Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Senem

“Tren mi var, atlayın; Yol mu var,gidin.” Eylül 2023/Kazakistan•Almaty
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?
Reklam
Sesinde ne var biliyor musun Bir bahçenin ortası var Mavi ipek kış çiçeği Sigara içmek için Üst kata çıkıyorsun Sesinde ne var biliyor musun Uykusuz Türkçe var
Yaşamak değil, Beni bu telâş öldürecek.
Dokuza Kadar On
Dokuza Kadar On
Özdemir Asaf
Özdemir Asaf

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bugün 41.gün Hem çok hızlı hemde o kadar yavaş geçen koskoca 40 gün. Hayatımda gördüğüm 3.büyük deprem. Mesleğimde ilke edindiğim profesyonelliğimin ilk defa hüngür hüngür ağlamakla bozduğum geçen 40 gün. Hala enkazlarda çalışıp , insanların cenazelerini alabilsinler diye iş makinelerini dua ederek izleyip ceset torbası ile beklediğim nöbetler… Memleketim Malatyam, Hatay,Adıyaman,Diyarbakır,Osmaniye,Gaziantep,Kahramanmaraş,Şanlıurfa ,Adana,Elazığ ,Kilis Her birinize ağladık,hala da ağlıyoruz. Çalıştığım ilde 10 gün boyunca enkazlarda çalışmaktan doğru dürüst ne uyku ne yeme-içme nede düzgün bir uyku uyuduk. Bu fotoğrafı son enkaz günü çekmiştim… şu anda başka bir şehirde hala enkaz beklemek çok acı Ruhlarınız şad olsun, bu kara günü asla unutmayacağım!
Reklam
Yaralar vardır hayatta, ruhu cüzam gibi yavaş yavaş ve yalnızlıkta yiyen, kemiren yaralar. Kimseye anlatılmaz bu dertler. Çünkü henüz çaresi de devası da yok bu dertlerin. Düşündüm, herkesin gökyüzünde bir yıldızı varsa, benim yıldızım uzak, karanlık, anlamsız olmalı. Belki de hiç yıldızım olmadı. İçimde müphem bir arzu: Bir deprem olsa da, bir yıldırım düşse de, sakin pırıl pırıl bir dünyaya yeniden doğsam? Azap çeken bir ruh gibi bekliyor, kolluyor, arıyordum, lakin boşuna! Dünya, ıssız yaslı bir ev gibi görünüyordu gözüme ve ben bağrımda bir acı duyuyordum. Bana göre değildi bu dünya; bir avuç yüzsüz, dilenci, bilgiç, kabadayı, vicdansız, açgözlü içindi; onlar için kurulmuştu bu dünya. Gönlümde düğümlenen bir şeydir bu ıstırap, bu kederli hal, kasırgadan az önceki havayı andırıyordu. Hissettim ki benim düşüncelerim de dayanıksız bir avuç kor gibidir, kül olmuştur, bir üflemeye bakar. Birbirine ters düşen öyle çok şey gördüm, birbiriyle çelişen öyle çok şey duydum ki! Artık hiçbir şeye inanmıyorum. Bazı kimselerin ölümle savaşı daha yirmisinde başlar; birçokları da yağı bitmiş lambalar gibi, sessiz yavaş, ecelleriyle sönerler. Yalnız ölüm yalan söylemez! Ölümün varlığı bütün vehim ve hayalleri yok eder. Bizler ölümün çocuklarıyız, hayatın aldatmacalarından bizi o kurtarır. Kimse göründüğü kadar dayanıklı değildir. Sadece görünmeyen yangınlar, duyulmayan fırtınalar, gizlice çürüyen ruhlar vardır. Nedir günler, nedir aylar? Benim için bir önemi yok bunların; mezarda olan için zaman anlamını kaybeder.
Sadık Hidayet
Sadık Hidayet
Kayısı çiçeklerine söyleyin Baharın telaşına kapılmasın Baharı yok bu sene memleketin Ve kırlarda koşacak çocuk sesleri yok Kuru bir ayaz var memlekette Ve mücevher gibi cam kırıkları… 06.02.2023…
Sensiz çok günler.. Ah Anne, çocukken bırakıp gittiğin kızın artık genç bir kadın oldu... 01.02.2009...
Yaklaşık 10 yıldan uzun süredir kitaplığımda olan bu kitabı özellikle okumayarak gideceğim Petersburg 'ta Neva Nehri kıyısında bir cafede kahvemi yudumlarken karanlık çökmeyen o meşhur beyaz gecelerde okumak için bekliyordum. Sonra şunu farkettim ki bir yarın olmayabilir, daha da ertelemenin anlamı yok... Daha sonra kitabımın fotoğrafını paylaşmak için muhakkak Rusya tatilimi planlayacağım🌸
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
Beyaz Geceler
Beyaz Geceler
38 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.