Köktendincilik, halkı eşitsizliğin, "doğal" olduğuna inanmaya teşvik etmekle kalmayıp kadın bedeninin denetim altında tutulmasını gerekli olduğu düşüncesini de sürekli kılmaktadır. Üremeye dair haklara saldırması da bu yüzdendir.
Bir yandan homofobiyi sürdürürken bir yandan da feminist olduğunu iddia eden kadınlar, beyaz üstünlükçü düşünceye bağlı kalıp "kız kardeşliği" isteyenler kadar yanlış yolda ve ikiyüzlüler.
Ancak, feminist harekete bağlılık, tercih yanlısı olmak, kürtaj yaptırma ihtiyacı duyan bir kadının bunu yaptırma ya da yaptırmamayı seçme hakkını savunmak anlamına gelir. Etkili doğum kontrol yöntemlerine her zaman sahip olmuş, dolayısıyla yasadışı yollarla yapılan kürtajların yarattığı trajedilere hiç tanık olmamış genç kadınlar, kadınların üremeye dair haklara sahip olmamaları halinde nasıl güçsüz ve sömürüye açık hale geleceklerini hiç deneyimlemediler.