Furkan
@Torrance
Yeditepe Üniversitesi
Bursa
2 Ağustos 1995
175 okur puanı
Mart 2020 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Kafa huzuru doğru değerler üretir, doğru değerler de doğru düşünceler üretir. Doğru düşünceler doğru eylemler üretir ve doğru eylemler, merkezindeki huzuru başkalarının da görebileceği maddi yansımalar oluşturacak işler üretirler. Tinsel gerçeklik, maddi yansımasını ancak bu şekilde tamamlar !
sad post
Tam tersi olsaydı.. Her şey tam zıttı gitseydi nasıl olurdu ki..
Paralel evrende hayal ediyorum yaşamımı, daha mı az üzülürdüm yoksa daha mı fazla mutlu olurdum ;
Saygımızı yitirmeseydik,
Birbirimize karşı ilgimiz,
merakımız hiç bitmeseydi,
Yabancıları dahil etmeseydik hayatımıza,
Sadece sen ve ben bir de birlikteliğimiz olsaydık,
Enerjimizi salt mutluluğumuza adasaydık birlikte mi ölürdük acaba ?
Sen başkasının elini tutarken ben o elin, teninin değerini en derin tutkularıma gömdüm şimdi. Yanındaki de acaba değerini anlıyor mu şimdi. Kalpleriniz aynı ritimde mi atıyor
yoksa yine sen daha düşük tempoda mı ilerliyorsun hayatına?
Bir şansım daha olsaydı gökyüzüne mi ateş ederdim yoksa paralel evrendeki kafama mı isabet ettirirdim o kurşunu.
Unutuluyor ama ağzımızdan çekilen diş gibi o dil yine gidiyor oraya. Sonra alışınca hissetmiyorsun artık o boşluğu. Ta ki ara ara aklına geliyor artık o boşluğun tekrar dolmayacağı. Oradaki sinirler, kökler öldü artık, yenileme şansı kalmadı vücudun kendini.
Neden bir şansım daha olmadı, bu şarkıyı sana hediye edemedim. Tüm riski alırdım korkmazdım hiçbir şeyden! Asla ! ..
youtu.be/-ubP25nL-rw
(D)evrilmek
Sonra biri çıkıyor karşına. Diyor ki:
" Her şey, seni delirtmek içindi bu hayatta,
Delirmek, senin evrimin "
İnanmıyorsun...
Çünkü sen bu hayatta iyi ölebilmek için tüm hakiki iyilikleri bir sonrası için erteliyor, iyi zannettiğin şeyleri yaşayıp kendini kötü ediyor ve her sabah bir tedaviye uyanıyorsun. İyileşmek için yaşamaya bizim buralarda delirmek, sizin oralardaysa evrilmek diyorlar.
İnanmıyorsun...
Her gün bundandır,
Devriliyorsun.
Okur Takip Önerileri
İcimde öyle bir sızı, sırtımda öyle bir ateş var ki... Bu haftanın sonunda kesinlikle başımı açacaklar, ne içimdeki sızıyı ne de sırtımdaki ateşi bırakacaklar. Ondan önce o kadar damla damla akıtarak içtiğim hayatımın biricik; fakat zehirli heyecanını burada aceleyle yaşamak ve bitirmek gerek. Ondan sonra gözlerimi sessizce kapar, ameliyat masasına yatarım.
Bugün savaşlar yaşanıyor, insanlık COVID-19 gibi bir salgınla baş etmeye çalışıyor. Fakat bilim, kapital için kullanıldıkça, daha çok artı-değer, daha çok iktidar sağladıkça, ne yazık ki insanlığa hizmet etmiyor gibi görünüyor. Bir liralık maskelerin bile, yurttaşa satıldığı şu dönemde, insanın yaşamını daha da kolaylaştırmak için ortaya çıkan bilim olgusu, kendi varoluşuna insan eliyle ihanet ediyor. Tüm dünya bir araya gelip, insan yaşamını önceleyeceğine, işçiler fabrikalara tıkılıp üretim yapmaya zorunlu hâle getiriliyor.
Kafkaokur Sayı 50 - Mayıs 2020