Kadın, erkek, çocuk, yaşlı demeden çalışılan, yüzyıllardır alın yazısı gibi nesilden nesile bir miras gibi aktarılan maden işçiliģi ve işcilerinin hikayesi. Sürekli iş kazalarının yaşandığı, emeğin ucuz ekmeğin pahalı olduğu bu hayatta; işçiler ölümüne çalışmalarına rağmen karınlarını bile doğru düzgün doyuramazlar.
Bunlar olurken 21 yaşında bir genç olan Etienne'nin başlatığı isyanla işçiler greve gitme kararı alır. Böylece açlık, kan, gözyaşı, cinayet ve ölümlerle dolu bir direniş başlar.
Okurlarına açlığı, yorgunluğu ve çaresizliği çok iyi hissetiren yazar, işçi-işveren arasındaki ilişki ve toplumun gelir adaletsizliģini çok iyi işlemiştir...