Mert Güvenir

Mert Güvenir
@MertGuvenir
Türkçe Öğretmeni
İzmir
154 reader point
Joined on February 2018
304 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 9 days
Öğrenmek bir miktar güzel şey
Emrah Hoca gerçekten de "iyi ki tanımışım" diyebileceğim bilim adamlarının ilk sıralarında geliyor. Uzun zamandır sıkı bir ESG takipçisi olarak büyük bir zevkle okudum bu kitabını. Öncelikle kitabın üslubu gayet güzel. Hocanın videolarını izleyenler zaten tamamen ayni üslubu kullandığını, o kadar hızlı ve heyecanlı gibi konuşmasına rağmen anlaşılır olabilmesine benzeyen videolardaki dile benzediğini anlarlar. Kitap içerisinde günümüzde sıkça üzerilerine oynanan tarihi fantezileri bilimsel ve yeri geldiğinde diyalektik açıdan açıklamaya çalışmış ve bende başarılı oldu. Her bir başlığı birçok kaynak vererek gayet anlaşılır şekilde açıklayan ESG, birçok bilgi, tarih, karakter...vs bombardımanına tutarken "ya ben akademik dil okuyamıyorum" diyenleri düşünmüş ki böyle hiç ama hiç sıkmayan bir dil kullanarak kitabı bizlere sunmuş. Ha ayrıca kaynakcaya bakınca da ne kadar büyük bir emek ürünü olduğu aşikar. İyi ki varsın ESG
Bunu Herkes Bilir
Bunu Herkes BilirEmrah Safa Gürkan · Kronik Kitap · 20203,665 okunma
Reklam
336 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 16 days
Son zamanlarda okuduğum en güzel tarih inceleme kitabı. Fransız Devrimi, devrimden önceki yüzyıllık sürecin dinamikleri ve devrimden sonraki kaotik dönemi muhteşem işlemiş. Özellikle devrime giden o uzun yılların detaylıca incelenmesi ve çevredeki devletlerin de ilişkilerinin fikri ya da pratik katkısını hiç karıştırmadan güzel aktarmış. Bazı kısımlarda biraz zorlansam da bu zorlamanın kitapla değil de benim o anki ruh halimle alakalı olduğuna eminim. Devrim dönemi gayet anlaşılır bir şekilde aşamalı olarak aktarılmış. Tarafların ilişkileri ve çelişkileri üzerine kafanizda oturtabileceginiz başlıklar gayet makul. Sonrasında ise kazanım ve kazanımların nelere neden olduğu gayet güzeldi. Çok beğendim. Tebrikler Taner hocam.
Mutlak Monarşi ve Fransız Devrimi
Mutlak Monarşi ve Fransız DevrimiTaner Timur · Yordam Kitap · 201757 okunma
141 syf.
2/10 puan verdi
·
Read in 23 hours
Tak diye bitirdim ancak fazla kötü. Çok yüzeysel olarak liberal söylemlerle okulsuz toplumun ne derece şekilleneceğini anlatıyor ancak başka yerde de liberalizmin getirisi düşüncelerden arınmış bir şekilde olasılıklardan bahsediyor. Tam olarak mevzu nedir hiç anlaşılmıyor. Çevirisi zaten iyi değil, bir de üstüne her başlığı birkaç cümleyle evire çevire söylüyor. Gerçekten kötü.
Okulsuz Toplum
Okulsuz ToplumIvan Illich · Şule Yayınları · 20183,967 okunma

Reader Follow Recommendations

See All
114 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Kübalı yazarın tek kitabı. Birçok eseri varmış fakat intihar etmeden hepsini yakmış. Iyi barı bu bize ulaşmış da böyle güzel bir eseri okuyoruz. Kitapta insanın sefalet, nefret, şiddet, cinsellik gibi duyguları çok yoğun ve üst üste barındırdığı bir ortama gidiyoruz. Ana karakterin bakımevine gönderilmesiyle birçok farklı karakter ve o bakimevinde hepsinin birer rolü varmış gibi tüm insanı duyguları ortaya saçan bir roman. Sevdim.
Felaketzedeler Evi
Felaketzedeler EviGuillermo Rosales · Jaguar Kitap Yayınları · 20172,461 okunma
236 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 4 days
Olağanüstü/distopik alanında yine çok güzel bir kurmaca kitap olarak başlayan kitap sonlara doğru tamamen alakasız bir şekilde sona erdi. Bir gün bir ülkede kimsenin ölmemesiyle başlayan kitapta devlet, yöneticiler, mafya, orta sınıf ve dini kurumların tutumları çıkarlarını yorum/pratik gücüyle ortaya koyan eser gayet güzel ilerlerken sonlara doğru hafif gerçeklik ile romantik bir kitaba bağladı. 4 puanı ordan kırdım.
