Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.40
Nergis Öztürk
Nergis Öztürk
@Mavikarakter
Bir anmış , bir yılmış, bir ömürmüş, bir varmış, bir yokmuş....
Kitaplara meftun..
Dikap Öğretmeni
Öğretmen
Lisans
Bursa
111 okur puanı
Haziran 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
. İnce ve çok akıcı bir eser. Tek taraflı ince ruhlu bir kadının aşk itirafı diyebiliriz. Aşk bence sözcüklerle anlatılamayacak kadar güzel bir duygu. Ama tek taraflı olması ve heba edilmiş bir gençlik hatta gençlik değil bir ömür demeliyim.Bir ömür verilmesi ne kadar doğru? Okurken en çok etkilendiğim; mektuba "Sana, beni asla tanımamış olan sana" diye başlayıp mektubun sonuna kadar bir çok kez karşılaştıkları halde her seferinde tanımamış olması Ve en kötüsü mektubun sonunda bile asla taniyamayacak olması. Bu durum beni üzdü. Kadın da hem aşk hem fedakarlık hem ince düşünme var . Ama gel gör ki bu aşkına karşılık verecek yoktu. Bilemiyoruz önceki karşılaşmalarında itiraf etseydi belki de bir ömür sadık olduğu aşkın karşılığıni görebilirdi ya da aşkın karşılığıni görseydi böyle muhteşem bir eser çıkmazdı karşımıza
Es-Selamün aleyküm 🤗
Bugün sizlere çok beğendiğim bir kitapla tanıştıracağım. Çok sevdiğim kıymetli yazarımız Enbiya Yıldırım hocamızın eserlerinden bir başkası🤩 Hocamızın kitaplarını o kadar çok beğeniyorum ki gerekse üslubunun güzelliği, kaleminin nahifliği ve verdiği bilgilerle ilmimi coşkuyla artırması, beni tüm kitaplarını okumaya teşvik ediyor. Ve Allah'ın izniyle tüm kitaplarını alıp okumaya büyük niyet ettim 🤗 Hocamızın bu eserini okurken Kutlu Elçi'ye (sav) olan hayranlığım, muhabbetim yoğun bir coşkuyla arttı. Okuduğumda gözlerim dolu dolu okudum. Bu çalışması Allah Rasulü'nün (sav) söz konusu yönünün çocuklarla olan iletişimi kısmını bizlere sunmaktadır😌 Peygamberimizin (sav) tüm zaman ve mekanların rehberi olarak anlatan hatırlatan çok güzel bir kitap🌹
Hocamızdan bu güzel eserlerinden dolayı Allah razı olsun. Her aklıma geldiğinde Hocamıza dua eder buluyorum kendimi 🌼 kitabın sonunda Hocamızın yazmış olduğu şiir de pek ala güzeldi.
Ve son olarak kitabın son sayfalarında Peygamberimize (sav) yazı mı mektup mu? ( Gözlerim yaşlı, cümleleri hayranlıkla okudum😍)
Tavsiyedir. Mutlaka okuyunuz, okutunuz🤗🌹
Çok önemli bir yazarla karşınızdayım. İşte Nikolay Vasilyeviç Gogol
Sizlerinde çokça duyduğunuz bir yazar olduğunu düşünüyorum. Bende Gogol'u hep çok duydum ve bu kitap ile Yazarımızı daha yakinen tanımış oldum. Bu Kitabımız üç öyküden oluşmaktadır. Öykülerimiz: Bir delinin hatıra defteri, Burun ve çok meşhur olan "palto" dan oluşmaktadır.
"Bir delinin hatıra defteri" adlı öyküyü okurken güldüğüm çok yer oldu. Bilmiyorum nedendir ama Gogol'un öyküdeki hakaretleri çok hoşuma gitti.("Tanrı onun belasını versin! Çünkü onun suratı bir ilaç şişesine benziyor." )
yazarımız aşırı güzel kurgulamış. Gayet anlaşılır, akıcı bir dille yazmış.
Gelelim kitabımızda ki "Burun" öyküsünü... Şimdiye kadar ki okuduğum en çılgınca öykü olduğunu iddia ediyorum.. "Ekmeğin içinden burun çıkması " fikri tam bir delilik
Vee son öykümüz "Palto" diğer öykülerden farklı olarak çok acıklı ve gerçekçi bir öydüydü. Hüzünlenmemek elde değil. Bu öykü bana çok şey kattı. Bu öyküyü okuyupta ders çıkarmayanda ne bilim
Yazarımızı araştırdığım kadarıyla bu öyküde yazarın bizzat kendisini gördüm. Akakiy akakiyeviç, unutulmaz bir karaktersin
Gogol'un öykülerini okuduktan sonra kendimi sorgulamaktan düşünmekten alıkoyamadım
Bir Delinin Hatıra Defteri (Palto ve Burun Öyküleriyle)Nikolay Gogol · İndigo Kitap · 202156bin okunma
Okur Takip Önerileri
Şubat ayı için planladığım Kitaplarımı hepsini okudum çok şükür. Baktım ayın bitmesine çok var elime hemen bu kitabı aldım, başladım okumaya.
