Hasretin pusunda, acı tatlı bir kıvrım,
Aşkın dumanlı tutulmasını gerçi hiç anlayamadım, Ve Bir gün geldi, beklenmedik bir ayrım, Sigaranın filtresini öptüm çokça dudaklarını değil....
Ben dört yaşındayken bir öğleden sonra babam eve geldi ve beni oturma odasında gürüldeyen bir ateşin önünde buldu ve bu onu çok fena kızdırdı. Çünkü şöminemiz yoktu....
Başkalarının işleri hakkında ne kadar az şey bilirsem, o kadar çok mutluyum. İnsanları önemsemekle ilgilenmiyorum. Bir keresinde bir adamla üç yıl beraber çalıştım ve adını hiç öğrenmedim. Sahip olduğum en iyi arkadaştı, Hâlâ bazen hiç konuşmuyoruz....