2-Yola, saf niyetle, anlamak ve öğrenmek üzere çıkar, kibrinden kendini arındırıp ilerlersen mutlaka sana bilmen gerekeni öğretecek bilge insanlarla karşılaşırsın.
Kâinatın sesidir, sözüdür başımıza gelenler de gelmeyenler de. Ne yaşadığıma da yaşamadığıma da bakarım ki varoluş bana ne söylemeye çalışıyor duyabileyim, anlayabileyim.
"... Çünkü hiçbir şey tesadüf değildir, hiçbir karşılaşma, hiçbir deneyim, hiçbir şey. Yaprak bile bir amaç uğruna kımıldar ki rüzgar bile o an tesadüfen esmemiştir yaprağa."
"Acelecilik bir aldatmacadır. Bir tuzaktır. Her şeyin bir zamanı vardır. İyi işler demlenmek ister. Kâmil insan olmanın temelinde de bu olgunluk vardır. Dem demek, bilgelik demektir. Demini almış her iş ve her insan hem verimlidir hem de faydalıdır. Şuursuzca koşturup durmak, hep bir yerden bir yere yetişmek telaşı içinde olmak, hep onu da bunu da yapabilme çabasına girmek pusulayı şaşırtmaktan başka ne işe yarardı ki? Her şeyi yapmak isteyen hiçbir şeyi yapamazdı. Ustalık emekle ilgilidir. Bir şeyi en iyi yapabilen olmak için ona yeterince emek ve zaman vermek gerekir."
“Baktığına herkes bakar,
ama senin onda gördüğünü herkes göremez. Herkes âşık olabilir ama hiç kimse senin gibi sevemez. Tek fark sensin, seni özel kılan da sevdiğin değil, sevgin. ”