Coşkun Canoğlu

Coşkun Canoğlu
@CoskunCanoglu
Jurassic Punk
Çizerimsi
University of Galactic, Power Management
Kepler-10c
Betelgeuse in the constellation Orion
88 reader point
Joined on October 2020
136 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Yunan, Mısır, İskandinav, Arap mitoslarına hakim bir Türk’ün, Gök Tengri’den, Umay’dan, Erlik’ten bi’ haber olması acı verici olduğu kadar, bu konuda da üstümüze düşen sorumlulukları yerine getirmediğinizi gösteriyor. Yazar Merve Köken, yalın ve akıcı üslubuyla bir açığı kapatıyor diyebiliriz. Kitap, Türklerin tarih sahnesindeki ilk izlerinden başlayarak Şamanizm’in Türk kültüründeki etkisiyle devam ediyor. Türklerin İslam öncesi Tanrılarından, kültler ve koruyucu iyelerinden tek tek bahseden kitap; Yaratış, Türeyiş, Bozkurt, Oğuz Kaan, Ergenekon gibi birçok destanı da detaylı anlatıyor. Bu bağlamda kitap okuyucuya beklenilenden fazlasını sunmakta.
Türk Mitolojisi
Türk MitolojisiMerve Köken  · Karakarga Yayınları · 2021202 okunma
Reklam
144 syf.
·
Not rated
·
Read in 22 hours
Yazar ve Çizerden okuduğum 4. Kitap. Guy Delisle her zaman olduğu gibi insanı ters köşe yapmayan, bilindik, sıradan, sıkıcı hikayeleri anlatmaya devam ediyor. Bunu yaparken anılarda saklı kalan küçük ayrıntıları size sunmaktan geri kalmıyor. Kitap, Guy Delisle’nin babasının da çalışmış olduğu kağıt fabrikasında 3 yaz boyunca çalışmasını anlatıyor. Çizim yapmaktan keyif alan ve animasyon okumak isteyen genç Guy; tüm yaz boyunca orada bir ömür geçiren işçilerin hayatlarına, sohbetlerine ve kendi aralarındaki iletişime tanık oluyor. Bazen işçilerin arasında geçen rahatsız eden konuşmalarda bazen de sıkıcı, yorucu ve tekdüze fabrika hayatını görünce Guy’ın aslında ait olması gerektiği yerin orası olmadığını siz de fark ediyorsunuz. Tüm bu yaz ayları ve yaşadıkları kitabın sonunda Guy’ın alması gereken kararda etkili oluyor. Okuyucunun da alması gerektiği kararlar gibi.
Fabrika Günlükleri
Fabrika GünlükleriGuy Delisle · Karakarga Yayınları · 202243 okunma
216 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 7 days
Kitabın manifestosu havacılıkta kullanılan Checklist'in tıp alanında da yaygınlaşmasını amaçlayarak toplumsal bir fayda sağlamasıdır. Checklist ise bir işin düzgün yapılması için gerekli olan prosese deniyor. Amerikalı yoğun bakım cerrahı Atul Gawande, havacılıkta kullanılan kontrol listelerinin bir benzerini; yoğun bakım ünitelerinde enfeksiyon ve insan kaynaklı hataların önüne geçilebilmesi için hazırlıyor. Bir takım hastanelerin yoğun bakım ünitelerinde aylarca süren çeşitli denemelerden elde ettiği veriler, enfeksiyon ve ölümlü müdahalelerde ciddi bir azalma yaşandığı yönünde. Kitapta verilere detaylı olmasa da yer verilmekte. Görünen şu ki kontrol listesi sadece havacılıkta değil aynı zaman da tıp alanında da işe yaramakta. Lakin "insan özelinde" doktor ve cerrahların egoları kontrol listelerinin önüne geçtiğinden kullanımı yaygınlaşamıyor. Kitabın tamamı anı ve tecrübeye dayanmakta. Her yaşanılan başarısızlık kontrol listesini daha yalın ve etkili kılıyor. Kitap kontrol listesini havacılık, tıp, inşaat, finans gibi alanlarda işe yaradığını anlatsa da her işte kontrol listesi yapılabileceğini bize göstermekte. Bir işin doğru yapılabilmesi için akıl ve deneyimle hazırlanılan kontrol listesinin büyük fayda sağlayacağına ben ikna oldum. Keyifli ve çok yararlı bir okumaydı.
