Bu benim ilk kitap yorumlamam olacak. Ben bu kitabı okuyalı on ay geçti, belki de daha fazla. Bu kitap çoğu kişiyi okuma dünyasına soktuğu gibi beni soktu, büyüledi. Evet, şuana kadar bir sürü kitap okudum ama Karantina serisinin yeri bende hep ayrı olacak. Bazıları diyor ya, bu kitap çok cringe, ergence, bunu okuyanın kendisine saygısı yoktur. Evet, cringe, karakterler toksik ama izlediğimiz çoğu film, dizide de öyle değil mi? Bu seri sevildi çünkü insanlar zaten cringe şeyleri seviyordu ve böylelikle kitap okumaya başladı. Ben burada Beyza' yı tebrik ederim. Çünkü insanları okuma yoluna başlattı. İyi ki de başlatmış. Şuan bir sürü kitap okudum ve geliştim. Bu Beyza sayesinde oldu.
Karakterleri ve kurguyu ele alırsak. Diğer kitaplarda neler olduğunu hatırlamıyorsam o yüzden bütün serinin yorumunu burada yapacağım.
Zeynep karakteri kendisini güçlü göremiyor, zayıf ve birine bağımlı olmayı seviyor. Ama her durumda bir umudu var. Her zaman yanan ışıkları var, umudu temsil eden
Onur karakteri ise çok zor şeyler yaşamış, kendini korumaya almak için sert tavırları var. Onu anlayabiliyorum, bazı yerlerde. Ama ne yaşamış olursa olsun bazı davranışlarda bulunmak zorunda değildi.
Mert karakteri sakin, akıllı ve anlayışlı birisi. Bana göre diğerlerine göre karakter yazımı güzel olan bir karakter. Bu sakinlik ve anlayışlı davranışların Onur'da da olmasını isterdim.
Burak ise en son anlatmak istedim. Sonuçta en son assolistler gelir. Burak karakteristik açıdan en sevdiğim karakter. Burak neşe kaynağı, insanların sırlarını paylaşabileceği dost. Her zaman neşeli olur. Bize de neşe katar.
Benim düşüncelerim bu kadar.