daha değerli şeyler bırakıyor gibiler. Kendilerini daha açık seçik ifade edebiliyor gibiler ve genellikle, düşüncelerini sonuca ulaştırmak gibi bir tutkuları var. Ve –en önemlisi– yüzde doksan olasılıkla bilim adamı olmayan düşünürlerden daha alçakgönüllü oluyorlar.”