Çocukken ne kadar da basitmiş meğer her şey. Her şeyi birilerinin senin için yapması. Basit aslında, zamanla boğucu bir hale bürünmesi dışında. Büyüdüğün zaman, kendi fikirlerini özgürce haykırabileceğini düşünmen kadar masumca bir dönem çocukluk. O kadar masumca ki kendi ayaklarının üzerinde durabileceğini düşünmen kadar masumca ve saf. Toplumun,ailenin, el alemin senin kendi ayaklarının üzerinde duracağına inanmalarını düşünmen kadar masumca çocukluk. Ah o çocukluk! Kafanda, kendi yarattığın dünyanın bir gün hakimi olacağını düşünebilmek, o özgürlüğe sahip olmaktır çocukluk. Ağaçların pembe, gökyüzünün turuncu, suyun yeşil olmasıdır. Çocukluk masum olmaktır, deniz gibi uçsuz, berrak ama aynı zamanda içinde bin bir çeşit canlı barındırmaktır çocukluk.