Evin bıyık
@Evinbiyik
Öfke, inat, nefret...
Bazen tüm bu duyguları, sadece kalbimin en kırılgan yerini korumak için hissettiğini en iyi kendin bilirsin.
Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı
Gönüllü afatcı
44 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Dirayetsiz çocukluğumu ayarı
düşük bir çeyreğe bozduruyor
Dümeni kırık bir gemide gençliğimi
yapılandırıyor, kendimin hasmı oluyorum
Hep bir yabancıya bakar gibi mayası
efkâra çalan gözlerin eylülün ekime
vedası gibi giderken
Bir ayağı kapıda sevgini beyhude bir
çabayla durdurabilir miydi sözlerim
Okur Takip Önerileri
Kaygılarımla üstü açık uyuyor, ağzında bir
özlemin tadı ile çocukluğuma uyanıyorum
Müsvedde bir sargı beziyle açtığın yaraları sarar
Lokal anesteziler yapardım dokunduğun her yere
Karla karışık doğal bir felaket
Yüreğimden taşan sel baskınlarıydın
Ülküsünde sen olan bir şiirin
örselenmiş sözleriyle bir serenatta
Kusurlarına mecazi anlamlar yüklenmiş
bu devrin dengi olmayan eskitilmiş
plakları arasında kurutulmuş şarkılarda
Kocamış bir ağıtın nihai nidalarında
anlamak ve yazmak seni ahmaklıktır bilirim
Tanrıya lafım yok, kaderin kederine de
İmanın şartlarını öğrendim, iman etmeyi de
Kaç dua, kaç namaz sonrası döneceksin bilmiyorum
Tanrı da konuşmuyor artık benimle
Hasadı gecikmiş zamanlardan
içi elem dolu kaç hatıra varsa
bana payidar, uzakları sen olan
yolların nasırlı mesafelerine gizledim,
biliyorum dönmeyeceksin
Seyir defteri olmayan yıldızlara
ülkemin kapılarımı açmış
Kokusunu senden almış baharlar
götürmüşüm bir ülkeden ötekine
Şimdi ölen annem de biliyor,
alzaymır olan babam da kimi sevdiğimi
Aşkın yeniden hüküm sürmediği coğrafyalarda
bir gerçeğin geç de olsa anlaşılmış tarafları,
soğuk iklimlerin zor şartlarıydık
Ve en çok bekleyenleri kırıyor bu hayat,
sadakat en büyük yeminimiz oldukça
Bir sana iman eden yüreğime
bir daha din değiştiremiyorum
soluksuz okuyorum :)
Bir nüshası sende kalmış ömrümden hummalı kayıplar,
Bozuk bir plakta malulen emekli olmuş seksenli şarkılar,
Başka bir dilde karşılığı olmayan mutlulukların
izdihamıyla hatırlanan çocuksu yaşanmışlıklardı
Dün gibi hatırladığım vaktini bilmediğim gidişin
vakit kelimesi hiç bu kadar anlamlı gelmemişti....
Vaktiyle,
vakti dolmamış vakitsiz bir vakitti,
dün gibi hatırladığım vaktini bilmediğim gidişin
Zümrüt yeşili bir sabahın vanilya kokan saatlerinde
annemin şekerli çay sesinden çalınmış bir vakitti
Dün gibi hatırladığım vaktini bilmediğim gidişin