Daha çok çoçuk gelişim, kişisel gelişim veya kendi alanımdaki kitapları okumayı severim. Biraz farklılık olsun istedim, bu romanı okumaya başladım. Bu kitap 400 sayfa olmasına rağmen iki günde bitirdim. Sade ve duru bir dille yazılmış bu eser, masum bir aşk hikayesini konu alıyor. Kitabın satırlarında güldüm, hüzünlendim, bilinçlendim ve aşka geldim
İtiraf etmek istiyorum ki sıkıldığım kimi yerlerde oldu.
Kitabın sonunda şok oldum, ayrıca çok sevindim.
Bence kitaba bundan daha güzel isim verilemezdi. (manidar)
İlk fırsatta işaret dili eğitimi almak istiyorum. (Yazarımızın dediği gibi herkesin bilmesi elzemdir.)
Çocuk gelişimi
MUHTEŞEM kitaplardan bir tanesi daha.
Kitabımız çocuklarla en sağlıklı şekilde iletişimin nasıl olması gerektiğini, aile içi iletişim bozukluklarının sebeplerini, ebeveynlerin genel olarak zorlandığı kimi sorunlara ve bunlarla başlıca çözümler sunmuş bir kitaptır. Aslında sadece çocuklarla olan iletişimi değil, genel olarak insanlar arası iletişimimizde de nerede hata yapıyoruz, nelere dikkat etmemiz gerektiğini anlatan çok zengin içerikli bir kitap. Yazarımız Leyla Navaro kitabın kimi yerlerinde daha bilinçli olmak adına okur için etkinliklerde eklemiş.( bence bu tür etkinlikler çok güzel düşünülmüş.)
Geleceğin anne adaylarından biri olarak çocuk gelişim kitaplarını okumayı seviyorum. Bu yüzden hiç sıkılmadan okudum. Bu kitap daha sonralarında tekrar tekrar okumayı düşündüğüm bir el kitabıdır.
#alıntılar
Çocuk eğitimi , çocuğa çevresine uyumlu , sorumlu ve saygılı davranış yollarını (disiplini) gösterip, bu arada onun, kişiliğini ve yeteneklerini en iyi şekilde geliştirmesine olanak sağlamaktır.
....Çünkü bütün diğer sanat ve meslekler öğrenildiği halde, yaşamın aşağı yukarı 20 yılını kapsayacak anne/babalık mesleğini hiçbir okul öğretmemektedir.
"Çocuklar, nitelikli üç kap yemek hazırlayan sinirli bir anne yerine, basit bir sandviç hazırlayan güler yüzlü bir anneyi tercih ederler muhakkak. "
Bazen çocuklarımızın artık çocuk olmadıklarını , büyüdüklerini gözden kaçırmıyormuyuz?
MUHTEŞEM bir kitap. Kitap hakkında sayfalarca yazı yazabilirim, saatlerce konuşabilirim. Doğan hocamızı ilk defa bu kitabıyla tanışmış oldum. Hatta Var mısın? Kitabı için yapmış olduğu instagram dan canlı yayına da katıldım. Hocamız çok güler yüzlü, sohbetiyle sıcacık bir insan.
Bu kitabında yazarımız kendi duygularını, düşüncelerini,
Okumakla geç kaldığım bir kitap. Keşke daha erken yaşlarda okuyabilseydim.
En çokta biz gençlerin tembellik içinde geçirdiğimiz bu hayatımızda bize iyi bir rehber olabilecek bir kitap. Okuru disiplinli bir şekilde çalışmayı teşvik ediyor. Kişi nasıl disiplinli bir şekilde çalışabilir, iradesine nasıl hüküm sürebilir, verdiği kararları nasıl uygulayabilir sorularına güçlü öneriler sunuyor. Çalışmak hayatımızda önemli bir yerdedir. Yazarımız çalışmanın yanında bir de sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz yapılması gerektiğini vurguluyor. Sağlıklı bir beden öğrenme, anlama ve çalışmalarımız da önemli bir unsurdur. Yazarımız Daha bir çok konulara da değinmiş. Çok faydasını görebileceğimiz bilgiler, mutlaka okuyun.
Ben kitaptan çok notlar aldım, yeni kararlar aldım. İrademi terbiye etme konusunda güzel fikirler edindim. Ve uygulamaya başladım bile
#alıntılar
Büyük zaferler artık kaslarla değil, keşiflerle , yüce hislerle, verimli fikirlerle kazanılıyor.
