Devrim Efsun Özgür

416 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 days
Mişima'nın başyapıtı Bereket Denizi dörtlemesinin birinci kitabi Bahar Karları ile Japonya'ya gittim.Dönemin aile yapısı, soylular, taşrali zengin aileler bunların yasam tarzi,aralarındaki iliski tutkulu bir aşkın ekseninde bize anlatılmış. Aslında Japon kültürünün Batılılaşarak deforme olmasını da anlatmış yazar.Ben eserin dilini sevdim,cümleler, betimlemeler çok başarılı idi.Kendimi orada hissettim.Honda'nın dostluğu, Kiyoaki'nin geç fark ettiği aşkı, Satoko'nun güzelligi, sağlam karakteri,iradesi bunlar beni çok etkiledi.Kitabı keşke daha önce okusaydım.Çok daha fazla etkilenirdim.Mişima da ilginç bir adam bu seriyi bitirince intihar etmiş. Guzel seri,akıcı Japon edebiyatı sevenlere...
Bahar Karları
Bahar KarlarıYukio Mişima · Can Yayınları · 2018617 okunma
Reklam
272 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 4 days
Kitabın konusu,felsefesi,yazarin dili,üslubu güzel ve özgündü.Satir aralarına serpiştirilen detaylar çok iyiydi.Eser Avrupa tarihini ,ırkçılığı,savaşı Nazileri, Sovyetler Birliği 'ni anlatıyor.Viyana'da ,Berlin'de, SSCB'de geçiyor.Kitabı ana hatlarıyla beğendim ama benim bir kitabı çok sevmem için bir karaktere (iyi ya da kötü)bağlanmam lazım. Iste bu kitabın tek eksiği oydu benim için.Dili akıcı ama geçişler fazla olduğu için takip etmek dikkat istiyor.
Bütün Günlerin Akşamı
Bütün Günlerin AkşamıJenny Erpenbeck · Can Yayınları · 2020303 okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 9 days
Ursula'm ve Saramago'dan sonra okumaktan en keyif aldığım yazar Galeano.Latin Amerika'nın Kesik Damarları ile gönlüme taht kurmuştu, Aynalar ile de tekrar mest eti beni.Tarihi baştan sonra yeniden anlatmış bize, bambaşka bir bakışaçısı ile...Yankeelerin,barbar Avrupalıların derisini yüzdüğü yerlileri, kitap yazmak için adını değiştirmek zorunda kalan kadınları,Che'yi,ABD'ye direnen Küba'yi,vahşi batililar tarafından hücrelerine ayrılan Latin Amerika'yi,Guernica'yi,gaz odalarında öldürülen Yahudileri,İspanyollarin yaşama hakkı tanimadigi Müslümanları,susuzluğa mahkum edilen Afrikalilari, Panama Kanalı yapılırken katledilen işçileri ve daha bir dünya şeyi kendi üslubu ile anlatmış.Emperyalizmin ,ezen ve ezilen halkların tarihini yazmış .Kitap o kadar güzeldi ki 20 gündür bitirmeye kıyamıyordum,yavaş yavaş okuyordum. Nihayet bitti.Kitaptan ayrıldığım için üzgün, daha okunacak çok Galeano kitabı olduğu için mutluyum.Bu metin kurgu dışı bir anlatı bu arada.
Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih
Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir TarihEduardo Galeano · Sel Yayıncılık · 20201,212 okunma

Reader Follow Recommendations

See All
205 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 31 hours
Oldukça farklı ve uç karakterlerin ilişkisini okuduğumuz kitap oldukça derin bir bakışaçısına sahip.Adaletsiz toplumların düzenine çomak sokan hırsızların, dilencilerin, evsizlerin hikayesi. Altını çizmeye kıyabilsem çizilecek çok satır vardı. Kitaptaki her karakterin temsil ettiği bir kavram vardı. Olay örgüsünden çok karakterlerin gücü üzerine kurulu bir kitap.Otoriteye başkaldıran bir metin. Alt metinleri çok güçlü , yaratılan karakterler başarılı.Iktidar,adalet,sadelik,suç, dayatılan toplum düzeni gibi birçok konuyu düşündürüyor kitap.Oldukca akıcı metni edebi anlamda da beğendim.
