Vazgeçtikten sonra olması, evrenin 'sen bakarken soyunamıyorum' deme şeklidir. Bazen bazı şeylerin olması için kafanı öbür tarafa çevirmen gerekir. Bazen ise tam vazgeçtiğimiz, unuttuğumuz zamanlarda oluverir. Tabi bunun bizim için artık bir anlamı kaldıysa.. Bazen günlerce aynı şeyi düşleriz, arzularız, çabalarız ve yine aynı şey için arkamıza dahi dönüp bakmayız. Çünkü geçmişte ihtiyaç duyulan herhangi bir şeye, gelecekte gerek duymayız. Dünya her ne kadar yuvarlak olsa da; yolun sonu yolun başına çıksa da, bir kapı öbür kapıyı açsa da bazı vazgeçişler ölüm gibidir inanırsan bir sonraki hayatı beklersin, inanmazsan aptallığında yanıp kavrulursun.
Ne güzel demiş Oğuz Atay: ''Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen boşuna yorma, boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı, özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna.''
Daha önce defalarda girip çıktığın hayatıma bu sefer ben almak istedim seni. İzin verdim, belki bir şeyleri gerçekten değiştirmek istiyorsundur diye düşündüm. Ben sadece gerçekten inanmak istedim. Yanıldım. Geçmişte ihtiyaç duyulan herhangi bir şeye gelecekte gerçekten gerek yokmuş. Bütün çaba boşunaymış, aptal olan benmişim.
158
Melek kaya yorumladı.
Sevilmemeyi rahatça kaldırabiliyorsun da sevilmek zor geliyor sana.
Sen de bunu anlamıyorsun.
Tomris Uyar
