Parahat Sazakov
@Ferhat_Parahat
“Küçük çaplı” günahlarımla yaşamaya, iyiye doğru gelişmeye çalışan birisi
Öğrenci
Master Degree
Daşoguz, 8 Eylül 2000
42 okur puanı
Nisan 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Peki ama karısına neden bu kadar çok güveniyordu? Onun kendisine, yaşamı boyunca bağlı kalacağını nereden biliyordu?
Sayfa 156 - Ihlamur Yayın EviKitabı okuyor
''Benim bütün mutluluğum sizin iğrendiğiniz sözcükte yani aşktadır.''
Sayfa 155 - Ihlamur Yayın EviKitabı okuyor
Bazı Petersburg'lulara göre iki çeşit insan vardı. İnsanların birinci çeşidi akılsız, hayatın zevklerini bilmeyen, gelişmelerden habersiz ve dolayısıyla gülünç olan insanlardı. Bu insanlar, insanların birbirine bağlılık göstermesi, kızların bakire olması, karıkocanın birbirlerinden başkasına bakmaması, erkeklerin sert ve cesur, kadınların da namuslu ve itaatkar olması, evlenen kişilerin hayatlarını iyi yollardan kazanıp iyi çocuklar yetiştirmesi, doğru sözlü olması ve borçlarını ödemesi gerektiğine inanıyorlardı. Bunlar modası geçmiş ve dolayısıyla artık sıkıcı olan insanlardı. İkincilere gelince bu insanlar akıllı, kurnaz, girişken, ince zevkleri olan, eğlenmeyi ve yaşamayı seven insanlardı. Hayatın zevklerini biliyor ve iyi eğleniyorlardı. İstek ve arzularını tatmin etmede çok ihtiraslı idiler. Kendi yaşamlarının dışındaki şeyleri önemsemiyor hatta alaya alıyorlardı.
Sayfa 128 - Ihlamur Yayın EviKitabı okuyor
Okur Takip Önerileri
Bence insanın sağlığı yerinde ve vicdanı da rahat olduktan sonra geri kalan şeyler pek önemli değil.
Sayfa 110 - Ihlamur Yayın EviKitabı okuyor
İnsanın geçmişinin kölesi olması akıllıca bir iş değil…
Sayfa 109 - Ihlamur Yayın EviKitabı okuyor
''Ben köyde, dağlık yerde yaşayan, çiftçilik yapan bir insanım. Başka türlü bir insan olamıyorum. Biz ellerimizle çalışıyoruz. Bu nedenle işe yarayan ellerimiz olmalı. Bunun için tırnaklarımızı uzatmıyor, kesiyoruz. Gömleğimizin kolları etrafa takılmasın diye çoğu kez kollarımızı kıvırıyoruz. Burada insanlar elleriyle bir iş yapmayacaklarından dolayı tırnak uzatıyor; kollarına, düğme yerine tabak takıyorlar''
Sayfa 42 - Ihlamur Yayın EviKitabı okuyor
Slav ırkı uysal bir ırktır, kadın ırkıdır. Bu ırka mensup olanlar hayalperesttirler, ama romantik şair de olamamışlardır.
Doğuştan tembeldirler. Uzun süre esir olarak yaşadıklarından dolayı çalışmayı sevmezler. Yararsız ve serseri bir millettirler.
Başarısızlık karşısında insanlık onurunu kazanan uygar Avrupalıyı kendilerinden nefret ettiren bir sefalet ve miskinlik içinde yaşamayı tercih ederler. Başarılı olma ve refaha erme halinde ve özellikle ticari hayatta vicdansız, yalancı, rüşvetçi, açgözlü, sinsi ve hilecidirler. Büyük ve kolay kazançlar peşinde koşarlar. Kazandıklarını da aptalca israf ederler.
Slav'lara mantıklı ve sert bir Alman disiplini gerekmektedir. Slavlar, sık ve yumuşak yünlü, ama pis kokulu bir koyun postuna benzerler. Bunu temizlemek için Alman Tabakı'na vermek gerekir. O zaman bundan güzel ve sıcak bir kürk olur.
Sayfa 117 - Yason YayınlarıKitabı okudu
Her işi zamanında yapmak lazımdır.
Eğlence zamanında da eğlenmelidr!
Sayfa 57 - Yason YayınlarıKitabı okudu
Vatan için yaşamak, ülkenin ilerlemesi ve yükselmesi için çalışmak da, ülke için ölmek kadar şereflidir.
Sayfa 44 - Yason YayınlarıKitabı okudu
Kaba küfürlerle konuşmak, köpek ulumasından daha kötüdür.
Sayfa 43 - Yason YayınlarıKitabı okudu
“Asker, kışlada beslenen bir inek değildir. Benim küçük ve daha az tahsilli bir kardeşimdir. “
- Snelman
Sayfa 38 - Yason YayınlarıKitabı okudu
Aydın olmak demek, modaya uygun elbise, şapka giymek ve kolalı gömlek giyinmek demek değildir. Aydın kesim, halkın beyni konumundadır. Halkımız sizi iyi bir eğitim aldıktan sonra yüksek bir gelir elde edesiniz, geceleri eğlenersiniz diye sizi o konuma getirmemiştir. Böyle olanlar gerçek aydın olamazlar. Onlar yozlaşmışlardır.
Sayfa 23 - Yason YayınlarıKitabı okudu
Her yaşın kendine özgü sevgisi vardır...
Sayfa 108 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu
Geçmişteki dinsel coşkularım, kocama olan sevgim, yaşamın anlamıyla ilgili düşüncelerim, tümü de çok gerilerde, erişilmez uzaklıkta kaldı. Mutluluğun, başkası için yaşamak olduğu, eskiden doğru ve kolay anlaşılır bir kavram gibi gelirdi bana, oysa şimdi bunu anlayamıyorum. Insan kendisi için zevkle yaşayamadiıktan sonra niçin başkaları için yaşasın ki?
Sayfa 101 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu
''Eğer elimde olsaydı onu daha çok severdim.''
Sayfa 78 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu