Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mevlüt Çalışkan

Yazar Behçet Kemal Çağlar'ı bir gün yalan mevzuu ile alakalı bir seminer vermesi için davet ederler.... Salon tıka basa doludur, içeri girer, salondaki insanlara bakarak.. "Seminere birazdan başlayacağız fakat önce bir şeyi öğrenmem lazım... Tevfik Fikret'in son şiiri olan "Yalana Övgüyü” kaç kişi okudu? diye sorar. Salondaki insanların çoğu el kaldırır.... Yazar konuşmasına devam eder.... "Doğru yere gelmişim, Tevfik Fikret'in öyle bir şiiri yok.”
Reklam
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
352 günde okudu
Bir Facianın Hikayesi
Bir Facianın HikayesiCemil Meriç
8.8/10 · 281 okunma
Bir vecizede: "Senin için en kıymetli şeyin ne olduğunu söyle; senin kim olduğunu söyliyeyim." denilmektedir. Buradaki "kim"lik elbette ki, isim, soyadı, cinsiyet, baba adı, ana adı, doğum yeri, doğum tarihi ve nüfusa kayıtlı olduğu yerle alâkalı bilgilerin yekûnu değildir; belki "meslek"tir. Fakat, bazı kimlik cüzdanlarında da yer alan ve umumiyetle anlaşılan sınırlı ve dar mânâda: sadece geçim için tutulan yol da değil: geniş mânâsıyla: dünyadaki ömür müddetini her safhasıyla yaşarken içine girilen yol, gidiş mânâsındaki "meslek" tir. Bu vecizeyle ortaya konulan kıstası daha iyi anlayabilmesi için insanın bizzat kendi tercihlerini, meyillerini ve isteklerini kısa bir incelemeye tabi tutması kafidir. Meselâ, şu anda hiçbir mecburiyet altında olmadan, tercihini, irade-i cüziyesini, tabii meylini kullanmak suretiyle meylettiği şey nedir? Neyi yapmaktadır veya yapmayı en fazla istemektedir? Ömür sermayesinden sarfederek neye en fazla yatırım yapmaktadır? Ve, niçin? Bu tercihinin, meylinin, isteğinin, ömür sermayesi ile yaptığı en büyük yatırımının sebebi ve gerekçesi nedir? İnsan, kendi kendine soracağı bu neviden sorulara kendi kendini aldatmadan verebileceği cevaplarını tesbit eder ve bu cevaplarının doğru bir muhakemesini yapabilirse, Yunus Emre'nin de: "Bir ben vardır bende benden içeri" mısraında bahsettiği, hakiki benliğini keşfedebilir; böylece kendisini nüfus hüvivet cüzdanındaki bilgilerden daha ileri derecede tanıyabilir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
256. Geçmiş zamanın saadetli günlerini zaman-ı hâlin elem ve kuduretli günlerinde anmak, bal üstüne zehir katmak; geçmiş zamanın bela ve fetret günlerini zaman-ı hâlin salah ve selamet günlerinde anmak zehir üstüne bal katmak kabilindendir. Hep hayalîyle zaman avutmak (insan) kendini aldatmaktır.
129. Kâmil, ilim ve irfan, fazl ve izanla ehl-i kemâl ve ehliyet olur. Cahil ahsen ahlakla, sayı gayretle sahib-i mal ve şöhret bulur.
Reklam
250 syf.
·
Puan vermedi
Atalar Sözü
Atalar SözüAhmet Vefik Paşa
0/10 · 2 okunma
Yağmur suyu arazinin kabiliyetine göre te’sir ettiği gibi Kur’an’da insanların kabiliyet ve istidadlarına göre te’sir ettiğinden herkes istidad ve kabiliyetine göre nasibdar olur.
Herhangi nevi oyunla alırsa alsın kumarla alınan mal haramdır. Hatta çocukların ceviz, badem yumurta gibi şeylerle oynayıp aldıkları eşya bile haramdır. Gerçi çocuklar tekâlif-i ilahiyeyle mükellef değillerse de hukuku ibad’la mükelleftirler.
` Ucuz adam pahalı mal satmaz. ` Dün’e bakmak, bugün aldanmamak içindir. ` İnsan kalben ne düşünürse, kendisi odur. ` Şiddet göstermeksizin kuvvetli, zayıflık göstermeksizin yumuşak ol. ` Çamur çok olunca filler bile yıkılır.
Reklam
“En büyük hıyânet, seni doğru kabul eden Müslüman kardeşine yalan söylemendir.”
“Tırmanacağın yer, hem senden çok uzak , hem de sendedir. Oraya gitmek için çile çekmek, yaş akıtmak da yetmiyor. Bekle ki büyük kapı kendiliğinden açılsın. Ama toprağa konan ölü gibi sabretme sakın; toprağa süzülen su gibi sabret. ” Nurettin Topçu Var Olmak
“Bir ev için billûr bardak ne kadar lâzımsa, çöp tenekesi, yerleri silen paçavra da o kadar lâzımdır. Fakat birliğe yetişemeyen göz, bunu böyle göremez ve mânâyı idrak edemez. Halbûki dünyanın kıvamı zıtlarla muhafaza olur.” (Sâmiha Ayverdi)
Erbâb-ı lûtf u himmet o da bir zamân imiş Biz görmedük inâyet o da bir zamân imiş Yâr-i kadîmün itmez imiş dostân fedâ Yârânda mürüvvet o da bir zamân imiş Şimdi münâfıkânedür ülfet zamânede Ahbâb ile mahabbet o da bir zamân imiş Hâhiş ne bizde kaldı ne yâr ü ne yârânda Cünbüş mahabbet ülfet o da bir zamân imiş Ne zevkler itdük leyle-i helvâda yâr ile Ağzağza datlu sohbet o da bir zamân imiş Kim şimdi nazm u nesre ider Vâsıf i'tibâr İnşâ vü şi're rağbet o da bir zamân imiş *Enderûnlu Vâsıf * İyilik ve gayret sahibi kimseler varmış, o da bir zamanlar imiş. Biz görmedik ama yardımseverlik varmış, o da bir zamanlar imiş. Eski dostlarını etmezlermiş dostlar feda. Dostlarda insaniyet; o da bir zamanlar imiş. Şimdi ikiyüzlü kimselerle ahbaplık edilir. Ahbaplara sevgi göstermek; o da bir zamanlar imiş. Şimdi ne bizde, ne yarda, ne dostlarda heves kaldı. Eğlenmek, muhabbet etmek, kaynaşmak. O da bir zamanlar imiş. Ne kadar zevkli idi helva gecelerinde dost ile, Ağız ağıza tatlı sohbetler. O da bir zamanlar imiş.
ECİR VE SABIR- Hüseyin Rahmi Gürpınar Hüseyin Rahmi Gürpınar bu eserinde de mahalle kadınlarının örf ve âdetini işlerken bilgisizlik yüzünden yanlış yollara başvurduklarına dikkat çekmiştir. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın bu konuda bahsetmek istediği şey aslında iyi bir amaç doğrultusunda yapılan örf ve adetlerin abartılı davranışlar sonucu ne kadar
119 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.