Merhaba Sevgili Okurlar ... 1984… Bu tarihte geçmeyen ama bu tarihi ve günümüzü öngörebilen bir distopya.
Asıl adı Erich Arthur olan George Orwell tarafından yazılan 1984, distopik ve bilim kurgu romanıdır. Kitap, içerik olarak geçmiş dönemlerde yaşanmış toplumsal olaylara karşı eleştiri niteliği de taşır.Bir dilin milletler için ne kadar önemli olduğu kitaptan çıkarılacak en önemli sonuçlarda bir tanesidir. Millet olarak var olmanın en temel koşulu diline sahip çıkmaktır. Geçmişte yaşanılan olaylar ancak dil sayesinde korunabilir. Atatürk’ün de dediği gibi “Dil bir milletin hafızasıdır”
Winston’da bir dış parti üyesidir. Nefret haftalarının birinde, partiye çok bağlı görünen fakat öyle olmayan Julıa’yla bir ilişkiye başlar. İnsanlar arasındaki ilşkiler de yasaktır.
Duygusallığa hiçbir şekilde izin verilmez. Tek gerçek vardır o da partiye bağlılıktır. Evlilikler bile izin alınarak ve sadece partiye birey yetiştirmek amacıyla yapılır. Winston ve Julia bir süre sonra, düşünce polisi tarafından tutuklanır. Çeşitli şekillerde, bilinçleri kaybolana kadar işkencelere maruz kalırlar. En sonunda birbirlerine bile ihanet ederler. Yapılan bu işkenceler sonunda partiyi ve Büyük Birader’i kabullenir ve serbest bırakılırlar.
Kesinlikle okunması gereken kitaplardan birtanesidir ...
.”Hayatında ilk kez, bir şeyi gizli tutmak istiyorsan onu kendinden de gizlemen gerektiğini anlıyordu.” (syf 305)
”İnsan, ardında tek bir iz bile, bir kağıt parçasına karalanmış tek bir adsız sözcük bile bırakamadıktan sonra, geleceğe nasıl seslenebilirdi? (syf 39)
Hepinize keyifli okumalar dilerim ...