Checklist Manifesto
Checklist ManifestoAtul Gawande · Domingo Yayınevi · 2011334 okunma

Reader Follow Recommendations

See All
192 syf.
5/10 puan verdi
·
Read in 8 days
İçinden çıkılmaz zannettiğimiz, çözümü yoktur diye Xanax’lara sarıldığımız sorunlara tanınmış felsefecilerin tutumları ne olurdu? Kitabımız, herkesin yaşayabileceği ya da bir kısmımızın yaşamış olduğu 12 farklı durumu filozofların düşünce yöntemiyle çözüme kavuşturmayı amaçlamaktadır. Kendimize verip de tutamadığımız sözlerden, gerçeği görmemizi engelleyen aşklardan, bizi yaşama bağlayan bir köpeğin artık var olmadığından, ergenlik çağına girmiş bir çocuğun ebeveyni olarak bir çok hikaye okuyoruz/yaşıyoruz yazarın kaleminden. Her hikayenin sonunda Platon nasıl davranırdı, Kant bu durumun üstesinden nasıl gelirdi, Nietzsche ne derdi, Spinoza neler söylerdi gibi bölümle durumu değerlendiriyoruz. Çok yalın bir dille yazılmış akıcılığı yüksek bir kitap olsa da tam olarak filozofların ağzından “Şöyle yapın, böyle olması lazım” denilmediğinden kitaba puanım biraz düşük kaldı. Kitabın fikrini çok beğenmekle beraber bu tutumun bilinçli oldu düşünmekteyim. Çok daha iyisi olabilirdi.
Sen Çözemezsen Kant Çözer
Sen Çözemezsen Kant ÇözerMarie Robert · Ayrıksı Kitap · 201978 okunma
196 syf.
·
Not rated
·
Read in 4 days
Modern ve Çağdaş Sanat
Modern ve Çağdaş sanat günümüzde yeteri kadar anlaşılmamakla beraber avangart kesimde kendisine yer bulmayı başarabilmiştir. 19. Yüzyıldan sonra sanatta devrim gerçekleşmiş “bu sanat mıdır” denilen sanat eserleri ortaya konmuştur. Sanat neoklasik dönemden, Piero Manzoni’nin kendi dışkısını bir konserve kutusuna koyarak ürettiği “Sanatçının Boku” adlı eserine hangi süreçte geldi? Sanat eserini sanat yapan şeyin fiziksel konuların değil, eserin fikri olduğu Modern ve Çağdaş sanatta kendine yer bulmuştur. Bu bağlamda Monet, Van Gogh, Edvard Munch, Picasso, Dali ve niceleri sanatın ve sanatçının anlamını sorgulamış ve başarılıda olmuşlardır. Marcel Duchamp’ın nalburdan almış olduğu pisuvara sadece imza atmak suretiyle en önemli sanat yarışmalarından birine göndermesi sadece sanat değil aynı zamanda anarşizmdir. Olağanın dışında, süregelenden farklı bi’ şeyler yaptıkça Modern ve Çağdaş sanata yaklaşıyoruz. Cattelan’nın bir muzu gri bir bant ile duvara yapıştırması gibi. Sanat, sanatçının evrensel olabildiği kadar evrenseldir. Böylesine bir sanat yaklaşımının herkesin çözümlemesi de gerekmemektedir. Bir kişi bir esere sanat diyorsa o işte sanattır. 30 adet modern ve çağdaş sanat eserini yarı kronolojik bir sırayla bizlere “kitap” adı altında sanat eserine çevirip sunan, kitabın yazarı Marcus Graf’ta sonsuz teşekkürler. Son zamanlarda okuduğum en iyi kitaptı.
