(...) mehdîlik konusunun Şia'da bir inanç esası olarak sıkça vurgulanmasına rağmen, zaman zaman pratikte Sünnî dünyayı daha fazla etkilediğini söyleyebiliriz.
"Yine paganlarla savaşmış gibi gözüküyorsunuz Peder," dedi kuruca ve ona hem bir fincan hem de bir kadeh doldurdu. "İsa'nın güçleri hala zafer kazanmadı mı?"
"Savaş daimidir kızım," diye cevapladı Rahip Junípero (...)
"Öyle mi? Mısır dövüp ateş yakabileceğinizi, sarhoş erkeklere tortilla yapabileceğinizi ve her sene omzunuzdaki kundağa bağlı yeni bir bebeğe bakabileceğinizi mi sanıyorsunuz?" diyerek kadını sindirmişti.
Şişe burunlu yunusun dişisi, 2-3 yılda bir doğurur. Genelde bir "ebe", anneye yardım eder. Doğumda önce yavrunun kuyruğu çıkar. Anne ya da ebe hemen göbek bağını keser.
Kebed yani bağır/karaciğerden iki damar çıkar: Birisi muka'ar-ı kebedden yani karaciğerin aylak çukurundan başlar. Bu damara bütün bedene gıdâ bu damardan geçtiği için bâb denir.
Abbâsî davetinde gizlilik teması üzerine kurulu bir tedbir bile mistik bir sembolizmle işlenmiştir. Örneğin teşkilat içi yazışmaları imha etmek için kullanılan yöntem oldukça ilginçtir. Baş dâîlerden Bukeyr'in İmam Muhammed'den gelen mektupların yazısının silinmesi için onları su ile yıkaması, çıkan mürekkepli su ile yoğurulan hamurdan da çörek yaparak bütün aile efradına yedirmesi, imamın mürekkebinin bile kutsal addedildiğini ve eve bereket getirdiğine dair bir inanca işaret eder.
Hint kutsal metinleri olan Vedalar, Puranalar ve Upanişadlar'da zamanın sonlarında Kalki'nin geleceğine ve niteliklerine ilişkin çeşitli bilgiler yer almakta ve bu bilgiler Hz. Muhammed ile ilişkilendirilmektedir. Hz.Muhammed'in peygamberliğini müjdelemeye yönelik bu temellendirmede daha çok Puranalardan alıntı yapılır. Mesela "Bhavisha Puran" adlı eserde isminin Muhammed olacağı, Arabistan'da zuhur edeceği, insanlığın efendisi ve yüce ahlak sahibi olacağı, kendisiyle beraber olanlarla putperestliği ortadan kaldıracağı anlatılmaktadır.
Vishnu Puran adlı esere göre beklenilen savaşçı bilinen bir ailede dünyaya gelecek, babasının adı "Vişnuyasa" (Tanrı'nın kulu), annesinin adı "Somti" (emin olunan kişi) olacaktır.
"(...) Şüphesiz herhangi bir şeye inanmak, hiçbir şeye inanmamaktan iyidir. Hiçliği aktif bir hale ve dile getiren nihilizm, manasız bulduğu bir dünyada insanları içkiye, kumara, behimi zevklere ve maceralara yahut intihara sürükler."
(...) çok taklidi bile olsa bizim halkımızda gelenekten gelen bir yumuşaklık, bir tabiilik var. Bir acıma, bir merhamet, bir affedicilik, bir hakseverlik...