Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

aaaaa

aaaaa
@TumhaM
3 okur puanı
Mayıs 2019 tarihinde katıldı
“Aslında çok acıyor da belli etmiyorum.”
Reklam
Aslında herkese hak ettiği gibi davranacaksın da,olmuyor işte Allah korkusu var.
Sabrın sonu “Bakırköy Sinir ve Ruh Hastalıkları Hastanesi”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Biz, çayın yalnızlığa iyi gelen tarafını da severiz.
Kimseye kendinizi doğru ifade etmek için yırtınmayın, herkes işine geldiğini anlıyor
Reklam
Arkadaşlar bazen ALLAH kurtarıyor, biz ayrılık zannediyoruz..
Sabır boyun eğmek değil mücadele etmektir...
Kimseyle hiç bir şey konuşmak istemediğin bir an var o an kendinle konuştukların çok önemli...
Varsa bir günaydınınızı alırım GÜNAYDIN =)
Virginia woolf’un ceplerini taşla doldurarak ouse nehrine bıraktığı bedenidir. Sylvia plath fırına sokup boğduğu dünyaya ağır kelen kafasıdır.Tolstoy’un çok sevdiği tren garında donarak ölürken, 3 gün sonra bulunan yırtık ayakkabısıdır. Ömrün ortasına 35 yaş şiiri yazıp 46’sında ölen cahit sıtkı’nın kederi, istanbul’u gözleri kapalı dinlerken belediye çukurunu görmeyip ölen orhan velinin kaderidir EDEBİYAT...
Reklam
Hakikaten yana taraf olacaksan yalnız kalmayı göze alacaksın...
kitaplığında hayatını değiştirecek kitap var ama sen kabını beğenmiyorsun gözün hep dışarda..
Şimdilik elimiz de bir şey yok ama yaradan yoktan var etmiş....
Sağıra sözünü köre yüzünü süsleme gönül yorulursun....
İnsanlara artık kazanmak yetmiyor, başkalarının kaybettiğini de görmek istiyorlar..
Franz kafka en yakın arkadaşı max brood’la tatsız bir olay yaşadıktan sonra şu vurucu cümleyi kuruyor : “ Beni üzecek gücü sana verdiğim için kendim den özür dilerim.”
Reklam
Konu ne olursa olsun, verdiğin “üzüntü” ve aldığın “ah” bir cam parcasından daha keskindir, dönüp dolaşıp üzerine basarsın ( Mevlana)
Güzel olmak zorunda değilsin, kimseye güzellik borcun yok. Ne erkek arkadaşına, ne kocana, ne partnerine, ne iş arkadaşlarına, özellikle de sokaktaki rasgele adamlara. Güzellik, “Kadın” denilen bir alanı kapladığın için ödediğin kira değil..
Size, peyami safa’nın sesiyle sesleniyorum ; Biraz gül yahu ! Değmez VALLAHİ bu dünyaya. 😊
Korkuyorsun değil mi ? Yeniden kırılmaktan, sevilmemekten yeniden sevememekten korkuyorsun. Bir kere kırıldığın zaman yeniden eskisi gibi olamayacağını sanıyorsun. Yüreğinin umut dallarını kırıp geçen rüzgarlara küsüyorsun. Biri gelip, tekrar kırıp incitmesin diye kaçıyorsun tüm insanlardan. Yeniden umut ekmekten korkmaya başlıyorsun. Biliyor musun, ne kadar kaçsan da umut kırıldığı yerden yeşerir. İnsan yeniden sever, yeniden umut eder ve yeniden hiç bir şey olmamış gibi gülümsemeye başlar..
Şu sıra acı o kadar gerçek, öyle büyük ki ; Ne konuşmak, ne uyumak, ne dinlenmek, ne gülmek, ne sevmek istiyorum... Bu acılardan önceki ben ve yaşamım sanki bir yanacıya ait gibi....