Yine klasik bir gençlik aşk romanı geçti gitti g-hayatımdan. Aslında kitaba başlarken beklentim normal bir aşk kitabına göre fazlaydı. Populeritesi ve etiket fiyatı bu düşüncemi destekledi diyebilirim. Aslında yazar yaz romanlarına öküz bir erkek karakter eklemeyerek değişik bir soluk getirmeye çalışmış. Hakkı da var tabiki. Ana karakterimiz daha uyumlu, sevecen, düşünceli bir çocuk. Fakat keşke kitabı bu doğrultuda sevdiğimi Söyleyebilsem. Evet, erkek karakter incelikli, kadın karakter nazik tatlı, ilişkileri çok güzel. Ama maalesef ne karakter derinliği ne de ilişki dinamiği böyle sağlanmıyor. Tüm kitap boyunca karakterlerimiz bir kere bile tartışmıyorlar. Bu, zaten birbiriyle iyi anlaşan çift hakkında ne okuyabiliriz,ya da nereye kadar okuyabiliriz. Bir kurgu yok, bir çatışma, bir ilişki gel-giti yok. Yazar ana karakterlerden birinin bir yere gitmesi gerektiği hakkında bir şey uydurmuş -ki o altı sağlam bir sebep bile değil, karakterlerimizin bir süresi olması dışında bir endişemiz yok. Her şey sıradan, her şey beklendiği gibi cümlesi cümlesine tahmin ettim kitabı. kiatbın hiçbir olayı yok arkadaşlar bakın hiçbir olayı. Şahsen ben feministliğimi bir kenara bırakıp bad boy okumayı yeğlerim. Bu tatlı çocuk çekingen kız tripleri beni öldürüyor.Kitap asla parasını hak etmez. Ne dış kalite olarak ne iç kalite olarak. Ayrıca bu yeni nesil aşk kitaplarının kapakları şaka mı? Tasarımcı olma isteğimi kamçılıyorlar resmen.
