yanlış olan, zor olan, hüsrana götüren kulun hata yapması değil, hatada ısrar etmesidir. Allah’ın bir değil, bin tövbe kapısı vardır. Var işini doğru yap, bu dergâhta adını güzellikle andır. Özünü tevhide döndür, yüzünü Mevla’ya döndür.
Yol... Yol... Çöllerin kumları ipek halılar gibi, çimenlerin yeşilleri kadife döşenmiş yollar gibi geliyor, âşık ilerliyordu. Yollar, tepeler aşıp da sevgilinin yurdunu görünce heyecanından düşüp bayıldı. Aklı, aşkın sır bahçelerine doğru aşıp gitmişti. Onun mahallesine ayak bastığında, herkes hayret içinde kaldı. Kimisi ‘Durma kaç!’ diyordu hâlâ,