Eşyanın hakikatini bilmek, hiç değilse bilme isteğini duymak, çok az insanın ayrıcalığıdır.
Çok az insan ısrarla, inatla olup bitenlerin hakikatini bilmeyi ister; gerçekten de çok az insan...
Çoğu insan, sadece kendilerine iyi gelecek olanı, işlerine gelecek olanı duymak ve bilmek ister. İnsanlar böylelikle kendi gerçekliklerini kurarlar. Kendi gerçeklerini üretirler.
Bu gayet insanca bir eylemdir; zavallı hayvanların cahili oldukları bir eylem...
Sayfa 66 - Kapı Yayınları