Fevzi Yıldırım

Fevzi Yıldırım
@FevziYildirim
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı
Lisans
Hatay/Antakya
Hatay/Antakya
23 reader point
Joined on June 2019
Böyle yıpratma kendini, hemen yıkılma, düşler var yaşanacak, anılar var biriktirecek; deniz gören banklar var, henüz kapitalizme bulaşmamış manzaralar, rüzgarlarıyla serinletecek söğütler, altını çizdiğin cümlede uzun uzun düşünüp tebessüm ettirecek kitap satırları var; vazgeçme.
Reklam
Fevzi Yıldırım tekrar paylaştı.
Sonra kalbim yavaş yavaş hırçınlaşmaya başladı, karanlık sesler yükseliyordu içimde. Kimin seslendiğini biliyordum.
İnsanlar sadakat konusunu nasıl da gözlerinde büyütürler.
Sayfa 44

Reader Follow Recommendations

See All
Fevzi Yıldırım tekrar paylaştı.
"hayret etmeyin... ben sizi kendim kadar tanıyorum. belki de daha iyi..."
Et diabolus incarnate est. Et homo factus est. "Ve şeytan vücut buldu."
Reklam
Yaşamınızın kontrolü sizde değil. Öyle olduğunu düşünebilirsiniz, ama yanılıyorsunuz. Elbette ki kendi kararlarınızı kendiniz vermekte özgürsünüz. Bu kitabı kapatabilirsiniz. O sandalyede oturmaya devam edebilirsiniz. Ya da gözlerinizi oymak gibi çılgınca bir şey yapabilirsiniz. Ne isterseniz yapabilirsiniz. Ama sorun şurada: Ne isteyeceğinizi kontrol edemezsiniz. Her davranışınızı önceden belirleyen arzularınız ruhunuzun kadar derinlerine işlemiştir ki, onlara dikkat bile etmezsiniz ve bu da sizi mükemmel bir köle yapar. Bu nedenle, hayatınızı yaşamaya devam edin. Ne isterseniz yapın. Sadece "isteklerinizin" tümüyle sizin kontrolünüzde olmadığı gerçeği üzerine kafanızı çok fazla yormamaya çalışın.
Sandalyeme çöktüm, karamsar, terk edilmiş, çaresiz. Artık gitmeleri gerekiyordu. Kimseden hiçbir şey istemiyordum. İçimde ki son umut zerresi de yok olup gitmişti.
Tecrübe
Kimse vazgeçilmez değildir. Kimse son şansınız değildir. Kimse sizden daha değerli değildir. Kimseye sonsuz güven duyamazsınız.
Her şeye ancak belli bir mesafe koyarak katlanabiliyordum.
Henüz vaktiniz varken doyasıya yaşayın hayatı. Sonunda yanınıza kalan geçirdiğiniz günlerin sayısı değil, mutlu anlarınızın yansımasıdır.
Reklam
Her şeyi fazla ciddiye alıyorsunuz, bu yüzden de mutsuz oluyorsunuz.
Ama önce sen kendini inşa etmelisin, dimdik bir beden ve dimdik bir ruhla.
Yanılgınız, insanın yeryüzünde bir şeyler yapmak için yaratıldığına inanmanızdır
Farz edelim ki her gece görmek istediğin rüyayı görebiliyorsun Ve doğal olarak bu rüyada bir maceraya başlıyorsun Tüm dileklerini gerçekleştirebiliyorsun Görebileceğin her türlü hazzı tadabiliyorsun Ve birkaç geceden sonra diyorsun ki: Vay be bu harika bir şey Fakat şu an hadi bir sürpriz olsun Kontrolünün olmadığı bir rüya kuralım Ne olacağını bilmediğin bazı şeyler başına gelecek Sonrasında gitgide daha fazla maceracı olacaksın Ve daha az kumar oynayacaksın Ne hayal edeceğine gelince Sonunda, şu an neredeysen onu hayal edeceksin Eğer bu rüyadan uyandırılırsan Siyahın beyazı ima ettiğini Özün başkasını ima ettiğini Yaşamın ölümü ima ettiğini anlayacaksın Kendi başına hissedebilirsin Dünyada bir yabancı olarak değil Göz altındaki biri gibi değil Talihiyle buraya varmış biri gibi değil Fakat kendi var oluşunu mutlak bir temel olarak hissetmeye başlayabilirsin
Sezgiyle bağlantıyı güçlendirmenin bir başka yolu, kimsenin canlı enerjilerinizi, yani kanılarınızı, düşüncelerinizi, fikirlerinizi, ahlaki değerlerinizi, ideallerinizi bastırmasına izin vermemektir. Bu dünyada çok az doğru, yanlış ya da iyi ve kötü vardır. Öte yandan, yararlı ve yararlı olmayan vardır. Kimi zaman yıkıcı şeyler de vardır, doğurgan şeyler de. Uygun bir şekilde bütünleşmiş ve iyi niyetli eylemlerin yanı sıra, öyle olmayan eylemler de vardır. Ama bildiğiniz gibi, bir bahçenin ilkbahara hazır olması için, sonbaharda tersyüz edilmesi gerekir. Bahçe her zaman çiçeklenemez. Ama bırakın, hayatınızın altüst oluşlarını kendi içsel döngüleriniz düzenlesin, dışınızdaki başka güçler, kişiler ya da içinizdeki negatif kompleksler değil.
172 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.