Biz sıradan insanlar, yanlız bir sefer ölürüz. Ama büyük adamlar iki sefer ölürler. Birinci sefer bu dünyayı bırakıp gittikleri, ikinci sefer de bıraktıkları eserler, yıkılıp kaybolduğu zaman.
Onun kişilik gücünün karşısindaki yenilmişlik duygusuyla, iki irade çarpışmasının kaybedeni olarak hızlı adımlarla caddede sisin içinde eriyip giden siluetin ardından bakakalıyorum.
Hepimizin içinde korkunç bir canavar yaşadığı yadsinamaz bir gercek diye düsündüm. Eger zilan,Nergis,Meleknaz ve binlercesi homosapiens degil de hayvan olsaydı bu acılarin hiç birini çekmezlerdi.
Artık insanların Gılgamış'ı, Enkidu'su , Hera'sı , Afrodit'i yok, onlarin yerine hip hop, futbol,müzik ve sinema tanrıçaları var. Tanrilar ve tanrıçalar gibi onların aşk, evlenme ,boşanma, kavga,kıskançlık, cinayet maceralarını izliyoruz.
"Bir müddet daha düşününce dünyada da hic bir yere bağlı olmadığını hissetti ve içten içe bu kadar yabancı olduğu bu hayatta, kendisini bircok kayıtların kuşatmasına,ondan istediği gibi hareket imkânlarını almasına müthiş içerledi.
"Demek ki insanlar birbirine ancak muayyen bir hadde kadar yaklasabiliyorlarve ondan sonra , daha fazla sokulmak için atılan her adım daha cok uzaklaştıriyor"