Modern ve Çağdaş Sanat Kafası
Modern ve Çağdaş Sanat KafasıMarcus Graf · Hayalperest Kitap · 20239 okunma
Reklam
336 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 13 days
Yazarın ağzıyla anlatılan hikaye; masasına bırakılan bir kartviziti görmesiyle başlıyor. Kartvizitte: “Kokotlar Mektebi Müdiresi Ulviye Melek” yazmaktadır. Ulviye Melek kader kurbanı olmuş kızları eğiterek onları sanattan, bilimden, felsefeden ve sosyolojiden anlayan birer metres olarak yetiştirmeyi amaçlamaktadır. Bunu yapmasındaki motivasyon kendi geçmişine dayanmakla beraber onlara yer bulamadıkları toplumda bir yer aralamaktır. Yazarımız merakına yenik düşer ve bu ziyareti kabul eder. Yazarımız ilk başlarda Ulviye Melek’in tiksinti duyduğu fikirlerinden; ahlak, namus ve metres gibi konular üzerine konuştukça onu anlamaya çalışır. Ustalıkla yazılmış diyaloglar okuyucunun da bu konular üzerine düşünmesini amaçlamaktadır. Sayfalar ilerledikçe iki farklı hikaye üzerinden Hüseyin Rahmi Gürpınar okuyucusunu her zamanki gibi düşündürmeyi ve güldürmeyi başarır. Kitabın sonunda yine Gürpınar, okuyucuyu ters köşe yapmayı ihmal etmez. (: Her zamanki Gürpınar akıcılığı ve mizahı bu kitapta da mevcut. Keyifle okuyacaklarınız arasındadır.
Kokotlar Mektebi
Kokotlar MektebiHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022292 okunma
172 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 5 days
Mübebbiye, kelime anlamıyla bir çocuğun eğitimi ve bakımıyla görevlendirilmiş kimse anlamına geliyor. Bu bağlamda ana karakterimiz Matmazel Anjel, Paris’in arka sokaklarında istediği hayatı yaşayamayınca İstanbul’a gelip daha çok para kazanabileceği mürebbiyelik işine başlar. Güzel bir yüzü, görünümü vardır. Girmiş olduğu Dehri Efendinin konağındaki erkekler bu baş döndürücü güzellik karşısında kayıtsız kalamaz, peşin sıra aşklarını ilan ederler. Matmazel Anjel dışarıdan dini bütün, namuslu bir kadın imajı çizerken; içindeki fırtınalara dur diyemez ve konaktaki erkeklerle ilişki yaşamaya başlar. Durum öyle komik bir hale gelir ki Matmazel Anjel bile artık kontrol edemez. Finallerin usta ismi Hüseyin Rahmi Gürpınar’dan; pervane olan erkeklere nasihat niteliğinde bir roman.
