Bir gidene birde kalana yakışır hasretlik diyor şair giden mi olduk kalan mı gittiysek hasret kaldıysak hasret gidenler geri gelmez kalanlara kar yağar çiğ olur
şimdi eksik bir şiir yarım bir öykü kalan, mısrası çalınmış sayfası koparılmış gidenin
Değişik di biraz misal lalenin beyazını severdi ama herkes gibi en iyi parfümler kullanmazdı çamaşır suyu kokardı elleri dik başlıydı kimseye eyvallahı olmazdı kimseye kıyamaz beni paramparça eder di iyiydi ama ya severdim kendilerini her ne yaşanmışsa saygı çerçevesinde yaşanır kıramazdım kendilerini üzülmesine dayanamazdım göz yaşlarını silerken bile acaba bastırırsam yuzünü tahriş edermiyim diye de düşünürdüm ne yapalım benim ile mutluluk diye bir şey olamazdı bir sefer kötü karakter olmam gerekdi en sonunda belki de bu sayede kendime karşı nefret uyandırırım diye düşündüm inşaAllah başarmışımdır...
Ben, heves ettiğim şeylerin kursağımda birikmesinden oluşan hayalkırıklıklarımı bir yorgan gibi üzerime örtmüş olanım. Ben olsun diye çabaladığım her şeyin olmayışını, yutkunarak seyredenim. Ben, elimi uzattığım yeşil dalların, kuruduğuna şahit olanım. Ben olmamış olan her şeyim.