Sanki sıcak bir bal banyosunun içine girmiş gibiydi. Duyuları yenilenmiş, sanki sezgileri artmışdı. Saçının kokusu yoğunlaşmış, gözlerindeki altın rengi koyulaşmış, derisine dokunuşu yumuşamış, vücudunun ısısı artmış ve tadı daha da lezzetli hale gəlmişti. Dağlar, göl, renkler, soğuk, ışık, her şey kaybolmuş, her şey a ânın yoğunluğu içinde uçup gitmişti.