Gökçe Nur Pulat

646 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 14 days
Snow gerçek birisi mi?
Bu kitap hem açlık oyunları evreni için hem de kendi içinde bir şaheser. Bir kurgu eser adına güçlü bir karakter gelişimi izleniyor. İç çatışma, çıkar, hayata ve sisteme bakış, eleştiriyi gözler önüne seriyor. Coryo karakteri köklü ama savaş sonrası zenginliğinin külleri kalmış bir aileden geliyor. Aile imajını güçlü tutmak için her zaman tetikte
Kuşların ve Yılanların Şarkısı
Kuşların ve Yılanların ŞarkısıSuzanne Collins · Dex Kitap · 20201,215 okunma
Reklam
224 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 33 days
Normalde bir kitaba inceleme yazmak için biraz zamansız bir insanım fakat bu kitaba yazmazsam içimde kalırdı. Sebebine gelirsek malesef hayal kırıklıklarımdan bahsetmem gerekir. Ben bu kitapta böyle bir devin nasıl ortaya çıktığı ve yükseliş sürecinden, alınan kararlardan bahsedilmesini aradım fakat karşımda bunlar yoktu. Tabii ki boş bir kitap diyemem çünkü satır aralarından kendinize çıkarabileceğiniz bilgiler mevcut. Benimki özümden gelen karşılanamayan beklenti sebebiyle bu durumda. Benim gibi bir yazılımcı adayı için amazon hayatın önemli bir parçası şu an. Belki bir hayal belki bir amaç ama kafamda yeri var ve ben bunu daha da şekillendirmek için bu kitaba başvurmuştum. Eğer aradığınız geçmişe dönütse bu kitapta bulamazsınız. Daha çok Jeff Bezos'u ilahi birisiymiş gibi bahseden eski bir çalışanın anıları. Arada da bizimle paylaşılan hoş sözler. Okumak isterseniz okumayın demem ama okursanız çok güzel olur da ağzımdan çıkmaz.
Amazon
AmazonJohn Rossman · Martı Yayınları · 2018212 okunma
216 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 11 days
ANAERKİLLİK Mİ YOKSA İNSANLIK MI?
Öncelikle burada bulunan hemcinslerimin okumasını istediğimi belirterek kitap hakkında düşüncelerimi hızlıca yazmaya başlıyorum. Kitapta 3 kişiden oluşan arkadaş grubunun(erkekler) bir şekilde kadınlar ülkesi olarak tanımlanan ve 2000 yıldır dünyanın diğer kısımlarıyla iletişimi olmayan bir alanı bulmasıyla başlıyor. Bu 3 arkadaşı tanımşayacak olursam: Terry:ERRRRRRRRRKEK Van: Kitaptaki terazi, hem eril hem modern bir sosyolog Jeff:Hanımevladı(!), muhallebi çocuğu(!), kadınlara tapan bir doktor Bir erkeğin olabileceği tüm ana sınıflandırmaları bize gösteren yazar bu üç sınıfın erkeklerinin kadınlar ülkesini nasıl gördüğünü de kitap içinde görüyoruz. Terry adeta bir haremle karşılaşacağını zannediyor. Kendisini gördüklerinde üstüne atlayacaklarını ve müthiş s_x partilerinde geçireceği zamanları düşlüyor. Kadınlar ülkesini duyduğunda kadınların bir ülkeyi yönetemeyeceğini kesinlikle erkeklerin olduğunu savunuyor. Van gideceği yerde keşfedeceği şeyler için heyecanlı birisi ve ülkeden beklentisi genel olarak anaerkil bir düzen. Gelişmiş olacaklarını terry gibi düşünmüyor ama beklentileri daha gerçekci. Jeff ise tamamen bir cennet hayal ediyor ama Terry gibi huri versiyonunda değil tamamen saf masum vs vs. Sonuçta gördükleri onları çok şaşırtıyor ve aralarda verilen yan fikirlerle okuyu da kendini belli bir noktada konumlandırabiliyor. Toplumda standart bulunan kadınsılık ve erkeklik dışında İNSANLIK tanımlamasını sunan yazar gerçekten zamanında çok güzel bir işe imza atmış. Okuyacak kitap bulamıyorsanız kesinlikle alın. Asla sıkmıyor ve ağır bir dili de yok. 8/10
Kadınlar Ülkesi
Kadınlar ÜlkesiCharlotte Perkins Gilman · İthaki Yayınları · 201812.2k okunma

Reader Follow Recommendations

See All
332 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 12 days
ORTAOKULDAN KALMA, ÜNİVERSİTEDE OKUMA
GERÇEKÇİ VE SADE... Bu kitabı en kısa şekilde anlatmanın yolu bu. Pip karakterinin gelişimi, çevre anlatımının karakterin yaşına göre farklılaşmasının hissiyatı ve sonunun tatlılığı çok güzeldi. " Karakter gelişimi olan kitap, güzel kitaptır. " Karakter küçükken, köyün mezarlığında karşılaştığı kaçak bir mahkum hayatını ciddi olarak değiştiriyor ve aslında kitabın geneli bu. Bu mahkuma olan bakışımız da kitap sürecinde değişiyor. Sadece yüzeysel değil, olaylar neticesinde öğrendiğimiz parça ipuçlarıyla birlikte Pip ile mahkumu tanıyoruz ve aslında etrafımızdaki kimselerin açık bir kitap değil, kişiye göre çıkarını gözeten ve menfaat için düşüncelerinizi engellemeyen insanlar olduğunu da fark ediyoruz. Sizin düşünmek istediğiniz durumlar eğer bazılarının istediklerine yardımcı olacaksa sizi durdurmazlar ama her zaman hayatınızda sizin masumiyetinizi ve hayatınızı önemseyen-siz bunu fark etmeseniz de- birileri olur.
