Melek

Melek
@Marshmeloww
Sadece insan.
“Guy, aynadaki yüze kaşlarını çattı, gözlerini indirdi; ellerine, tüvit ceketinin önüne, pamuklu pantolonuna baktı ve birden bire, sabah bu giysileri belli biri kimliğiyle giydiği, bu akşamsa başka biri, bundan böyle olacağı kişi kimliğiyle çıkaracağı bilinciyle sarsıldı. Artık biliyordu. Bir andı bu. Neydi, tam söyleyemezdi ama bundan böyle yaşamının başka, bambaşka olacağını seziyordu.”
Reklam
46 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days

Reader Follow Recommendations

See All
Ferhat İle Aslı “‘Ya sana bir Kerem çıkarsa içeriden, ne yaparım ben o zaman?’ deyip öptü onu Ferhat. Aslı dudaklarına gözlerini katıp gülümsedi. ‘Bize bir şey olmaz, merak etme. İkimizden birinin adını yanlış koymuşlar, durum bundan ibaret.’ diye fısıldadı.” Şehnaz Erkan
Bu Hep Böyle Oya “İnsanın zamanla dostları bir bir terk ediyor fakat düşmanlar öyle mi? Hep yanında. Sen benim yanımda olmaktan onun kadar ısrarcı olmadın, yalan yok.” Sibel Oğuz
Reklam
Baharın Gelişi “Ve yine bana, kendini birkaç hayat yaşamış kadar yorgun geçen zamanla ağzına kadar dolmuş bir bardak gibi hisseden bana, pencereden baktığımda ne gördüğümü soracak cüreti kendinde bulabiliyordu.” Çiğdem Demirhan
Dünya Edebiyatının Haylaz Çocuğu Mark Twain “Twain bu hayatta en iyi bildiği şeyi yaptı ve bizlere birbirinden değerli kitaplar armağan etti. Ve hepimize ders verircesine ‘Şaka yapmıyorum. Hiç abartmadan, yalnızca basit bir gerçeği söylüyorum,’ dedi. ‘İnsanın doğruyla yanlışı ayırabilmesi gerçeği, diğer varlıklara karşı olan düşsel üstünlüğünün ispatı. Fakat yanlış yapabiliyor olması gerçeği de bunu yapamayan herhangi bir varlık karşısındaki ahlaki yetersizliğinin kanıtı. Bu görüşün çökertilmeyeceğine inanıyorum’” Okan Çil
Uçurum “Kendi istediğimiz gibi yaşamak şımarıklık olarak algılanıyor uçurumun kenarında boşluğu izleyenler tarafından. Sanki bize sadece onaylama hakkı verildi. Birileri bizi de ilgilendirecek kararlar verecek ve biz onaylayacağız. Oyunun kurallarını onlar yazacak biz yalnızca oynayacağız. Gündemi kendileri belirleyecekler biz yalnızca şaşıracağız.” Önder Abay
Uçurum “Akarsuya düşmüş kuru bir dal parçası gibi sürükleniyoruz. Ne suyun gücüne karşı koyacak kuvvetimiz, ne suyun yönünü değiştirecek kudretimiz var. Bu su nereden gelir nereye gider bilmiyoruz. Bu hızın kaynağını anlamaya ayıracak bir vaktimiz bile olmuyor çoğu zaman. İçimizde bizi rahatsız eden bir geç kalmışlık hissi ile günleri geçiriyoruz. Şikayetçi olmanın, eleştirmenin ayıp olarak karşılandığı bir kalabalık oluyor genelde karşımızda. İçine sürüklendiğimiz bu hız bize vakit kaybettiriyor.” Önder Abay
Nermin Ve Abbas “Başka bir şey düşünüyorum bakalım, hepimizi birden kurtaracak bir şeyler. Çünkü biliyorum ki başka bir ömür yok ve memlekette gayri safi unut çok.” Ayşen Şahin
Reklam
Bosna’da İki Gün “İmamlar minarelere çıkıp canlı sesle ezan okuyor hâlâ. Kadınlar ve erkekler kaç-göç olmadan aynı avluda namazlarını kılıyor. Cami avlularındaki kafelerde çay içiyorlar. ‘Avrupa görmüş İslam bu olsa gerek’ diye düşünüyorsunuz.” İsmail Saymaz
Böyle Başa Böyle Tarak “Acaba ‘O yeter ki olsun da ben soğan ekmek yemeye de razıyım’ demiş midir yoksul bir Norveçli? Kutsal gününde evine gelio sofrasına bağdaş kurup oturan politikacıya; o benim yoksul soframa şeref verip oturdu diye hayran olmuş mudur? Neden fakirim, soframa oturan zenginleşmiş politikacının fakirliğimde sorumluluğu var mıdır diye düşünmüş müdür yoksa? Bir dakika… Fakir Norveçli olur mu ki?” Zeki Kayahan Coşkun
Derdim Dünyadan Büyük “Zorlukları bir macera, kolaylıkları bir hediye olarak gör, ne var? Ve unutma, hayatın en güzel melodisi hem ağlayan hem Gülen notaların birleşiminden oluşur. Bu melodinin her notasını, her tınısını hissederek yaşa. Çünkü hayat, bu derin ve zengin müziğin ta kendisi. Ha, bazen oyun havası çalar bazen cenaze marşı. Sonuçta her ikisinde de notalar yedi tane, başında bir de sol anahtarı…” Can Yılmaz
Derdim Dünyadan Büyük “Ve unutmayın, hayat bir hediye. Bu hediyeyi hem dertlerle hem de vurdumduymazlıkla harman etmek elimizde. İşte bu yüzden, hayatın her anını bir dizi bölümü gibi izleyin. Bir bölümde gülün, bir bölümde düşünün, bir bölümde de dayak yenebilir senaryo gereği… O kadar olur artık. Ve her zaman hatırlayın, en son bölümde mutluluk sizi bekliyor olacak, senaryonuzu öyle yazın. Kağıt ve kalem sizin elinizde bunu unutmayın.” Can Yılmaz
129 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.