Hızla iflas eden,hasta bir kalbe sahip olsam da Audrey'in yerinde duramadığını, gözlerinin sürekli kapıda olduğunu, hayatımdan ve bırakacağı etkiden kaçmanın bir yolunu bulmaya çalıştığını görebiliyordum.
Mevlana Hazretleri şöyle buyurur: "Dert nerede ise deva oraya gider. Yoksulluk nerede
ise nimet oraya gider. Soru nerede ise cevap oraya gönderilir. Gemi
nerede ise su oradadır. Suyu bulmak istiyorsan susuzluğu elde et
ki, sular fışkırmaya başlasın." (Mesnevi, Cilt 3) ,
İslam Filozofu Kindi, Gemi Yolcuları istiaresiyle şunu anla-
tır: '1nsanlar, bu dünyada asıl yurtlarına doğru deniz yolculuğu
yaparken bazı ihtiyaçlarını temin etmek üzere bir adaya uğrayan
yolcular gibidir. Bu yolculardan bir kısmı ihtiyaçlarını giderip
hemen gemiye döner ve en rahat yerlere otururlar; bazıları adanın
güzelliklerine kapılıp oyalanırlar, bu yüzden gemiye geç geldikleri
için hem uygun yerler bulamazlar hem de adadan topladıkları
çiçekler, kıymetli taşlar yolculuk boyunca başlarına dert olur. Bir
grup ise gemiyi büsbütün unutarak tabiatın çekiciliğine kendilerini kaptırır ve geminin kalktığını bile fark edemezler; sonunda
acılar içerisinde kıvranarak ölürler. İşte dünyanın çekiciliğine kapılarak ölümden sonraki hayatı unutanların akıbeti budur. "
Sabahları evinden, akşamları işyerinden ve girdiğin dükkan-
lardan çıkman; bindiğin arabalardan, otobüslerden inmen; ge-
ceden gündüze, gündüzden geceye varman; kıştan bahara, ba-
hardan kışa ulaşman bu kederin de yok olup gideceğini göster-
miyor mu? Dinlediğin şarkının sona ermesi, okuduğun şiirin
son mısrası, seyrettiğin filmin son sahnesi, yaşadığın kederlerin
de bir gün sona ereceğini hatırlatmaya kafi değil mi? Uykunda
ölümü, uyanmanda dirilişi yeniden yaşadığın gibi, bu dertlerin
de bir gün sana veda edeceğini hissetmiyor musun? Oturdu-
ğun koltuktan kalkmanda, girdiğin bir odadan çıkmanda, bir
gün başındaki bu musibetin de geçeceğini göremiyor musun?
Bir şeyin başlangıcı varsa, bitişi de olmak zorundadır.