İşin tuhafı ne biliyor musunuz? İnsan acıya da alışıyor bir yerde. Hissizleşiyor duyuları... Kanatsa bile acıtmıyor hiçbir kesik... Kapanmayan yaralarına parmağını basabiliyor.
Bir kitap, saklıların en özeldir belki de. Hiç kimse bilmesin, okumasın, o tat bir tek bana özel olsun istersin. Eksik gelir o kitabı okumayan insanlar sana. O kitabı okuyan birini görsen, gurbette hemşerini görmüş gibi muhabbet edesin gelir.
Herkesin yaşamının bazı köşelerinde kendisiyle özdeşleştirdiği detaylar vardır. Kimseye söyleyemez, belki de söylemek istemez. Mekânlar, şarkılar, hele ki kitaplar...
İnsan hep gidenleri özler. Bırakıp gidenleri. Gerisinde kocaman bir boşluk bırakanları. Anılarıyla acıtanları, kendisinden alıp gittikleriyle yakanları çok özler.