Dilenciler ve Kibirliler
Dilenciler ve KibirlilerAlbert Cossery · Kolektif Kitap · 2020194 okunma
539 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 days
Dona Flor'un çapkın, kumarbaz,serseri kocası Vadinho 'nun bir karnaval gecesi birdenbire ölmesiyle başlayan hikaye, Flor'un sonra tekrar evlenmesi ile yeni bir boyuta evriliyor. Latin edebiyatının vazgeçilmezlerinden büyülü gerçekçiliğin boy gösterdiği kitap edebi olarak çok doyurucuydu.Kadin-erkek ilişkileri, evlilik, toplumların kalıplaşmış ahlaki yargıları,o dönemde kadın olmak gibi birçok konuda düşünmemizi sağlayan bu eser aynı zamanda Brezilya'daki her sınıftan insan tipolojisine bir şekilde aşina olmamızı sağlıyor.Kitapta değişik bir alegori var,bunu ön sözü okuyunca anlıyorsunuz.Dona Flor'un iki kocasının ülke siyasetinde iki ayrı unsuru temsil etmesi kitabı gözümde daha ilgi çekici kıldı. Brezilya kültürü, yemeği, müziği, gelenekleri ile ilgili birçok unsuru içinde taşıyan zengin metni çok keyif alarak okudum.Iki kocasıyla hayatının iki ayrı dönemine tanık olduğumuz Dona Flor'u çok sevdim.Kitapta sevmediğim tek karakter Flor'un annesi oldu.Brezilya sokaklarında gezdiğim, ülkenin kültürüne ve o dönemki sosyo kültürel yapısına tanık olduğum bu hacimli kitabı Latin edebiyatı sevenlere,büyülü gerçekçilikten hoşlananlara,içerdiği cinselliği okumaktan rahatsiz olmayacaklara tavsiye ederim.
Dona Flor ve İki Kocası
Dona Flor ve İki KocasıJorge Amado · İletişim Yayınevi · 201989 okunma
Reklam
240 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Oldukça ilginç, değişik bir deneyimdi.Kendimi Brezilya'da Amazonlarda sandım. Komik,eğlenceli,fazlasıyla ironik bir kitaptı.Sıkı bir kapitalizm, emperyalizm ve modern insan eleştirisini kurguya yedirerek ve bizi güldürerek yapmış.Macunaima yaramaz çıkarcı ve sürekli maceradan maceraya koşan bir karakter.Biz de onunla beraber maceradan maceraya sürükleniyoruz.Efsanevi çok fazla karakter vardı.Kendi efsanelerini de yaratmış yazar.Büyülü gerçekçilik akımı fazlasıyla etkisini gösteriyordu.Brezilya'yi sömürmeye çalışan ülkelere yaptığı gondermeler etkiledi beni.Kitabi hep dudağımda bir gülümsemeyle okudum.Kitap Portekizce ve yerlilerin diliyle yazılmış. Yerlilerin dilinde yazılan yerlerde dipnotlar kullanılmış, muazzam bir çalışma olmuş bence.Dipnotlarin sıklığı okuma hızını biraz düşerse de kitabin akıcılıgi ,konusu, masalsı tarzi ve yaratıcılığı çok iyiydi.Ki ben dipnotlardan hiç sıkılmadım kendimi palmiyelerin, papaganlarin, mistik kokuların arasında etrafımda efsanevi karakterler ile beraber hep bir serüven peşinde hissettim.Yazarin kendi efsanelerini yaratması ise çok iyiydi.Macunauima'nin Amazon kadınlarına yazdigi mektup en beğendiğim yer oldu.Farkli,özgün, siradisi gerçeküstü bir eser okumak isteyenlere...
Macunaima
MacunaimaMário de Andrade · Africano Kitap · 201920 okunma
144 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 12 hours
Moya'nın değişik bir beyni olduğunu Tiksinti eseriyle anlamıştım, bununla emin oldum.Bu kısacık kitap çok akıcı başlayınca bitirmeden kalkamıyor insan.Bircok listeye girmiş bir eser.Ben çok severek okudum.Sosyoloji mezunu,işsiz ve kişilik bozukluğu olan genç bir adamın sarı bir Chevrolet'te yaşayan Don Jacinto Bustillo'ya dönüşmesinin ardından konuşan dört yılanı ile beraber şehri tam bir kaos,kargaşa ve cinayetlere boğmasının öyküsü. Gerçeküstü unsurlar mevcut.Bence yazar şehri o hale getirerek iç savaştan yeni çıkmış ülkenin siyasi atmosferine gönderme yapmış.Latin edebiyatı sevenlere,farklı bir eser arayanlara ...İyi kitap.
