EmiR

Çok umutluyum. Çünkü genel eğilimin tersine, Farsça, Rusça gibi dillere merak salan, bu yönde eğitim alan gençler görüyorum. Bu tür gençler öne çıkınca, her yer ve herkes birbirine benzemekten çıkacak. Daha dolu dolu bir ülke olacağız.
Reklam
İtalya'da her şehrin eliti birbirinden farklıdır. Alt sınıfları, orta sınıfları da öyledir. Onun içinde İtalya'da hem rengarenk hem de ölçülü bir yapıya rastlanır.
Bir şehir, insana ilgi sahaları sunabiliyorsa ya da belli bir sahanın içinde kişinin kendini geliştirmesini sağlayabiliyorsa özel bir şehirdir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Özellikle gençlere tavsiyemdir; Lütfen tertipli, düzenli olmaya gayret edin ve temiz giyinin. Anne babalara da tavsiyemdir; lütfen çocuklarınıza en azından kısmen ortopedik ayakkabılar giydirin.
İran'da iki çeşit mutfak var, birisi Farsi, biri de bize daha yakın olan Azerbaycan mutfağı, ikisi de çok güzel; etiyle, sebzesiyle, pişirme tekniğiyle hakikaten çok üstün bir mutfaktır. Bunları yiyebildiğiniz yerde kaçırmayın derim.
Reklam
Ben Roma'da ki kafeleri severim. İçlerinde de meşhur El Greco'yu ayırırım. Roma'nın her köşesinde bir şeyler yiyip içebilirsiniz; şehirdeki her küçük kafe bir güzelliktir, zevklidir, bir estetik duygusuna sahiptir.
Milli müze kurmamız lazım, çünkü sergilenmesi gereken çok parçamız var. Ayvazovski'lerimiz, Zonaro'larımız var. Bunları bir araya toplamak lazım. Öyle ki elimizdeki parçalardan, Louvre'a ve benzerlerine tekabül eden bir müze kurulabilir.
İstanbul'a ne lazım? En az 15-20 adet, boy boy gösteri salonu, büyük bir opera binası, bir de büyük kültürel faaliyetler için bir arena .. Bu ölçekteki bir şehir için, bunlar hem de acilen lazım.
Çok övündüğümüz Mimar Sinan'ı iyi anlamamız lazım. Özellikle de şehirciliğini kavramalıyız. Çünkü Sinan sadece bir mimar değil, şehircidir de. Çevreyle bağını kuran nadir mimarlardandır, çevreye saygılıdır.
Napoli ... Bir tarafta müthiş bir güzellik, bir tarafta ölümü hatırlatacak bir mistisizm ... Yanı başında edepsizlik ve hayat .. Uçsuz bucaksız Akdeniz .. Aslında düşününce kaç tane Napoli'miz var ama gören göz ve usta sanatçı mimar lazım.
Reklam
İstanbul'da gezilmesi gereken yerlerin başında Ayasofya ve Sinan'ın Süleymaniye'si gelir. Topkapı ve Dolmabahçe'yi muhakkak saymalıyız. Onlardan da önce Askeri Müze, Kariye Camii, Fenari İsa Camii, Bütün Mimar Sinan Camileri, Arkeoloji Müzesi, islam Eserleri Müzesi vardır.
Amin Maalouf bir dönem bizde çok okunuyordu, şimdi okunma hızı nedir bilemiyorum. Yeni okurlar aman ihmal etmesinler, vitrinde görmeseler bile Maalouf'un romanlarını her yerde sormayı unutmasınlar.
Sizlere, genç Türk yazarları arasında, musiki ve felsefe de tecrübesi olan birinin, Şule Gürbüz'ün kitaplarını öneririm. Onu okumaya Kambur, Coşkuyla ölmek ve Zamanın Farkında'dan başlayabilirsiniz.
Türkçeyi sevdirmeleri açısından eskilerden üç ismi özellikle öneririm; Ahmet Rasim, Reşat Nuri Güntekin ve Hüseyin Rahmi Gürpınar. Bunlara bir de Halide Edip Adıvar'ı katalım.
Çocukların yokluğu, zorluğu, mahrumiyeti bilmesi lazım. Bunu ona siz öğreteceksiniz. Eğitimin tümünü okul veremez, eğitim satın alınacak, herkese aynı şekilde hitap eden bir ürün değildir.
132 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.