Gece sahurda evlerin ışıkları bir bir yanınca; şehir, bir şölen hazırlığındaymışçasına uyanır. Oruçla gelen ruhların uyanışı da; tıpkı sahurdaki ışıkların bir bir yanışı gibi, biri yanınca öbürünü de çağırmış gibi bir şölendir. Oruç, ruhların şölenidir.
Her dudakta aynı rezil şikayet: Yaşanmaz bu memlekette! Neden? Efendilerimizi rahatsız eden bu toz bulutu, bu lâğım kokusu, bu insan ve makine uğultusu mu? Hayır, onlar Türkiye'nin insanından şikâyetçi. İnsanından, yani kendilerinden. Aynaya tahammülleri yok. Vatanlarını yaşanmaz bulanlar, vatanlarını yaşanmazlaştıranlardır.
Makyajsız gelin olur. Çalgısız düğün olur. Bol gelinlik olur. Sade ev olur. Güzel ahlâk ve kalbe şifa kitaplar çeyiz olur.
"İnsanlar ne der?" diye kahrolası bir put vardır diyor ya
İsmet Özel, eğer o putu baltayla yıkarsak her şey olur.
(alıntı)