Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Faruk Yıldırım

"Rüya, rüyalarını satan insanlara tenezzül etmez bir daha"
Reklam
Bir insanın hayatını olabildiğince etkileyebilecek sözler sadece yaşamın insanı getirdiği yerden de destek alan tesadüflerin eseri olabilir mi?
Yirmi birinci yüzyıldı, artık kaçacak yerin olmadığı çağ. Kaçıldığında bile kaçmaya sebep olan etkenlerle şekillenmiş zihinlerin, o şeklin gereği oluşan kurguya kaçınılmaz teslim olacağı zaman.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Faruk Yıldırım
@RookieHedgie·Bir kitabı okumaya başladı
Deli Gömleği
Deli GömleğiGüray Süngü
8.2/10 · 949 okunma
Faruk Yıldırım
@RookieHedgie·2024 okuma hedefini ekledi.
2024 OKUMA HEDEFİ
2/24 kitap - %8 tamamlandı
2 kitap okudu
24 kitap
468 sayfa
0 inceleme
3 alıntı
11 günde 1 kitap okumalı.
Reklam
268 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Gozo ve Sagre
Gozo ve SagreUğur Erbaş
9/10 · 57 okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
729 günde okudu
Oyunların Gücü Adına!
Oyunların Gücü Adına!Ercan Altuğ Yılmaz
8.6/10 · 26 okunma
Faruk Yıldırım
@RookieHedgie·Bir kitabı okumayı düşünüyor
Hayat Bir Oyun
Hayat Bir OyunMevlüt Dinç
8.4/10 · 34 okunma
Faruk Yıldırım
@RookieHedgie·Bir kitabı okumayı düşünüyor
Kan Ter ve Pikseller
Kan Ter ve PiksellerJason Schreier
8.5/10 · 493 okunma
Hasta, Buddha'nın sakin, huzur verici bir taş heykelinin önünde oturuyordu. Sonra hiçbir uyarı olmadan, arka tarafından fırlatılan bir hançer Buddha'nın kalbinin derinlerine saplandı. Genç adam ihanete uğramış, öfkeli ve çaresiz hissetti ama orada ağlayarak otururken heykel yavaşça büyümeye başladı. Buddha önceki kadar huzur vericiydi ama odayı dolduracak kadar devasa olana dek büyümeye devam etti. Bıçak hâla üzerindeydi ama artık gülümseyen, heybetli Buddha'nın göğsüyle karşılaşınca minicikti. İçimizdeki yetenekler, hangi güçlükle karşılaşırsak karşılaşalım onlardan daha güçlü olabilirler. Hatta bizi katlanmak zorunda olduğumuz şeylerden bile kurtarabilirler.
Sayfa 127
Reklam
Yönettiği insanlarla bağlantısını kaybeden bir lider, kısa süre sonra onlara liderlik etme yeteneğini de kaybeder. -Robert Ley
Sayfa 91
Yetenek kazancı, kazancın yeteneği çektiğinden daha fazla çeker.
Sayfa 40
Buradan çok da uzak olmayan bir adada yerli halk, köylerinin etrafındaki ağaçlarda yaşayan ve onların muntazam bahçelerini mahveden sinir bozucu maymunlara çok kızmış. Köyün yaşlılarından zeki bir adam ufak, bambu bir kafes yapmış, içine bir muz koymuş ve evinin kenarına bunu asmış. O öğleden sonra bir maymun kafese uzanıp muzu kapmış. Muzu kafesin dar parmaklıkları arasından çekmeye çalışırken eli araya sıkışmış. Elini kurtarmak için tek yapması gereken muzu bırakıp küçük elini dışarı çekmekmiş. Ama o akşam yaşlı adam tuzağı kontrol etmeye geldiğinde maymun, özgürlüğünü kaybetmek anlamına gelse de hâlâ muzu tutarak kafesten sarkıyormuş. Pek çoğumuz o maymun gibiyiz. Bize boşuna ümit veren bir şeye tutunuyoruz ve özgür olmak için onu bırakmamız gerektiğini fark ettiğimizde bile tutunmaya devam ediyoruz. Bizi en çok tuzağa düşüren şeylerden biri de kendi alışıldık düşünce örüntülerimiz; kim olduğumuz ve kapasitemiz hakkında kendimize anlattığımız kısıtlayıcı hikâyelerdir.
Sayfa 35
Karmaşıklık, kaos ve çöküş çağında yaşıyoruz. Aramızda geçen her anlamlı sohbet zıt kutuplar arasında bir halat çekme yarışına benziyor. Siyah ya da beyaz. Kırmızı ve mavi. Mor olasılığı hakkında nasıl düşüneceğimizi bilmiyoruz ya da unuttuk.
Sayfa 19
Seslendirmemizi bekleyen yeni bir hikâye var. Bu, insan olasılığının, bir araya geldiğimizde insanlar olarak yapabileceklerimizin hikâyesi. Pek çoğumuz bu hikâyeyi içimizde taşıyoruz ama dile getirmekten korkuyoruz. Kendi kendimize delirdiğimizi söylüyoruz. Ama aslında yeni aklıselimliği, yaşamaya değer bir gelecek yaratabilecek fikirleri ve uygulamaları temsil ediyoruz.
152 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.