Ölüm Bir Varmış Bir Yokmuş
Ölüm Bir Varmış Bir YokmuşJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınevi · 202011.9k okunma
Reklam
210 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 5 days
Çoğu insan gibi ben de uzak doğuyla Murakami sayesinde tanıştım diyebilir. Bunu verdiği tesirle çoğu eserin öyle ya da böyle içinde bir büyülü şeyler aradım. Fakat bunda sadece çatır çutur gerçeklik gördüm. Daha önce Kanını Satan Adam romanında da dönemin sefaleti ve yoksunluğunun küçük insanlar özelinde bir sıradanlık kabullenme ve ona göre açıları olgunlaştırma neticesinde yaşandığını görmüştüm. Bu romanda da yazar dönemin kültür devrimini de içinde barındıran bir dönüşüm ve toplumsal değişime direncinden de pay çıkartarak bize "acılar ve kabullenisler" başlığı attırmış. Tıpkı okuduğum diğer romanı gibi. Karakterlerin kendi içlerinde yer yer değişen duygu hareketleri ve bu hareketlerine rağmen gerçeklikten asla kaplamaları fazlasıyla beni duygulandırdı. O dönemde toprak devrimi bunun getirdiği hiyerarsik düzenin de kendi içinde yozlaşması bize devrim hakkında bilgi vermeye niyetli. Fakat yazarı biraz da romanlarında propaganda için alt metin kullanan insan olarak algıladım. Kitabın kurgusu ve örgüsü hakkinda pek bilgi vermek istemiyorum. Bunlarin dışında karakterlerin duygu geçişleri, Yüzyıllık Yalnızlıkvari bir kuşak geçişleri ve üslubunun sıkmayan bir dinamizme sahip olması beni hoşnut tuttu. Cümleler arasında irdeleme yaparak zaman geçirilecek bir roman değil. Fena da değil.
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201634.2k okunma
493 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 10 days
Ece Temelkuran okumamalı çok zaman olmuştu. Romanı bitirince bir Ece açlığı olduğunu fark ettim. Romanda Türkiye'de faşizm ve -benim dikkatimi çeken kısmı olarak- postalcılık, sıradan halkın söylemleri üzerinden dikkatimi çekti. Roman o dönemin Turkiye'sinde iki tane sosyal kesim olarak farklı ama siyasi yönelim olarak aynı iki ailenin çocukları ağızlarından gitmekte. Bu çocukların hayatlarının kesiştiği noktadan itibaren ülkedeki buhranın ne denli yansıdığını ve siyasi yönelimin ne derece etkili olduğunu anlamlandırlamalarını bize ifade etmekte. Fakat ayrılan bir nokta var ki bence kitabın en vurucu taraflarından biri: Çocuklar, ailelerinin ve yaşadığı çevrenin sosyal ve ekonomik bakış acısına göre ülke siyasetinden beklenti ve pratik acısından farklılaşıyor. Faşizmin mahalle ayrımından tut kılık kıyafet ayrımına kadar söylem olarak ne derece farklılaştığını gösteriyor. Gecekondu mahallelerindeki direniş mantığıyla kent aydınlarının "direnis" mantığı farklilasabiliyor ve olası bir sonuç tahlilinde yaşantıların da farklılaştığı göz önünde. Tabi bu anlattıklarım çocukların psikolojileri ve bakış acılarına da yansımakta. Daha uzun bir açıklama yapmak isterdim fakat uzadıkça roman üzerine ince eklemek gerekebileceginden bu kemik yapının açıklamasının yeterli olacağını düşünüyorum.
Devir
DevirEce Temelkuran · Can Yayınları · 20162,521 okunma
144 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Mahir Ünsal Eriş, öykü konusunda asla beni pişman etmemiş bir yazar. Şu ana kadar hicbir hikayesinde "of bitse artik" demedim. Efendim öncelikle yazarın tekniği azıcık değişmiş, daha önce okuduğum kitaplarına oranla bu kitaptaki dili kullanım tekniği bir miktar daha fazla -nasıl söylenir bilemiyorum- kişisel duygulara bağımlı değil. Yani kelime kullanımı acısından hiç kendi tutumlarına zorunluluk hissetmemiş gibi. Bu çok güzel gelişme benim açımdan. Ben bu kitapta özellikle kelime seçimlerini ve hemen hemen her öyküde karşımıza çıkan mekan betimlemelerini çok beğendim. Kurgulara gelecek olursak yazar, bu kez daha çok toplumun her kesiminden pek de dikkat çekmeyen karakterlerle ülke gerçeklerini suratımıza laaaap diye vurmuş. Öyküleri okurken daha bi "ulan harbiden bu ülke böyle ya" diye iç geçirip duruyoruz. Toplumdaki kötülüklerden ziyade kahramanların başlarına gelen beklenmedik sonlar yer yer üzerken, bazı hikayelerdeki absürd durumlara baya baya kahkaha attım. Mahir abi yine yapmış yapacağını ve yaptıkça üstüne katıyor. Ayrıca kitabın bir hikayesinde 90lardaki Manisa davasına gönderme yaparak beni uzun uzun üzmüştür. Bu topraklarda yaşamak cidden zor. Nerden tutsan karşına çıkıyor kötülük.