Mürebbiye
MürebbiyeHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20187.4k okunma
136 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 18 days
Hikayemiz, İspanyol nezlesinin; öpüşüp koklaşan, sarılıp kucaklaşan, Allah’a sığındık denilerek korunan Osmanlı İstanbul’una uğramasıyla başlıyor. Hikayenin kahramanlarından Hacı Ferhat Efendi, Abdülhamit devrinin bal tutup da parmak yalayanlarından. Hacı Ferhat Efendi bir gün Evliya Abdal Veli imzasıyla bir mektup alır. Evliya mektupta eğer ki Hacı bir tomar parayı Evliya Abdal Veli’nin belirlediği yere bırakmaz fakiri fukarayı güldürmezse bu durumun hanesinden 3 cana mal olacağını söyler. Hacı Ferhat kaçın kurasıdır tabii ki aldanmaz. Sonrasında hanesinden 3 canı toprağa verir. Abdal Veli ise ikinci bir mektup yollar durumun ardından. Hacı bu defa Ulu Evliya Abdal Veli’nin kerametine boyun eğer ve parayı teslim etmeye çalışır. Bunu yaparken bir kargaşa çıkar ve konuya polis komiseri Şinasi devreye girer. Lakin o da işin içinden çıkamaz. Final de beklemedik bir durum gerçekleşip tüm bu tuhaf hikaye okuyucunun içini sızlatan, gözlerini yaşartan acı bir gerçekle son bulur. Hüseyin Rahmi Gürpınar her zamanki gibi tespit ve gerçeklerle bezediği, dönemin sefaletini bize acı dolu sayfalarla gösterip, onurlu bir davranışın nasıl olması gerektiğini anlattığı bu eser; insanlığımızı sorgulamamıza sebep oluyor. Hüseyin Rahmi Öyle bir yazar ki okudukça kalemine aşık, anlatımına hayran olmaya görün…
Hakka Sığındık
Hakka SığındıkHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20211,452 okunma
128 syf.
·
Not rated
Charlie Brown
O, kendisini seven iki kız dururken "Kızıl Saçlı Küçük Kız"a "merhaba" bile diyemeyen biri. O, her durumda içsel korkular yaşayıp harekete geçemeyen bir süper kahraman. O, hayal kurmanın tatlı girdabından çıkamayıp hayatı seyreden; bizlerden birisi. Aşk dediğin Charlie Brown bize büyümeyi öğretti...
Aşk Dediğin Nedir Charlie Brown?
Aşk Dediğin Nedir Charlie Brown?Charles M. Schulz · Mundi · 2023168 okunma
464 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 18 days
Yine Hüseyin Rahmi Gürpınar, yine bir Türk Edebiyatı Klasiği
Ana karakterimiz Meftun Bey öğrenim görmek için gittiği Fransa’dan “Alafranga” kültürünü de beraberinde getirmekten geri kalmaz. Sanattan, edebiyata; adabımuaşeretten, felsefeye, sosyolojiye kadar her bir konuda mutlaka bir fikri vardır Meftun Beyin. Fikrinin olmadığı, bilmediği hiçbir şey yoktur onun için. Akranlarına göre şık giyinir, kravat
Şıpsevdi
ŞıpsevdiHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20212,095 okunma
Reklam
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 6 days
Dövüş kulübünün 1. Kuralı Dövüş Kulübü hakkında konuşmamaktır. Bu yüzden kulüp hakkında bilgi veremeyeceğim. Peki kitap ne anlatıyor derseniz; salt anarşist bir dille kapitalizm sarmalında tüketmek için yaşayan insanların giyindikleri pahalı kıyafetlerden, bindikleri arabalardan, cebindeki İphonelardan, statülerinden, işlerinden, İnstagramda paylaştıklarından öte olduğunu. Ve dibi görmeden tüm bunlardan daha iyisini inşa edemeyeceğimizi; daha iyi bir medeniyet kurmak için var olanı yıkmak gerektiği gibi. Kritisizm ve Nihilizim daha önce hiç bu kadar güzel anlatılmamıştı.
Dövüş Kulübü
Dövüş KulübüChuck Palahniuk · Ayrıntı Yayınları · 20209.6k okunma
304 syf.
·
Not rated
·
Read in 7 days
Yazarın okuduğum ilk ve son kitabıydı. Tarih gibi objektif olunması gerekilen bir bilim dalının böylesi ideolojik bir dille anlatılması gerçekten can sıkıcı bir durum. Avrupa tarihi dediğimiz bir külliyat. Tek bir kişinin böyle ansiklopedilerce bilgi vermesini pek tabii beklemiyordum. Kitabı alırken beklentim bilmediğimi bildiğim Avrupa tarihinden az da olsa keyifli bir okuma sağlamak, ilgimi çeken konular üzerinde belki ufak araştırmalar yapmaktı. Adında “Tarih” geçen bir kitaptan ve “Tarih Öğretmeni” sıfatıyla kitaplar yazmış, ödüller almış birinden ‘iyi ki olmadı’, ‘ne güzel oldu’ minvalinde şeyler yazıp tarih adına sunduğu bilgilerin internetten devşirme yazılarla doldurması utanılacak bir durumdu. Kitaplığımda bulunmasını istemediğim için sahafa götürülecek kitapların arasına koydum kendisini. Bir daha “Tarih” kitabı yazmaması dileğiyle.