Yılanlarla Dans
Yılanlarla DansHoracio Castellanos Moya · Jaguar Kitap · 2015123 okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Macar edebiyatında çok kıymetli eserler gizli,eşeleyince çıkıyor meydana.Magda Szabo ilk kez okudum, son olmayacak.Herkesin parmakla gösterdiği bir doktor ve çok güzel bir kadın olan Iza babasını kaybedince annesini yanına alır. Küçük bir taşradan Budapeşte 'ye gelen anne Etelka büyük şehre alışmakta zorluk çeker ve kızıyla arasında sorunlar olmaya başlar. Etelka sadece çok sevdiği kocasını değil, hayatını, alışkanlıklarını, sevdiklerini de geride bırakmıştır ve artık kendisi gibi yasayamamaktadır. Etelka'nın başkente gelmesiyle başlayan olaylarla beraber savaş sonrası değişen, başkalaşan Macar toplumuna da tanık oluyoruz. Harika bir kitaptı, o karakterlerin ilmek ilmek işlenişi, anlatımın güzelligi, konunun derinliği...Durup durup düşündüm hep.Karakterler çok başarılı verilmişti.Dünyanın en iyi yüreğine sahip baba Vince, tatlı,kibar, içten Etelka, kimsenin anlam veremediği şekilde Iza'yı terk etmiş olan eski kocası, düşünceli, iyi,akıllı Antal ve İza...Kusursuz,akıllı, örnek kişilik, kuralcı, disiplinli, ruhsuz Iza...Hayatı en doğal haliyle yaşamayı seven biri olarak Iza'yı anlamam olanaksızdı. Ama Iza da oya gibi işlenerek verilmişti. Kitabı çok sevdim,bayıldım, ruhuma işledi,üzerine çok düşündüm, sonu da sarsıcı ve etkiliydi, iyi kitap.
Iza'nın Şarkısı
Iza'nın ŞarkısıMagda Szabo · Yapı Kredi Yayınları · 20203,492 okunma
464 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Kum Saati Fabrikası, kadınların oy hakkı mücadelesinin kurguya dökülmüş hali.Hiç bilmeden aldım kitabı, tam bir sürpriz oldu.Süfrajetler 1912 yılında Londra'da oldukça aktif eylemlilik göstermektedir.Bu arada trapezci süfrajet Ebony gösterisinin ortasında kayıplara karışır. Erkekler dünyasında gazetecilik sektöründe kendine yer edinmek için didinen kadın muhabirFrancesca Ebony'nin kaybolmasını araştırır ve kendini tam bir kaosun göbeğinde bulur. Cinayetler, değişik sanatçılar, gece kulüpleri, korseler,zehirler...Gizemli Kum Saati Fabrikası...Polisler...Aksiyonun ve gizemin hiç bitmediği bir kitap.Cok hareketli olaylar zinciri...Kan dökmeden eşit vatandaşlık için mücadele veren Süfrajetler(femininstlerin ilk anaları).Hem Süfrajetleri bize anlattığı için,o döneme bizi tanıklık ettirdigi için,hiç düşmeyen temposuyla kıymetli bir eser.Iyi ki dilimize kazandırılmış. Beni en çok etkileyenlerden biri de Francesca 'nin açlığı ve erkek gazetecilerin yapmak istemedikleri şeyleri ona yaptırmaları oldu.Kitabı okurken kendimi film izler gibi hissettiğim çok an oldu.
Kum Saati Fabrikası
Kum Saati FabrikasıLucy Ribchester · Alef Yayınevi · 20195 okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Genazino ile ilginç ve sıra dışı bu kitabı ile tanışmaktan mutluluk duydum.Depresyonla sevincin, üzüntü ile mutluluğun iç içe geçtiği kitabın kahramanı Gerhard felsefe doktorası yapmış eğitimli bir adamdır. Aldığı iyi eğitime rağmen çamaşırhanede müdür olarak çalışmaktadır. Istemedigi işlerde çalışan insanları temsil ettiğini düşünmekteyim.Gerhard hırslarından arınmış,günlük hayatın rutini ile pek barışık olmayan avare bir adamdır. Hayatın boğuculuğu içinde mutlu olacak minik şeyler bulmaya çalışmaktadır.Sevgilisi Traudel ise bankada müdür olabilmek için her gün 80 km yol gitmekte olan güzel bir kadındır.O da kapitalizmin ayrı bir çarkında ezilen insanları temsil ediyor.Sevgilisinin çocuk istemesi ile Gerhard'ın hayatı bir çıkmaza girer.Sonra gelişen olaylar eşliğinde Gerhard'ın yaşadıklarına ve ilişkilerine tanık oluyoruz.Ben kitabı çok beğendim,psikolojik yönü fazla olmasına rağmen kolay okunan ,keyifli,özgün bir kitaptı.
