SHEHAB ALSHAMI
@Shehab_Abdulbaset
Öğrenci
Dumlupınar Makine Mühendisliği
Kütahya
Yemen, 21 Temmuz
205 okur puanı
Eylül 2020 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Ebû Hüreyre’den (radıyallahu anh) rivayet edildiğine göre Resûlullah ﷺ şöyle demiştir:
"Güçlü mümin, zayıf müminden daha hayırlı ve (Allah nezdinde) daha sevgilidir. Bununla beraber hepsinde de hayır vardır. Sana faydalı olan şey için azimle çalış, Allah’tan yardım iste, acizlik gösterme. Eğer başına bir şey gelirse, keşke şöyle yapsaydım, şöyle şöyle olurdu, deme; ancak, Allah takdir etti ve dilediğini yaptı, de. Zira, “keşke” demek, şeytanın vesvesesine yol açar."
Hz. Âişe (radıyallahu anha) anlatıyor:
Ramazan’ın son on günü girince Resûlullah ﷺ , gecelerini ibadetle geçirir ve ailesini de uyandırırdı. Kendisini bütünüyle ibadete verir ve (eşiyle cinsel) ilişkiden de uzak dururdu.
Doymayan nefs, gözünü kara toprak doyursun!
Okur Takip Önerileri
Hz. Âişe (radıyallahu anha) anlatıyor:
Peygamber ﷺ , gece kalkar ve ayakları şişinceye kadar namaz kılardı. (Bir seferinde)
–Yâ Resûlallah, niçin böyle yapıyorsun? Allah senin geçmiş ve gelecek bütün günahlarını bağışlamıştır, dedim. Peygamber ﷺ şöyle buyurdu:
–"Ben, şükreden bir kul olmayı isteyemez miyim?"
İbn Abbâs’tan (radıyallahu anh) rivayet edildiğine göre Resûlullah ﷺ şöyle demiştir:
"İki nimet vardır ki, insanların çoğu onların kıymetini bilmez ve aldanırlar: Sağlık ve boş vakit."
SHEHAB ALSHAMI tekrar paylaştı.
"'Bidatçinin fitnesi dinin temeli(akide)dedir, günahkârın fitnesi ise şehvettedir.'"
SHEHAB ALSHAMI tekrar paylaştı.
Öpme cimanın postacısı, şarkı zinanın postacısı, bakış aşkın postacısı,hastalık ölümün postacısı olduğu gibi günahlar da küfrün postacısıdır ."
Sayfa 99Kitabı okudu
SHEHAB ALSHAMI tekrar paylaştı.
Kübra ERCAN
@Kbra259
·29 Aralık 2022 15:11
Sen özgür olduğunu, kararlarını kendinin aldığını sanıyorsun ama mutlak bir kölesin aslında .
Sayfa 133Kitabı okudu
Enes’ten (radıyallahu anh) rivayet edildiğine göre Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem), Azîz ve Celîl olan Rabbinden naklettiği bir hadiste şöyle demiştir:
“Kulum, bana bir karış yaklaşırsa, ben ona bir arşın yaklaşırım; bana bir arşın yaklaşırsa, ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana yürüyerek gelirse, ben ona koşarak gelirim.”
İnsandan kaçmak kolay; kendimden kaçabilsem...
Gözüm, aklım, fikrim var deme hepsini öldür!
Sana çöl gibi gelen, O göl diyorsa göldür!
Ebû Hüreyre’den (radıyallahu anh) rivayet edildiğine göre Resûlullah (sallAllahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
Allah Teâlâ buyurdu ki: “Kim benim bir dostuma düşmanlık ederse, ben ona karşı harp ilan ederim. Hiçbir kulum bana kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevimli bir amelle yaklaşamaz. Nafile ibadetlerle de sürekli bana yakınlaşır, öyle ki sonunda ben onu severim; onu sevince de işiten kulağı, gören gözü, tutan eli, yürüyen ayağı olurum; benden bir şey isterse istediğini ona veririm, bana sığınırsa onu mutlaka korurum.”
Ebû Hüreyre’den (radıyallahu anh) rivayet edildiğine göre Resûlullah (sallAllahu aleyhi ve sellem) Hayber (savaşı) gününde şöyle buyurmuştur:
–Bu sancağı Allah’ı ve Resûlü’nü çok seven birine vereceğim; Allah, Hayber’i onun eliyle fethedecektir.
Ömer (radıyallahu anh) diyor ki:
–O gün, komutanlığı arzu ettim ve bunun için beni çağıracağını umarak Peygamber’e görünmeye çalıştım.
Fakat Resûlullah , Ali b. Ebû Tâlib’i (radıyallahu anh) çağırdı ve sancağı ona verdi, sonra da:
–Haydi git, Allah sana fethi ihsan edinceye kadar
başka bir şey düşünme, dedi.
Ali biraz yürüdü, sonra arkasına dönmeden durdu ve:
–Yâ Resûlallah, onlarla ne için savaşayım, diye sordu.
Peygamber :
–Allah’tan başka ilah olmadığını; Muhammed’in, Allah’ın Resûlü olduğunu ikrar edinceye kadar onlarla savaş. Eğer bunu yaparlarsa hukuki bir gerekçe olmaksızın, senden mallarını ve canlarını kurtarmış olurlar (artık onların mallarına ve canlarına dokunamazsın); hesapları ise Allah’a aittir, buyurdu.