Avrupa Tarihi Üzerine Yazılar
Avrupa Tarihi Üzerine YazılarÖnder Kaya · Kronik Kitap · 2018466 okunma
712 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 23 days
Felsefenin Kısa Tarihi, 2014 yılında yitirdiğimiz profesör Ahmet Cevizci’nin 1400 sayfalık Felsefe Tarihi kitabının nispeten yalınlaştırılmış halidir. Tanımayanlar için; Prof. Ahmet Cevizci felsefeyle ilgili birçok kitap yazmış, çeviri yayımlamış ve bir o kadar da kitaba editörlük yapmış entelektüel birikimi yüksek bir şahsiyet. Kitap, herkesin
Felsefenin Kısa Tarihi
Felsefenin Kısa TarihiAhmet Cevizci · Say Yayınları · 2012159 okunma
400 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 14 days
İnsan Tanrıları yarattı. Tanrılar ise yaptıklarını ilahi amaca dayandıran iktidarları. Dünya, İsa’dan önce de binlerce Tanrıya ev sahipliği yapıyordu. Ne kadar insan varsa o kadar da Tanrı bulunuyordu. Pagan Tanrıları pek bir şey istemezler, vaat de etmezlerdi. Bugün İnanna’ya inanan, Yarın Zeus’a tapmakta bir beis görmezdi. Bunun için bir engelde
Ve İnsan Tanrıyı Yarattı
Ve İnsan Tanrıyı YarattıSelina O'Grady · Ayrıntı Yayınları · 201954 okunma
510 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 5 days
Spinoza, Tanrı motifini “Töz” diye adlandırmaktadır. Töz derken Spinoza; kendinde olan ve kendisi aracılığıyla kavranabilen, başka bir şeyin kavramından oluşturulmayan bir imgeden bahseder. Buna bağlı olarak töz başka bir tözden meydana getirilemez ve varoluş onun doğasının bir gereğidir. Töz vardır ve sonsuzdur. Töz olmadan bu gerçeklik kavranamaz. Tözün varoluşunu engelleyen bir neden olamayacağından töz zorunlu olarak vardır. Töz mutlak anlamda bölünemez. Tözden başka bir töz var olamaz. Töz kendi doğasının yasalarına hükmeder ve her şeyin içkin nedenidir. Töz tarafından meydana getirilen şeylerin özü varoluş içermez. Töz kendisinin etkin nedenidir. İradeye özgür neden denemez, sadece zorunlu nedendir. Dış bir neden olmadıkça hiçbir şey yok edilemez. Edilebilen şeyler ise doğalarına aykırı olacağından bu olasılık mümkün değildir. Zihnimizde Tanrı’nın varlığı kendisini doğal bir sonucudur ve bu fikrin olmaması mümkün değildir. Kitap yapısı gereği; önceki önermeler ve kanıtlamalara sürekli referans verdiğinden ve soyut bir dil kullandığından öncesinde felsefi okumalar yapmış olmayı gerektiriyor. Dünya felsefe tarihinde Spinoza’yı diğer düşünürlerden farklı kılan Tanrı’nın varlığını matematiksel ve mantıksal bir çizgide değerlendirmesidir. Spinoza’nın Tanrı’sı bu bağlamda monoteist ve politeist dinlerin tanrılarından öte bir noktadadır.
Ethica
EthicaBaruch Spinoza · Alfa Yayınları · 20221,581 okunma
74 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.