Mutsuzluk Zamanlarında Mutluluk
Mutsuzluk Zamanlarında MutlulukWilhelm Genazino · Ayrıntı Yayınları · 20204,127 okunma
Reklam
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 days
"İç savaştan bugüne İspanya'da yayımlanan en güzel roman."demiş Marquez bu kitap için.Katalan edebiyatının en güçlü temsilcilerinden yazar.1930'lu yıllarda Barcelona'ya yolculuk ediyoruz.İspanya'nın sıkıntılı günlerinde iki çocuğu ile hayata tutunmaya çalışan Natalia'nın hikayesini yine onun ağzından dinliyoruz.Çok sevdiği kocası iç savaşa katılınca Natalia'yı zor günler beklemektedir.Natalia sessiz,naif,boyun eğen bir karakterdir.Hem onun mücadelesini, çocukları için yaptığı fedakarliklari okuyoruz hem de iç savaşı, yoksulluğu,o dönemki Barcelona'daki kasvetli ,zor yaşamı görüyoruz.Roman çok naif bir dille yazılmış,ajite edilmemiş hicbir şey, yazarın son sözü çok güzel.Ben kitabı çok beğendim.Yazarın dilimize çevrilen diğer kitabını da okuyacağım.
Güvercinler Gittiğinde
Güvercinler GittiğindeMerce Rodoreda · Alef · 2016158 okunma
224 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 days
Kitabı ilk okumaya başladığımda bu kadar güçlü ve derin bir metin haline gelebileceğini düşünmemiştim.Felsefe öğrencisi Marek bir gün bir barda Mica adlı yaşlı bir kadınla tanışır, kadının ona icinde ölmüş annesine ait kıyafetlerin bulunduğu bir bavul vermesiyle olaylar başlar. Bavul adeta geçmişin sisli perdesinin sırlarını aralamıştır.Marek'in geriye dönüp anlattıklarına da konuk oluyoruz kitapta.Cok güzel, evlatlarına karşı ilgisiz(bazen kaç çocuğu olduğunu unutuyor),akıl sağlığı çok yerinde olmayan hayatına birçok erkek sokarak hayatındaki eksiklikleri gidermeye çalışan bir anne ,aklını parayla bozmuş, karısını görmezden gelen bir baba,soğuk iki abi ve kendi mutluluğunu arayan ,daima görmezden gelinen, kendini başarısız hisseden Marek ve onun hayatta mutluluk arayışı...Eserde derin bir hayatta anlam arayışı da vardı...Küçük burjuvaların yaşantılarına eleştiri niteliğindeydi.Marek'in ergenliğe girmesi, cinsellik ile tanışma arayışları, aile bireylerinin ilişkileri hem trajik hem komikti.Bekledigimden çok daha derin, katmanlı, sonuyla da oldukça şaşırtıcı bir kitaptı, ben çok beğendim.Dili de çok sıcak ve sadeydi.Bazi satırlar altı çizilesi cümleler doluydu.Keske daha uzun olsaydı.
