Birşeyi neden çok isteyince olmaz?
Ve neden istemeyince hemen olur?
Hayatın döngüsüne ayak uydurmak neden bu kadar zor?
Ve hayat neden hiç kolay olmuyor?
Hava hafif serin,
Rüzgar ise temini usulca okşuyor.
Gece hiç bu kadar sana benzememişti,
Yıldızlar karanlığı aydınlatmaya güçlük çekiyordu,
Geceyi senin, yıldızları benim yerime koyunca.
"Yazar: ne🫣"
Sen bir kıymık parçasıyla incinen insanoğlu,
Bulamadın öyle değil mi doğru yolu?
Sen karanlık, hiç gördün mü aydınlık olan sonu,
Söyleme şimdi bana yalanlarla dolu masalların kanunu,
Kim derdi bir adam bir kadının en değerli koru,
Yoksa insanların okullarındaki o kadının mı tabutu,
Nasıl saklanırdı bakışlarında ruhu,
İçinde kurmuşsun büyük bir kainat senden de ulu,
Bir hikaye öyle bir fıtrat bir nefes bir kıymıkla son bulacak,
Karanlık seni en sevdiğin yerde yakacak,
Sakladığın her zerren avuçlarımın arasında un ufak olacak,
Ve gözlerinden büyük bir göğün altında, sevdiğin kadın urganın ucunda sallanacak.
Ölüm, daimi bir iktidarla koyuluğunu sürdürürken kan daima insanın ruhunu gerçek kılan sıvıydı. İkisinin birleşip oluşturduğu koku intikamın var oluşuydu.
Merhaba
Bugün size başka bir inceleme ile daha geldim.
Yıllar önce lise zamanlarında okuduğum bu seri gerçekten hayatımı değiştirdi.
Serra daha çocukken ailesi boşanıyor ve güçlü bir karakter ortaya çıkıyor. Tabiki de bunalımdan bunalıma girdiği zamanlarda oluyor ama bunu çocuklarınıza mutlaka okutun. İçinde bir hikaye anlatılmasına rağmen kişisel gelişimde öğretiliyor.
İnsan okuduktan sonra bir hayatını düşünüyor ve yaptığı yanlışlar yada doğrular yüzüne şiddetle vuruyor.
Bu kitabı okuduktan sonra kitap okuma alışkanlığı ve yazarlığa ilk adımı atmış bulundum.
Gerçekten tekrardan söylüyorum hayatımı mis gibi değiştirdi. tabii ki bütün serilerini okudum ve İpek Ongun'a karşı büyük hayranlık duyuyorum.
Kitabın 12 tane serisi var diye biliyorum ve ben o kitapları soluksuz okudum.
Şimdilik incelemem bu kadar.
Görüşmek üzere
Onu rahatsız eden şey bana yakın olması değildi. Boyumdu.
Sol koltuk değneğimi kolumun altından çıkarıp mutfak adasına dayadım, eğilip Nina'yı belinden kavradım ve onu kaldırıp tam önümde olacak şekilde tezgahın üzerine nazikçe oturttum.
"İşte. Daha iyi mi?" Diye sordum ve bana kocaman olmuş gözlerle baktı.
Arkamdaki koltuk değneğini almak için döndüm ve ona tekrar döndüğümde yüzünden aşağıya damlayan kaçak bir damla gördüm. Görüntü içimi deşti.
"Üzgünüm," diye fısıldadı Nina. "Seninle ilgili değil, Roman."
Bu kitap sayesinde Dark romance türünü fazlasıyla sevdiğimi anladım. Uzun zamandır keyifle kitap okuyamıyor ve uzun bir rs'ye girmiştim. Ama aslında bir günde yalayıp tuttuğum bir kitap oldu.
Aslında beni çok eskilere Wattpad 2012 zamanlarına götürdü getirdi. Kitap diğer okuduğum Dark romance türlerine benzemesine rağmen yinede okurken şekilden şekle girdiğim bir kitap oldu. Kitap+18 bu arada ve o sahneler yoğun bir şekilde vardı. Okumak isteyenler o sahneleri geçip okuyabilir.
Bir Papatya Şarkısı sade olmasınla beraber beni içine çeken bir kitap oldu. Küçük Fantastikliği ile merakımı dolu dolu yaşamamı ve okumamı sağladı. Aslında içinde bir kaç kötü söz olmasa küçüklerin bile okuyabileceği bir kitap.