Hasan ER

Hasan ER
@KagitAdam
Müşkülpesent meşrepli bir miyop.
Kul
İzmir
Adana
139 okur puanı
Şubat 2017 tarihinde katıldı
56 syf.
·
Puan vermedi
Şaşırtmayan Adam/Stefan Zweig Zweig okurken baş karakteri siz oynarsınız.Karakterin başından her ne geçiyorsa hepsini derin bir şekilde hissedersiniz.Sanırım Zweig’ın olayı bu.’’Temas ettirebilmek’’.O dönem için zaten değil Avrupa’nın, dünyanın kaybettiği bir insandır kendisi.Ölümünü bilmeyen arkadaşların bilhassa beş dakikalarını ayırıp biraz da
Bir Çöküşün Öyküsü
Bir Çöküşün ÖyküsüStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202178bin okunma
Reklam
216 syf.
·
Puan vermedi
Gönüllere müşterek olan bir Hikmet Anıl Öztekin serisi.Eyvallah, Eyvallah-2 ve Fesleğen birbirinin devamı niteliğinde bir seri. Evvela bunları yazarı methetmek için yazmıyorum.İnsanoğlunun yüzüne vurulması gerekenleri, edebiyle, makul bir üslup ve nezaket çerçevesi içerisinde ulaşmak isteyene ulaştıran bir adam olduğu için yazıyorum.Bizzat
Fesleğen
FesleğenHikmet Anıl Öztekin · Hayy Kitap · 201715,2bin okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
Pek bir yorumda bulunmamakla beraber şunu söyleyebilirim.Kil namazını, aç ellerini Arş-ı Ala'nın sahibine, sonra yalnizlığın sadece O'na mahsus olduğunu bilerek dök içindekileri..Kalk bir çay koy."Tek" şekerli.Aç kitabı.İnsani melekelerinin yerinde olduğu vakitten bu yaşına kadar ahir zaman ömründe vuku bulan her mevzunun, ironik sahnelerini getirmeye başla gözlerinin önüne.Gerisi zaten sende...
Deli Çocuğun Güncesi
Deli Çocuğun GüncesiÖzgür Bacaksız · Destek Yayınları · 20192,715 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
152 syf.
8/10 puan verdi
Muammanın Nirvana’sı.. Coelho amcanın ‘’Casus’una’’ nasıl denk geldim?Hele biraz kulak verin bakalım. Her zaman ki gibi bulunduğum kasvetli ahvalden (sebebi aşikar; iş stresi) soluğu Osman abinin (haftada bir kez ziyarette bulunduğum biricik sahafımın sahibi) yanında almıştım.İsteyeceğim kitapların listesi hazırdı.Kitap isimlerini sırasıyla
Casus
CasusPaulo Coelho · Can Yayınları · 20165,8bin okunma
68 syf.
8/10 puan verdi
Abi ben anlamıyorum… Normalde bir insan bu kadar sevebilir mi? Sevginin sınırı var mı? Bir kadın bir erkeğe en fazla ne kadar bağlı kalabilir? Neleri göze alıp, nelerden vazgeçebilir? Bu gavurlar böyle soruları sormaya niye zorluyor bizi? Okurken sevgisi uğruna, değil ona dokunduğunda birkaç saniyelik bakışmaların da dahi bütün uzuvlarını harekete geçiren bir adam uğruna, -hani nasıl derler; sevgi neydi?Sevgi emekti - vermediği emek, çekmediği sıkıntı, maruz kalmadığı aşağılanma, katlanmadığı dert, hepsinden öte yaşamadığı birbaşınalık hali kalmayan bir kadından bahsediyoruz. Abi ben şahsen öyle bir bunalım ve sinir hali geçirdim ki, Zweig’ın kelimelerle insanı halden hale sokan bir yazar olduğuna bizzat şahit oldum.Her kitabını en az ikişer defa okuduğum bir yazarı ‘’Neden en az iki defa?’’ diye sorduğumda kendime cevabını gayet, basit bir şekilde verebildiğim de aşikar. Adam yazmıyor abi.Adam okutmuyor!.Adam ‘’yaşatıyor!’’. Seni alıyor Viyana’ya, Inssbruck’a, Ferdinant’ın villasına, ordan tipi şeklinde yağan kar eşliğinde bu saplantılı kadının yanına, sevdiği adamın evinin sokağa bakan kısmındaki pencereyi seyir eylemeye koyuyor. Ya insan kitap okurken var olmayan, hayali, tamamen kendi kafasında tasarladığı, tasavvur ettiği bir karaktere mütemadiyen kan davalısı gibi bir düşmanlığı nasıl güdebilir? Adam güttürüyor abi! Üstünde münakaşa ve istişare edilmesi gereken o kadar çok şey var ki Zweig’a dair, sonu gelmez. İkinci defa okuduğum bu ’’yaşanasıca’’ eseri imkanınız varsa fazla vakit kaybetmeden okuyun, okutturun. Vesselam.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,9bin okunma
Reklam
Reklam