Ateşle, yakıp yıkmalarla, kanla dolu bir Batı medeniyetinin insanı kahreden, öldüren, ortadan kaldıran, yakan, tüketen ateş medeniyetinin bize ve insanlığa sunabileceği bir huzur ve Saadet yoktur.
“İnsanın kederi ağır olur. Talihsizlik zayıf yüreklere uğramaz. Güçlü yürekler bulur, kendisini beklemeyen iyi insanların utanarak kan ağlamalarına neden olur.”
Mutsuz insanların kentte yaşamaları daha iyidir. İnsan kentte yüzyıl yaşar da çoktan öldüğünün ve çürüdüğünün farkında bile olmaz. Bunu kendiliğinden anlayacak zamanı yoktur, hep meşguldür.
Tanrım, neden beni insan hayatındaki erdemin bazen nankörlüğe, Özgür düşünceye, kusurlara ve kıskançlığa üstün geldiğinin kanıtı olan bu önemli ve ibret verici anları güzel ve etkili bir dille anlatma yeteneğinden mahrum bıraktın
Düşünmek, dil ile düşünce, var olmak ile oluş hallerimizi ifade etmek, inşa ile keşif arasındaki ilişkileri yerli yerine oturtmaktır. Varlığın “ben”den ibaret olmadığını ama ben olmadan da varlığın eksik kalacağını teslim etmektir.