"Çoğu insan, yaşamını geçim derdi içinde sürdürüyor. İşçiler, yoksullar, kadınlar, çocuklar, maddiyatçılar çok az düşünürler."
"Hareketli ama bomboş hayatlar sürüyoruz. "
Boş yere yitip giden ne çok sevinç, sağlık ve enerji var !
Ocak ayı bitmeden Osman Türer'in bu eserini de okumuş oldum. Sınavı geçmek derdiyle değil, gerçekten öğrenmek istifade etmek için okuduğum bu ders kitabımdan çok şey öğrendim. Tasavvuf ilmini merak edenler için başlangıç olarak bu kitabı okumanızı öneririm. Bu kitapta ; tasavvufun anlamını, gayesini, mahiyetini, doğuşunu, temsilcilerini, tarikat anlamını ve gayesinin ne olduğunu, tasavvufu savunanların görüşleri veya karşı çıkanların görüşlerini nedenleriyle birlikte yer vermiş bir eser. Mesela mistisizm ve tasavvufun arasındaki farkları, en bilindik tarikatları genel özellikleriyle kitapta bu konulara da yer verilmiş. Yazarımız tasavvuf ilmini genel hatlarıyla kalem almış, bir çok kavramın anlamlarına da yer vermiş. Kimi sufiler hakkında kısaca bilgiler de bulunmaktadır.
#alıntı
"tasavvuf, Hakk'ın seni senden öldürmesi ve kendisiyle diriltmesidir."
"Ben gizli bir hazine idim. Bilinmeyi sevdim; mahlukatı yarattım ki bilineyim."
"Tasavvuf kâl (söz) ilmi değil, hâl ilmidir"
Okuduğum kitaplar konusunda çok seçici biriyimdir ve dini kitaplarda güvenilir, sahih, sağlam oluşuna dikkat ederek kitap alırım. Bu kitap bana sevdiğim arkadaşımdan hediye gelince mutlaka okumalıydım.
Kitaba olan genel görüşüm şöyle ki ; kitap söyleyişi tarzında yazılmış, ayet ve hadislerle çokça örnekler vererek " Lâ İlahe İllallah" ın önemine çok güzel bir şekilde değinmiş. Güncel hayattan örnekler vererek anlatması da hoşuma gitti. İstifade edilebilir bir kitap.
İlk defa Melek Kaş'ın kaleminden bir eser okudum Okumak için heyecanla aldığım Görücü usulü evlilik kitabı beklentilerimin biraz altında buldum. Çok yalın ve sürükleyici bir eser. Bir Karadeniz dizisi izler gibi oldum.Ben genelde okuduğum kitapların bilgime kalbime bir şeyler katmasını isterim. Ama bu kitap beklentilerimin altında oldu, not defterime yazacak herhangi bir alıntı da bulamadım.Görücü usulu evlilikle ilgili dikkat etmem gereken, bilmem gereken bilgiler olabileceğini düşünmüştüm, düşündüğüm gibi olmadı..
Bu arada Karadeniz yöresine has olan lahana çorbasını da çok merak ettim. İlk fırsatta lahana çorbasını ttamak istiyorum
Tarihi süreç içerisinde din, dil, ırk ayırmaksızın günümüze kadar dünyanın birçok yerinde soykırımlar oldu. Birçok millet bir insanın onurunu ayaklar altına alacak şekilde işkencelere, açlığa, zulümlere, dayanılmayacak acılara maruz kalmıştır. Bu dünya kimselerin duymadığı kimi zaman duymak istemediği sessiz çığlıklar, masum insanların korku içindeki çaresizliklerine, ölümü kurtuluş gören gözü yaşlı milletlere şahit olmuştur. Bu dünya sahnesinde insanlar inançlarından dolayı hunharca katledildi!!
Meyra adlı kitap 11temmuz 1995 'te Srebrenitsa katliamını en açık şekilde dile getirilmiş bir halidir. Bu katliam günümüze kadar dünyanın birçok yerinde yaşanmış birçok soykırımın yalnızca bir örneğidir.
Bizim dünya olarak yapamadığımız şey insan olamamak. Kısacık ömürlerimizde şu fani dünyayı kardeşce paylaşamamak.
Bir dinin başka bir dinden üstün görmesi, bir milletin başka bir milletten üstün görmesi, bir insanın başka bir insandan üstün görmesi !! Tek mesele bu aslında.
Kitaptaki satırlarda masum ve çaresiz bırakılan insanlara yapılan işkenceleri okurken, kanım dondu içim titredi. Ve en korkuncu bunların tarih sürecinde gerçekten yaşanmış olması.
Bana göre çaresizlik insana verilmiş en korkunç işkencedir...
