Oğuz Aral rahmetliyle resim öğretmenimin yönlendirmesiyle Lise 1'de tanıştım. Koltuğumun altındaki dosyayla, Çankırı'dan gelip Cağaloğlu yokuşunu teyzemle tırmanırken; geri dönmeyi düşündüm bir an...
Odasına girdiğimizde çok sıcak karşıladı. Anadolu'nun küçük bir kentinden gelmiş olmamın da bunda payı vardı.
Bana neler getirdin? deyince, heyecanla dosyamı önüne koydum.
Çok sert filan diye anlatılan rahmetli, gülümsedi. Şu dört karikatürünü yayınlayacağım. Diğerlerini 1 hafta içinde tekrar çizmeni istiyorum diye tek tek notlar aldırdı.
Şimdi muhasebeye in, şu yazdığım notu ver, paranı al deyince ne diyeceğimi bilemedim.
Amatör bir çizere kıymet vermek, emeğinin bedelini ödemek, onu profesyonel adayı olarak görmek ve onu yüreklendirmekti...
Allah rahmet eylesin.