Hahatice

"Hangisi daha önemli," diye sordu Büyük Panda. "Yolculuk mu yoksa varacağın yer mi?" "Sana kimin eşlik ettiği," dedi Küçük Ejderha.
Reklam
"Sonra sen, gerçekten de onun içinden geçip gideceksin. O kum fırtınasının içinden. Hem sembol hem de fiziksel olarak görünen o kum fırtınasının. Ancak, hem sembol hem de fiziksel bir şey olduğu halde, aynı zamanda o şey insanın vücudunu binlerce bıçak tarafından kesilmiş gibi lime lime eder. Sayısız insan orada kan akıtmıştır, elbette senin kanın da akacak. Ilık, kırmızı kanın. O kanı avuçlarına dolduracaksın. Senin kanın ile başkalarının kanı birbirine karışacak. Sonra o kum fırtınası bittiğinde, nasıl olup da onun içinden geçebildiğini, nasıl hayatta kalabildiğini tam olarak anlayamayacaksın. Hayır, o fırtına gerçekten bitti mi bunun bile farkına varamayacaksın. Yalnız, tek bir şeyden emin olacaksın. O fırtınanın içinden geçtikten sonra, fırtınanın içine ayak attığındaki kişi olmayacaksın artık, aynı kişi olmayacaksın. Evet, işte o kum fırtınasının anlamı bu."
"Hiç kimse yapmayı istediği, yapılmamış şeyler var oldukça memnun değildir bence"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Herkes çok iyi bilir ki, bazen bir saatlik süre insana ömür kadar uzun gelirken, bazen de göz açıp kapayıncaya kadar geçip gider. Zamanın bu garip kısalığı uzunluğu, o saat içinde yaşanan olaylara bağlıdır. Çünkü zaman, yaşamın kendisidir. Ve yaşamın yeri yürektir. "
"Feciydi, diye haykırdı, feciydi, feci! Yine de güneş ısıtıyordu. Yine de üstesinden gelebiliyordu insan her şeyin. Yine de hayat, günleri birbirine eklemenin bir yolunu buluyordu."
Reklam