Siyeri farklı okumak adlı kitap gerçekten daha önce okuduğum bir çok siyer kitaplarından farklı bir bakış açısıyla, ezberden uzak bir anlatımla yazılmıştır. Siyer nebi olayları tek tek ele alınmış ve aktarılan rivayetler tahlil edilmeye çalışılmıştır. Özellikle ilahiyatçı arkadaşlarımın kitaplığında olması gereken, okunması gereken bir kitap. Kitap bitiminde en iyi anladığım şey Hz. Peygamberimize (sav) insanüstü bir çok mucizeler atfedilmiştir. Halbuki Hz. Peygamberimiz (sav) bir insan olduğu unutulup, onu övmek amaçlı bir çok mucize atfedilmiştir. Ama bizler insanüstü mucizelere sahip bir insanı örnek alamayız.Bunlar övgü adına söylenmiş onu yüceltmeye yönelik abartılardır. O, bu tür şeylere ihtiyacı olmayacak kadar yüce bir insandır. Bunlarla yücelmez, bunlar olmadan da alçalmaz.
O'nun mucizesi Kur'an ı Kerim'dir. Ve esas mucize bu değil midir? Ümmetine hiçbir olağan üstü olay göstermeden hakikatleri kabullendirebilmek az bir şey midir? Dünyanın çok da bilinmeyen bir yöresinden çıktığı halde, getirdiği ölçülerin bu gün bütün dünyada hala büyük bir hararetle kabullenilmesi ve tartışması nasıl izah edilebilir?
Biz yüceliğin soy ve sopla değil, insani değerlerle olduğunu bildiren bir dinin mensubuyuz.
Hz. Peygamber'in değeri, fiziki yaratılışı da değil, getirdiği mesajda aranmalıdır.
Bazen doğru olan rivayet değil de tercih edilen rivayet popüler olmuş ve yaygınlık kazanmıştır.
Büyülendim resmen. İnanılmazdı gerçekten. Bir film izler gibi oldum, okudukça karakterleri olayları zihnimde canlandırarak kitabı yaşadım sanki..:))
Kitap bitince hemen kitabın gerçek bir hayattan alıntımı diye araştırdım, maalesef çok üzgün olduğumu belirterek kitaptaki bu aşk hikayesi bir kurguymuş. Yazarımız kitabı o kadar çok detaycı yazmış ki kesinlikle gerçek sandım.
Bu kitap biraz araştırmacı yönümü ortağa çıkardı, kitabı okurken Maya gibi sürekli tarayıcıdan mavi alay, struma, Alman nazıleri vb. şeyleri araştırdığımı fark ettim. :) Maximilian'ın bestelediği serenadı dinleme arzusuna çok kapıldım, yazarımız kitapta bahsettiği her karakteri her olayı birbirine o kadar çok güzel bağlamıştı ki etkilenmemek elde değil..
Ve insana en çok zarar veren yine insandır. Kim bilir bilmediğimiz onca tarihi olayların, yaşanmış acı hayatların feryatları, çığlıkları halen bulunduğumuz yerde bile yankılanıyordur ve biz duymuyoruzdur belkide. Kim bilir..
" Ne garip bir ülkede yaşıyorduk, her evin bir sırrı, bir hikayesi var."
Aşırı akıcı bir kitaptı. İlk defa bir oturuşta bir kitap bitirdim. Çok hüzünlü bir eserdi, kitabın gerçek bir yaşamdan olması beni derinden hüzünlendirdi. Yazarın dili yalın ve akıcıydı, hiç bir yerinde sıkılmadan okudum. Tarihte yaşanmış Bosna savaş sürecini ve dramatik bir hayat öyküsünden bahsediliyor.Ve İtiraf edebilirim ki kitabın halen etkisindeyim.
Herkesin bu kitabı okumasını tavsiye ediyorum. Yazarımız Şaban ALİ DÜZGÜN kitabı çok güzel kaleme almış. Okurken hiç bu yönden bakmamıştım dediğim çok yer oldu. Bir çok insanın sorularına cevap olarak yazılmış bu eser kitaplığımda en güzel yerini aldı. Bence herkesin kitaplığında olması gereken bir kitap. Din denen şey tam olarak nedir ,din olgusuna nasıl yaklaşmalı , nasıl anlamalı veya nasıl aktarmamız gerektiğine vurgu yapılmış ve bir çok filozoftan âlimlerden örnekler verilmiş ve bir okuyucu olarak beni ikna etmiş oldu. Altını çok çizdiğim bir eser oldu .:))
Alıntı:
"Özgür iradeli olarak yarattığı insanın özgürce yaptığı eylemi Tanrı'nın engellemesini beklemek, kendi iradesine aykırı davranmasını talep etmek olurdu. Her şeye gücü yeten Allah'ın , özgür iradeli varlık yaratma ve yarattıklarına müdahale etmeme ilkesi, Tanrı'nın kudretinin sorgulanması riskini beraberinde getirmektedir."..
