Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Tulipalo

Tulipalo
@Tulipalo
Öğrenci
3 okur puanı
Temmuz 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
ERTESİ GÜN HER BİRİMİZE BİRER KIZILHAÇ PAKETİ VERİP, POLONYA'YA GİDEN BİR TRENE BİNDİRDİLER.
Reklam
EVET, AMA HEPSİ BU KADAR DEĞİL, AYNI ZAMANDA BİZİM İÇİN DAHA FAZLASINI YAPTI. BAK VLADEK, SEN VE ANJA BANA BİR TORUN VERDİĞİNİZDE, TORUNUMUN VARLIKLI OLMASINI İSTİYORUM.
... SANA BAŞKA HİKAYELER DE ANLATABİLİRİM, AMA BÖYLESİ MAHREM KONULARI KİTABINA ALMANI İSTEMİYORUM.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Annesi: >>Canım evladım, haydi yatalım, sen çok yorgunsun,>> dedi.Odalarına girince, Tülay kendisi için ayrı bir yatak yapılmış görünce annesine yalvarmaya başladı: >>Oh, ne olur anneciğim, beni bu gece koynuna al.>> Nermin: >>Peki, yavrum, >>dedi.
Sayfa 162Kitabı okudu
Eski Türkçeyi bilmez ve eski yazıyı bilmez isen, Türkçeni, ben bir lisan olarak kabul edemem; o zaman iki lisan biliyorsun demekti.İngilizce ve Fransızca bu atık gündelik bir şey oldu.Hem de senden daha iyi bilmek şartıyle bak, dedi.İshak;>> İren kaç lisan biliyor, Almanca, Fransızca;İngilizce; İspanyolca;Rusca Rumence Yidiş. Burada da İbranice de ögrenecek başka çare yok. Her ikinizde de >>Şark dilleri>> mektebine gidersiniz, İbranice ve Arabca ögrenirsiniz; sen de Türkçe derslerine gir, anadilini öğlen; Eski Türkçeyi, eski harfleri öğren,>>demişti patron İshak.
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
Maalesef, en kıymetli varlığımız olan bu insanlar, ya kendi hallerine bırakılıyor veya neler, ne güzel şeyler yetişecek olan bu münbit topraklarda yaban otu veya daha fenası kötü tohum ekiliyor.
''Sevgili anneciğim'' Üzülmeyiniz intihar falan etmedim, hayatımı kurtarmak ve daha iyi bir hayat sürmek ve ilerde size ve kardeşlerime bakmak için evden ayrıldım. Beni affediniz, kaedeşlerim de affetsin. Günahkar kızınız Perizat''
Sayfa 103Kitabı okudu
1914 Haziran sonlarına doğru Cihangir'deki konak,Ada'daki köşke nakedildi. Ada bir cennet, köşk güzel,bahçe ise daha güzeldi..Çamlık ve servilik, dar yollar denize kadar iniyordu.Gül, yasemin, yabani kekik ve biberiyenin birbirine karışmış kokusu ve sahile çarpan Akdeniz'in bir gölü halinde olan Marmara havası ve eşi bulunmaz mehtabı,Ada'yı adeta bir cennet yapıyordu.
''Bu alçaklar, bu hainler, bizi cepheye sürdükten sonra, arkamızdan hançerliyorlar.Biz, cehpede canımızı, kanımızı onların yaptıkları ihanetleri temizlemek için verirken, onlar bizim mukaddesatımıza göz dikiyor, el uzatıyorlar.Karımızı,çocuğumuzu,evimizi elimizden almak, ocağımızı söndürmek istiyorlar.Irzımıza, namusumuza, haysiyey ve şerefimize musallat oluyorlar.inşallah harbi zaferle bittirelim, evlerimize dönelim, her şeyin,hepsininhesabını soracağız.''
Gece...Üstümüzde çarpan kanatlar şehitlerin duasıdır. Onlar bir şey söylüyorlar. Fakat fanilerin kulağı onu işitmiyor...Bak, rüzgara kulak ver: ''O bir şehit kızı, şehit kardeşiydi. Yarın da ötekiler gibi bir şehit karısı ve şehit anası olacaktı'' diye inliyor.Bak, harabedeki baykuşu dinle:''Ey Türk Eli,bu yüzden senin alnın karadır'' diye lanet savuruyor..
Reklam
Ahmed´in karısı Sittara her zaman zenginlik ve lüks hevesiyle yaşarmış. Ahmed ise bu hayalleri asla tasvip etmese ,de karısına zevk veren şeyler konusunda onunla tartışamayacak kadar yumuşak kalpli bir kocaymış.
Sayfa 101Kitabı okudu