Kara Yarısı
Kara Yarısı
Mahir Ünsal Eriş
Mahir Ünsal Eriş
Kara Yarısı
Kara YarısıMahir Ünsal Eriş · Can Yayınları · 20191,523 okunma
208 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 24 hours
Öncelikle böyle güzel bir romana rastlayacağımı tahmin etmemiştim. Kurgu bakımından hayatımda okuduğum en ilginç romanlardan. Mirat karakterinin yalnızlığına yoğunlaşırken yazae bir andan da ölüm duygusunun gerçekliğini ve olması gerektiğinin aslında ne şekilde olduğunu inceden inceden tınlatıyor gibi. Bilim kurgu öğeleri barındırmasına rağmen asla kopamıyorsunuz gerçekliğinden. Roman size sürekli "acaba gerçek olabilir mi bu? Oluyor mu cidden?" Yoksa böyle bir şey yok da aslında insan zihninde kendi imkanlarıyla mi yaratıyor?" diye sorduruyor. Ben fazlasıyla beğendim kurgusunu. Üslup açısından da psikolojik bilim kurgu gibi gözükse de kendinizi gerçekliğin ve insanın kaçınılmaz öğeleriyle başbaşa bulmanıza rağmen iyi kullanılmış. Gayet güzel gidiyor . Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Kesinlikle tek kitabı olmayacak. Boğaziçi Üniversitesi'nde çalışan yazar son kayyım atamasından sonra da istifa etmiş. Ayrı sempatimi kazandı.
Yalnızlar İçin Çok Özel Bir Hizmet
Yalnızlar İçin Çok Özel Bir HizmetMurat Gülsoy · Can Yayınları · 2016402 okunma
104 syf.
10/10 puan verdi
Yazarın sorgu ve düşünsel üremim mekanizmasının çok iyi çalıştığını dil bilimi derslerinden az çok biliyordum. Daha önce okuduğum Gülün Adı adlı romanından dolayı da olay örgüsü ve durumsallık konusunda ne kadar usta olduğunun da farkındaydım ancak sadece basit ve geniş anlamlar içermesi beklenen bir kitapta gayet yüzeysel olarak görebileceğiniz bir anlatım tarzıyla insanı bu kadar etkileyebileceğini düşünmemiştim. 20. yüzyılda yaşanan olay ve olguları geçmişte yaşananlarla dönem şartlarına göre karşılaştırma yapabileceğiniz küçük yürütmeler kullanarak işlemesi ve ''ahlak'' üzerine irdelenebilecek beş ana başlığı işlemes, üzerinde fazla övgü sarf etmeyeceğim. Kusursuz diyebilecek kadar yetkin olduğumu üşünmüyorum çünkü ancak kitabı okurken o başlıklarda işlenilen olayların kişisel boyutundan tutun, dönem üzerine süreçsel çıkarımlarına kadar insanı gerçekten yetiştireceğini düşünüyorum. Öznel yargılardan kaçınarak ustaca dil kullanan yazar, konuları irdeledikçe kalıplaşmış olabilecek ahlak yasalarını de altlı üstlü sorgulatıyor. Üslup konusunda harikulade olduğunu düşünüyorum. Daha uzun inceleme yazısı yazmak isterdim fakat kafam allak bullak olduğu için uğraşmak istemiyorum alıp okuyun işte. Yanlış zamanda okuduğuma yanarak kitabı baş ucuma koyup eylülden sonra tekrar okumak için harekete geçeceğim.
