Kutsal kitabın üstünde sıcak, taşın altında soğuk ellerimiz var bizim.
Ellerimiz var, çünkü ellerimiz falcıların elinde okunmak için değil, âmâlar gibi okumak, ahrazlar gibi konuşmak için var. Göz ve dil gelmedi bugün. Onların sıralarında eller oturuyor. Ellerimiz bir yüzü tarif etmek için dokunuyor, ellerimiz bir sözü tarif etmek için oynuyor
Sayfa 19