Kelliğimin Hikayesi
Kelliğimin HikayesiArnon Grunberg · Alef Yayın · 201236 okunma
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Bu kitabı okumak için gecenin büyük bir bölümü uyumadığım doğrudur.Çünkü Ayhan Koç yazıyor, Ayhan Koç çok güzel yazıyor, niye bu ülkede yeterince tanınmıyor, okunmuyor bilmiyorum ama bu ondan okuduğum üçüncü kitap ve tek kelimeyle harikaydı.Ayhan Koç bu ülkeye ait dertleri olan bir insan ve bunları kurgunun içine çok güzel yediriyor.Yaptığı yolsuzluk haberi yüzünden tutuklanmayı bekleyen ve aynı süreçte eşinin kendini aldattığını öğrenen bir gazeteci-yazarın hikayesini okurken insanların gözünü kapattığı birçok gerçeğe de değinmiş yazar.Mültecilere,çocuk gelinlere, kadına uygulanan şiddete,yolsuzluklara, yayın dünyasındaki deformasyona,insanların şekilciliğine,basınin susturulmasına,politik görüşleri yüzünden işinden atılanlara, evladının kemiklerini arayan analara ve birçok şeye...Sözünü hiç sakınmayan bir adam Ayhan Koç.Kitabın kurgusu mükemmeldi, insan psikolojisinin derinliklerine inebiliyor olmasına ayrıca bayıldım.Ic ses ve yabancı motifiyle kendini sorgulamasına,hatıralarına dönüp geçmişinin girdaplarina tanık olmaya,karakterlere, tüm bunların oluşturduğu bütüne bayıldım.Ayrıca çok derinlikli bu eseri bu kadar akıcı yazabilmek de ustalık ister.Kitap güzel,kitap çok güzel.
Cümle Göğün Mavisi
Cümle Göğün MavisiAyhan Koç · İthaki Yayınları · 2020102 okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Bu kitaptaki 12 öykü 12 hançer yarası yüreğimde,içim deşile deşile okudum kitabı, tüm duygularım harekete geçti. Bogazimda hep bir yumru vardı okurken .Ama iyi ki de okudum.Yazar çok cesurca bir şey yapmış:Ötekileri yazmış. Toplumda dışlanmış, ötekileştirilmis ,yok sayılmış insanların sesine ses olmuş.işine gelmediğinde toplumun ne kadar vahşi, acımasız ve iki yüzlü olabileceğini göstermiş bize.Çok başarılı bir edebiyat eşliğinde.Yer yer şiirsel bir dil,harika benzetmeler, zengin cümleler...Gri bir masalda yolculuk yapar gibiydim.Kötü olan,anlatım her ne kadar masalsı olsa da anlatılanların gerçek olması, insanların o acıların içinde çırpınıyor olması.Toplumun bu kadar baskıcı olması. Yazar kadınlara, çocuk gelinlere,cinsiyetçiliğe uğrayanlara, farklılara,başka türlü yasayanlara,analara, evlatlara,cücelere, çirkinlere,zorbalığa maruz kalanlara ve onları dışlayan topluma ayna tutmuş. Çok güçlü, insanın beynine kazınan metinler,Iyi edebiyat.(Harika bir kapak tasarımı)@polatozluoglu 'nun kalemine ,yüreğine, emeğine sağlık.
Peri Kızı Af Buyrun
Peri Kızı Af BuyrunPolat Özlüoğlu · Can Yayınları · 2019225 okunma
736 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
Danimarka edebiyatından müthiş bir psikolojik-gerilim kitabı okudum.Iyi ve kötünün, normallik ile delilik sınırlarının yer değiştirdiği, mobbingin en ağırının yaşandığı, gizemin,gerilimin asla hızını azaltmadigi bu kitabı elimden bırakmadan okudum.Danimarka'da ilk yayımlandığında 18 ay en çok satanların kraliçesi olmuş bu eser tam bir film tadında idi.Kopenhang'da bir soykırım araştırma merkezinde çalışan dört kadının yaşadıklarını tempoyu hiç düşürmeden anlatıyor kitap.Kadınlardan iki tanesine ölüm tehdidinin gelmesiyle kadınların hayatları içinden çıkılmaz bir hâl alır.Ayrıca soykırımlar,savaş suçluları, savaşlar, yerliler, rehineler gibi birçok olayla da zenginleştirilmiş bir metin.Insanları suç ve suça yönelten sebeplerin derinlemesine incelendiği eserde sosyoloji alanında yazılan çok iyi yazılar da mevcuttu. İnsan doğasının en karanlık yönlerine, psikolojik işkencenin tüm boyutlarına tanık olduğumuz çok sağlam bir metindi.Uzun süre unutamam,öyle okunup geçecek değil üstünde düşünülecek, oldukça güçlü ve akıcı bir kitap.Ara sıra karşıma yazım yanlışları ,ifade eksiklikleri çıkmasaydı daha da mutlu okuyabilirdim.
İstisna
İstisnaChristian Jungersen · Ayrıntı Yayınları · 202191 okunma
491 öğeden 466 ile 480 arasındakiler gösteriliyor.