Beş Ahlak Yazısı
Beş Ahlak YazısıUmberto Eco · Can Yayınları · 2017686 okunma
Reklam
732 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 25 days
Umberto Eco gerçekten bir dahi. İnanması güç bir olay örgüsü ve içinde sıraladığı kaymak bilgisine bakarsak muhteşem bir zihin yapısına ve birikime sahip olduğunu anlarız. Şahsi kanaatimce okunması güç bir roman. Saha önce Yüzyıllık Yalnız hakkında bu tür ithamlar duymuştum ve okuyunca tamamen bu ithamların boş olduğunu anlamıştım fakat bu roman için duyduklarımı romanı okuyunca onayladım. Şahıs kadrosu ve etkileşimleri, olayların giriş çıkışları ve durumlar üzerine yazılan o derin paragrafları anlamak hatta daha da önemlisi anlamlandırmak için ekstra çaba gerekiyor ama içine girince harika bir orta çağ manastırında kendinizi dolaşırken buluyorsunuz. Kitap bir roman olmaktan daha çok tarih üzerine tespitlere ve bibliografya üzerine yoğunlaşmış vaziyette. İçinde adı geöen arşivlik eserleri gerçekten kavramak önemli çünkğ bir cinayet araştırmasında bulunan Wiliam, derin arşiv bilgisi ve izlenimci yapısıyla kriminal bir vaziyetten koparıyor adamı. Benim gibi odak sorunu yaşayan insanların geceleri ve sabahları okumasını öneririm.
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 201612.6k okunma
92 syf.
8/10 puan verdi
Şule Gürbüz ile aynı zamanda yaşadığım için iftihar ettiğimin bie kanıtı oldu bu kitap. Kendisiyle her ne kadar geç tanışsam da ruha hastalığının muhteşem ürünlere neden olduğunu fark ettim. 92 sayfalık bir kısalığa ve geniş çaplı satır atlamalarına rağmen bir tane cümle ile betona gömülmüş gibi hissettiren bir kadındır kendisi. Muhteşem bir kitaptı.
Kambur
KamburŞule Gürbüz · İletişim Yayıncılık · 20196.2k okunma
168 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 9 days
Bu eser, felsefenin sadece felsefe gibi sunulmasından ziyade edebi bir üslubu da barındıran çürütücü bir kitap. Öncelikle kitabın içindeki bağımsız söylemler ve teşhisler, metaforlarla zengileştirilip insanı dibe doğru çekerken aynı zamanda bir yerlere de takılı kalmanı sağlıyor. Genel olarak çok zor bir kitap. "Sakin kafayla okunmalı" safsatasından ziyade konuşursak okunan her cümlede zaten sakin kalmak zor oluyor. İnsanın hemen hemen her yükünün aslında hiçlikte bir parçası olduğunu ifade ederken bir yandan da hiçlik içinde de varlığı aramanın beyhude çabalarına değiniyor. Anlatım sırasında bazı tarihsel örneklemeler de çok hoştu. Bu kitabın tam olarak anlaşılması için belirli zamanlarda tekrar tekrar okunması taraftarıyım.
Çürümenin Kitabı
Çürümenin KitabıEmil Michel Cioran · Metis Yayınları · 202110.5k okunma
556 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 36 days
Dönemin Fransa'sında madencilerin içinde bulundukları zor koşulları, yaşam mücadelelerini ve sosyolojik yapısını anlatan, geçmişte yaşanan işçi reformlarından sonra her şeyin hala kötü olduğunu ve kan emici barbarların da bunlardan yararlandıklarını gösteren muhteşem bir eser. Ülkemizde de yakın tarihte meydana gelen maden katliamından sonra bu eseri okuyup gerçekten hiçbir şeyin değişmediğini fark etmek, insanı ziyadesiyle dehşete düşürüyor. Sınıf savaşının bir çember olduğu, ya içinde ya da dışında olmak zorunda olduğum bir düzeni bize anlatırken insanoğlunın da bir türlü kendi arasında yenemediği haz ve iktidar duygusuna da değinmeden edemiyor. Gerçek anlamda bir başyapıt. Daha uzun bir inceleme yazmak isterdim ama üşendim.
Germinal
GerminalEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201910.9k okunma
217 syf.
8/10 puan verdi
Zweig, gerçekten kelime mimari. Kelimeler ile muhteşem anlatımlar yapıyor. Bu kitabında Balzac üzerine yazarken dönemine göre nitelemelerle bulunması ve çeşitli kelime oyunlarıyla övgü dolu sözler yazması muhteşemdi. Kendi zamanına da uyarlayıp çıkarım yapmasını ayrıca beğendim. Dickens kısmını pek fazla beğenmedim ama üzerinde fazlaca durduğu Dostoyevski kısmı ve yazara hayranlığını cümlelerin ve tarihin üzerine gide gide anlatmasını çok beğendim. Fakat şöyle bir durum var ki bu kitabın, bahsedilen üç yazarın tüm kitapları okunduktan sonra tekrar okunması çok daha mantıklı olacaktır.
Üç Büyük Usta
Üç Büyük UstaStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215.1k okunma
39 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.