-Tanrı’nın güneşi bu kadar güzelse, bir de ötekini hayal et.
Daha da büyük, başka bir güneşten bahsediyorum. Umutlarımızın güneşinden. Düşlerimiz uyansın diye göğsümüzde uyandırdığımız güneşten…
İnsanı, kalbin ihtiyaçlarına açmak lazım. İnsan sadece aklın unsurlarıyla hareket etmemeli. Böyle bir dünya bizi çok gelişmiş bir dünyayla tanıştırabilir belki ama ruhun ihtiyaçlarını es geçmiş oluruz.
Bir çiçeği dibinde ona hava aldıracak deliği olmayan saksıya diktiğin zaman ister dünyanın en nadide çiçeği, ister en dirayetli çiçeği olsun, soluyor. Benim insana hava aldırabilecek bir aralığım yok. Hiçbir şey tutmuyor toprağımda.
- Benim tanrısızlığı seçmem etken bir seçim olmaktan ziyade dini masallara inanamamakla ilgiliydi. Bilimi seçtim çünkü bedenin gizemlerine hakim olmanın tek yolu buydu.
+ Öyleyse iradenizi kendinizden saklıyorsunuz. Hayatınızı kabullenmeyi artık öğrenmeli ve ‘Benim seçimim böyle!’ deme cesaretini göstermelisiniz. İnsanın ruhu tercihlerinden meydana gelir.