Büyük Umutlar
Büyük UmutlarCharles Dickens · Boyut Matbaacılık · 201314.3k okunma
118 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 17 hours
Önsözleri ayrı, kendisi ayrı kitap olan bu birleşim öncelikle korkuttu, sonra ise sevdirdi. 41 sayfalık bir önsöz görünce açıkçası erteleyip durdum kitabı. Daha sonrasında ise önce hikayeyi sonra önsözü okuma kararı aldım. İyiki böyle yapmışım, böylece önsözler daha faydalı bir hal aldı benim için. Kitabın konusu ise başlıkta belirtildiği gibi bir idam mahkumunun son gününün fiziksel ve psikolojik sarsıntılarını anlatıyor. 47. Bölümdeki editör notu ise açıkçası üzücü bir durumdu. Ancak kitapta mahkumun masum halini görüyoruz. Sanki deneysel olarak suç işlememiş birisini bu sürece dahil etmişler gibi. Mahkum kendi suçunu detaylandırmıyor. Bir kaç yerde ufak ipuçları olduğunu düşündüğüm şeyler olsa da belirli bir suç açık edilmemiş. Karakterden çok tip üzerinde çalışılmış. Önsöz ise ayrı bir şekilde can sıkıcı, düşündürücü ve amacına ulaşan bir şekilde kaleme alınmış. İkinci önsöz olarak ilave edilen trajedi hakkında bir komedi kısmı ise kitaptan sonra okuması çok zevkliydi. Kitap insana ölüm cezasının insanlık suçu olduğunu gösteren bir eser. Ayrıca önsözde dikkatle açıklanan suçluya karşı devletin suçu ise ayrı düşündürücü. Giyotinin diğer öldürme ve işkence şekilleri gibi insafsız yanını, oraya varmadan insandaki etkisini yazar çok güzel hissettiriyor.
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023120.8k okunma
Reklam
258 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 days
İNSAN-HAYVAN
Saf dürtü ve yasaların bu kadar açık ve yalın bir şekilde karşıma çıkacağını nasıl bilebilirdim. Bir çok kişinin hayatının erken zamanlarında okuduğu bu kitabı ben, üniversitede okuma fırsatı verdim kendime. Daha önce okuduğum kitaplarda olduğu gibi bu kitabın da neden klasik olduğunu anladım. Zamanı olmayan kitap, en güzel kitaptır. Öncelikle
Beyaz Diş
Beyaz DişJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202076.5k okunma
184 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 days
2010
Zeze'nin acıyı naifçe kabul edişi ve o masum haylazlığıyla üzüldüm Portuga'ya. Bu kitap güzel bir dostluğu, bir çocuğun hayal dünyası ile gerçeklik arasındaki dengeyi yoğun ve dokunaklı ama insanı yormadan çok güzel bir şekilde anlatıyor. Kendimi okurken 5 yaşında gibi hissetmeme sebep oldu. Ben de ağladım ben de acı çektim yaşananlar karşısında. İlkokulda performans ödevimiz olan bu kitabı iyiki unutup yıllar sonra tekrar okumuşum.
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2013230.6k okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 6 days
BÜTÜN KİTAPLAR EŞİTTİR AMA BAZI KİTAPLAR DAHA EŞİTTİR!
