Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Leyla Emre

Leyla Emre
@Leylaemre
Biraz sonra yalnız sokak kapısından değil, hayatımdan da çıkıp gidecekti ve ben onu bir daha hiç göremeyecektim. Gitti!
Reklam
Evet, insan her şeyi unutarak yaşayabilirdi ama her şeyi hatırlayarak yaşayamazdı.
"Ta ki ona aşık olana kadar!" dedi. "Birdenbire oldu, bu aşk beni yıldırım gibi çarptı, onsuz yaşayamaz oldum, onu görmediğim an deliriyordum. Aynı odada nefes alıyor oluşumuz bile bir mutluluk kaynağıydı. Geceleri yüzü hiç gözümün önünden gitmiyordu. Onu sarıp sarmalaınak, bu dünyanın bütün kötülüklerine karşı korumak, o saf ve incinebilir ruhunu kimsenin yaralamasına izin vermemek hayat amacım oldu. Bu duyguyu sana ancak sonsuz bir şefkat olarak anlatabilirim. Sonsuz, uçsuz bucaksız, içimi burkan, beni onun uğruna yakıp kül etmeye zorlayacak bir şefkat. Erkeklerin kesinlikle anlayamayacağı bir şefkat. Bir ananın, yeni doğmuş bebeği kucağına verildiğinde duyduğu sevgiden daha yoğun bir şefkat. Aşktan da büyük bir şey bu, iki nehir gibi birbirine karışma, birbirinin içinde eriyip yok olma ihtiyacı. Bunun için seni aradan çıkarmam lazımdı. Soçi seyahati de bana bu olanağı sağladı. Kusura bakma; sana kötülük yapmak istemedim, hiç istemedim ama buna mecburdum. Çünkü Olga'yı hiç kimseyle paylaşamazdım."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Olga'ya duyduğum ölümcül aşk senin kelimelerinle hayat bulmadı mı?
Aşk insana her şeyi yaptırır..
"Ne acayip şey bu?" dedi. "Canına kast etmişim, seni ölüme sürüklemiş bir insanın önünde diz çöküp yalvarabiliyorsun, af dileyebiliyorsun." Yüzüme peş peşe tokatlar atarak devam etti: "Ve bütün bunları ne yaptırıyor sana? Aşk! Sadece aşk!
Reklam
Belki Olga da oradaydı, belki de hayatımın aşkına, aklıma, ruhuma, düşüncelerime egemen olan varlığa kavuşmama birkaç dakika kalmıştı.
Her şeyin bir sonu olduğu gibi bu dönemin de sonu geldi elbette.
İşaret parmağımın ucundaki nasırlaşmış yaranın ve hiçbir zaman nasırlanmayacak olan kalbimdeki yaranın sürekli hatırlattığı Olga'yı.
Sonra hayatta kalmanın da bir işe yaramadığını anladığın gün geliyor, ölümü her türlü acının ilacı olarak görmeye başlıyorsun ama kendini öldürmek için bir çare bulamıyorsun.
Reklam
İnsanın gövdesini dev bir silindirle ezebilirler ama ruhunu daha da kolay ezebiliyorlar.
Gelmiyor Mehmet. Ayağımı nereye bassam sallanıyor, iskeleler daha çok sallanıyor, midemi bulandırıyor bu koca şehir. Kaçmak istiyorum ve işin en korkunç yanı, Mehmet'i unutmaya başlamış olmam. Eskiden her saniye Mehmet nerede, Mehmet nerede diye kendimi yer bitirirken, şimdi durumu kabul etmeye başlıyorum. Insan, kendine kurallar koyulan bir hayvan gibi her duruma alışıyor.
Bu bekleyişin en önemli yönü, sürekli bir durum olması; düşüncelerimin, hayatımın doğal bir parçası gibi.
528 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.