Bir ihtimal olarak bilinmeyi geçmek istedim. Bir olasılık değil,biri olarak bilinmeyi;kalbi olan,ölebilecek biri. Benim hakkımda yürütülen fikirler yapılan planlar değil;benim için beslenen duygular olsun. Bir ananın evladı, bir zamanlar bir çocukluğu olmuş biri olduğum bilinsin istedim. İstemenin, insanlar nezdinde lükse kaçtığını biliyorum;isteme hakkınız yok,kriterleri karşılamanız lazım. Bazı süzgeçlerden geçemediğim için takılıp kalan bir nesne gibi hissetmek, bu belki.
İnsanlar tarafından anlaşılmak,tüm yalınlığı ile anlaşılmış ve bilinmiş olmayı istiyoruz;bunun başarmış olanlarımız en sathi akıllı ve kalplilerimiz olacak.
Bende açtıkları her yarayı kazanç bilerek sundum insanlara kendimi. Sundukça yaralandım, yaralandıkça anlamını kaybetti yaralarım. Bıraktım,onları parlatmayı da,yaralanmayı da. Yararlı ölmüş, yaralardan yapılma biri olarak sürdürdüğüm bu hayatın ne manası olabilirdi ki? Zarar verilmeyecek kadar ölmüştüm belki de, pilinin bitmesini bekleyen bozuk bir saattim belki de. Bilmiyorum.Yaşadığım her an bilmediklerimi tezyid etmesiyle bende yer ediniyor. Dibine düşecekleri bir imanımız oldukça niye korkalım ki bilmiyorlardan?