Özgürlük uğruna bütün ömrünü sefaletle geçiren, gördüğüne, hatırladığına değil; kulaktan duyduklarına inanan hayvanların çiftliği: Hayvan Çiftliği. Bu kitap okunmadan liseyi insanların bitirmemesi gerektiğini düşünüyorum. Kesinlikle okunması kolay, yormayan ama insanı rahatsız edecek kadar farkındalık oluşturan müthiş bir peri masalı. Özellikle insan tiplerinin bazı hayvanlarla gösterilmesi ayrı hoşuma gitti. Siyasetin yönetimin pisliği domuzdan başka hangi hayvana yakışırdı? Sürekli söz kesen, tek bildiği onlara ögretilen sözleri bağırmak olan insanları koyun temsil etmeyecekte kim edecek? Cahil ama tek bildiği üstündekiler için çalışmak olan, sonunda ihanete uğrayan beygir Boxer müthiş bir tercihti. Üstelik Boxer'ı sonuna götürenlerin kendi türü beygirlerin olması, işin sonunda kendi sonlarının da aynı olacağını bilmelerine rağmen bunu yapmaya devam etmeleri çok dokunuyordu. Mükemmel olan bu yapıtı bu zamana kadar okumamakla çok büyük bir hata etmişim.
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020247k okunma
56 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 3 days
112
Stefan Zweig'in kalemi yine hemen kendini belli ediyor kitapta ancak konu beni devam etmem konusunda teşvik etmedi, merak uyandırmadı ve heyecan duymadım. Bunun sebebi belki de uzun bir zaman dilimi hikaye içinde işlenirken hızlı geçilmesinden kaynaklı olabilir. Konu dışında betimlemeler çok güzeldi. Ne insanı sıkan ne üstünden geçip giden bir tarzdı. Kısaca Stefan Zweig seviyorsanız kesinlikle okumadan geçmeyin.
Geçmişe Yolculuk
Geçmişe YolculukStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202326.6k okunma
68 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 6 days
22
Spoiler Stefan Zweig hem sonunu bu kadar belli edip hem şaşırtmayı nasıl başarıyor bilmiyorum ama bu kitabı yine aynı şaşkınlıkla bitirdim. Öncelikle başında belli edildiği gibi çocukta kadında öldü, bu mektubun bize ve yazar R.'ye ulaşmış olması bunu kanıtlıyor. Yani biz ölmüş bir kadına üzülüyor sinirleniyor acıyoruz okurken. Kendisi hakkında bildiğimiz bilgiler oldukça az. Betimleme kendisi dışındakiler için yapılmış. Sevdiği adamı R olarak ve çocuğunu da biliyoruz. Yaşamının ve sevgisinin çeşitli evrelerini de öğreniyoruz mektubu okurken. Kadının yaşadıklarını kitapta takip ederken biraz kızgınlık hissederken aynı zamanda hak verme duygusunu da yaşıyordum. Sonunda R.'nin hissizliği karşısında, onun vazonun boş olduğunu gördüğünde hissettiği gibi ürperdim. Stefan Zweig insana yazdıklarını hissettirme konusunda çok başarılı bir yazar. Çevirmeni de ayrı tebrik etmek istiyorum. Mükemmel bir kitabı çok akıcı bir şekilde çevirmiş.
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022225.1k okunma
Reklam
56 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 3 hours
119
"Belki spoiler vardır belki yoktur." Lyon'da Düğün üç farklı hikayenin bir araya getirilmesiyle oluşturulmuş bir kitap. İlk hikaye kitaba adını veren 'Lyon'da Düğün', Fransa'da geçiyor. Meclis kararına göre şehir yok edilmeye başlanıyor. Couthon bu emiri uzatmaya çalışarak sessiz ve adım adım, yok etmek istemeyen adımlarla ilerliyor. Ancak ondan sonra gelenler Couthon'un hiçbir şey yapmadığını öne sürerek daha ateşli yıkımlar başlatıyorlar. İnsanları toplu olarak hapsediyorlar, hatta yetersiz alan sebebiyle okulların bodrumlarını da bunun için kullanmaya başlıyorlar. Bu devirde iki nişanlı gencin bir bodrum katında, kaderleri ayrı düşürmesine rağmen tekrar karşılaşıyorlar ve o bodrumda bugüne kadar görülmemiş bir olay yaşanıyor. İkinci hikaye ise kusurları yüzünden hayatlarından memnun olmayan ve birbirlerine dertlerini açan karakterlerin olduğu 'İki Yalnız İnsan'. Üçüncü hikaye ve kitabın yarısını oluşturan 'Wondrak' fiziksel deformasyonu yüzünden hayatı boyunca çirkin davranışlara maruz kalmış bir kadının tecavüze uğraması sonrasında doğurduğu çocuğunu istemeyerek belediye kayıtlarında göstermesi ve daha sonra olan olayların sorumlusunun bu kaydetme işlemi olduğunu düşünen cahil ama anne olan bir kadının hikayesini anlatıyor. Stefan Zweig'in okuduğum dördüncü kitabı olma özelliğindeki bu kitabın yazımındaki doku yine diğer okuduğum kitaplarındaki doku ile benzer tatmin edici nitelikteydi. Kısa oluşu ve hikayeler birleşiminden oluşması insanı yenileyen bir tarafı da var ediyor.
Lyon'da Düğün
Lyon'da DüğünStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202130.9k okunma