İnsan yığınları, henüz okumamış, insan yığınları henüz taş çağı insanı. Müziği, şiiri, silahı, hanı, apartmanı varsa da ne yazık henüz insan, taş çağı insanı
"Allah'ın kat kat fazlasıyla geri ödeyeceği bir güzel borcu O'na verecek olan kimdir? Allah hem daraltır hem genişletir; ve hepiniz sonunda O'na döndürüleceksiniz."
(Bakara - 245)
"Onlar bir ümmetti, gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorguya çekilmezsiniz."
(Bakara - 134)
Kelimelerin ruhu vardır.
Kelimeler, sadece harflerin bir araya gelmesiyle oluşan anlamın dışında bir şeydir. "Çiçek" sadece çiçek değildir mesela. Ya da "mektup". Yalnızca bir zarfın içindeki kağıt mıdır, mektup?
"Fotoğraf" denilince niye içimiz titrer o zaman? Çünkü o yalnızca bir fotoğraf değildir de ondan.
Aynadaki yüzüm ve giderek değişen gövdem. Hiç bilmediğim şeyler var sanki bu dünyada ve sanırım hayat, hiç de kolayca anlaşılabilir bir şey değil. Bana ne oluyor böyle? Büyümek ne zor şeymiş...