Bloğ sayfasına girip bateristin vuruşları hikayesini okuyunuz.
Yazımatinesi.blogspot.com
@Yazimatinesi
·
02 Kasım 2020 02:37
Bateristin Vuruşları
O akşam hava çok ağırdı. Saat sekize doğru çok şiddetli yağmur yağıyordu ve onu takip eden gök gürültüleri de başlamıştı. Ben ise bir köy yolundaydım, arabam ile usul usul gidiyordum. Bir ara önümü göremediğim için kenara çekmiştim.
Devamını blog sayfasından okuyabilirsin. Yorum yaparak destek de olabilirsiniz. 🙏🙏🙏
yazimatinesi.blogspot.com/search/label/Ba...
Sene 2008, bir kış vakti.
Akşam yemeğine az kalmıştı, ben ise bahçede oturmuş sabırsızlıkla bekliyordum, neyi bekliyordum peki?, benim için bir zamanlar efsane olan o günün akşamına, perşembe gününe...
Devamını blog sayfamdan okuyabilirsiniz. Yorum yaparak destek olabilirsiniz.
yazimatinesi.blogspot.com/search/label/Bu...
Öksürerek uyanmıştı Kaan. Kendini bir çöplüğün kenarında yatar vaziyette bulmuştu ve olan biteni anlamaya çalıştı. Yağmur yağdığı için her yeri ıslaktı ve üşüyordu. Sağına soluna baktı ama anlam veremedi. Ses yoktu, insanlar yoktu. Biraz bekledi ve ayağa kalkmaya çalıştı fakat kalkamadı, başaramadı. Soğuktan her tarafı tutuldu.
Çığlık Hikayesinin devamını okumak için linke tıklayarak gidiniz. Yorum yaparak destek olabilirsiniz. yazimatinesi.blogspot.com/search/label/%C...
Saat kaç acaba? dört mü ya da beş, gerçi ne önemi var, zaman kavramı artık kalmadı bende. Zamana meydan okurcasına yaşıyorum.
Yağmurlu bir güne uyanmıştım.
Devamını okumak için linke tıklayınız. Özgürce yorum yapabilirsiniz.
yazimatinesi.blogspot.com/search/label/Es...
Tarih 5 Temmuz, gece vakti, mumu yakıp sandalyesine geçen genç bir adam, saat belirsiz, hava serin, elinde kalemi...
Garip bir gece oluyor, öncekilerden daha enteresan bir gün, sadece muma bakıyor, mumun ışığına, ne görüyor peki, hiçlik mi ya da sadece bir ışık, bakıyor sadece bakıyor, ne olup bitiyor peki, bilinmiyor...
Hikayenin Devamı için linke tıklayarak okuyabilirsiniz. Özgürce yorum yapabilirsiniz ve destek olursunuz.
yazimatinesi.blogspot.com/search/label/Ge...
Kaan!, Kaan!, Uyan!
Bu seslerle gözlerini açmıştı. Garip bir odada buldu kendini. Odanın içerisinde sadece yatak vardı. Yatakta oturduğu yerden doğruldu ve etrafına anlamsız bakışlar atarak ayağa kalktı. Odada orta yaşlarda birisi daha vardı. Adamı görünce gözleri fal taşı gibi açıldı. Yanına yaklaşmaya çalışsa da korktuğu için önce uzaktan seslenmekle yetindi ama uyanmadı.
Devamını okumak isterseniz aşağıdaki linke tıklayarak okuyabilirsiniz ve yorum yaparak da destek olursunuz. İyi okumalar.
yazimatinesi.blogspot.com/search/label/Ha...
Geçenlerde bir rüya gördüm. İçim parçalanıyordu gördüğüm düşte. Sanki yok oluyordum. Hiçliğe doğru yürüyordum. Sonrasın da gök gürültüsü ile titreyerek uyandım. Saat gecenin dördüydü. Dışarıda fevkalade yağmur vardı. Yatağımdan kalkıp cama doğru yaklaştım. Odada iki arkadaşım daha vardı. İkisi de uyuyordu. Önce onları izledim. Doğal duruyorlardı.
Devamını okumak için aşağıdaki linke tıklayınız. Yorum yaparak destek olabilirsiniz. İyi okumalar
yazimatinesi.blogspot.com/search/label/Ka...
Alçak Kadına....
Sokakta kimsecikler yok. Sokak kedileri ve köpeklerinden başka kimse yok. Saat kaç acaba?, dur hemen bakalım. Saat dörd'e geliyor. Peki bu saatte ne işim var?, bilmiyorum, zaten geceleri pek de anlamıyorum ne yaptığımın, anlamaya da çalışmıyorum zaten.
Devamını okumak için aşağıdaki linke tıklayınız. Yorum yaparak destek de olabilirsiniz. İyi okumalar.
yazimatinesi.blogspot.com/search/label/La...
Yıl 1983. Bir kıs günüydü. Sabah altıya doğru kötü bir rüya ile gözlerimi açmıştım. Kaldırım da oturmuş karamsar gözlerle etrafa bakıyordum bir ikindi vakti. Hava çok soğuktu sanki meydan okuyordu bize.
Devamını okumak için aşağıdaki linke tıklayınız. Yorum da yapabilirsiniz.
yazimatinesi.blogspot.com/search/label/Ne...
Dondurucu soğukta yolculuk...
Saat galiba beşti, hava da kararmaya başlamıştı, otobüste ortalarda bir yerdeydim, pek önemi yoktu aslında nerede olup olmam, şoför sigarası yakmış son sürat gidiyordu, onu izliyordum, yüzündeki o bitmişliği hissediyordum, sanki artık yeter dercesine ama neden yapıyor hala bu işi ve yaşlıydı da elli vardır bence evet vardır, yanındaki yardımcısı taş çatlasa on sekiz, bakıyordu heyecan ile etrafına, bakıyordu, belki de öyle gözüküyordu tabi ya bazı insanlar öyledir belli etmezler.
Hikayenin devamı için aşağıdaki linke tıklayınız. Yorum yaparak destek olabilirsiniz. İyi Okumalar.
yazimatinesi.blogspot.com/search/label/Yolcu
Hey!, kendinde misin? Beni duyuyor musun?, hadi uyan,uyan...
Bu cümleler ile inleyerek kendine gelmişti Kaan, bir depoda gözlerini açtı, zorlanarak ayağa kalktı, etrafına bakındı ama pek de bir şey görünmüyordu, çok karanlıktı, biraz durdu sonra ilk adımını attı ve ikinci adım sonra devam etti yoluna, yürüdü, bir kapıya gelene dek yürüdü, kapıyı zorladı, ilk zorlamasın da açıldı, önce tereddüt etti ama içeriye attı kendini...
Hikayenin devamı için aşağıdaki linke tıklayınız. Yorum yaparak destek olabilirsiniz. İyi okumalar
yazimatinesi.blogspot.com/search/label/S%...